Yapay zeka artık zihin okuyabiliyor: Stanford’dan devrim niteliğinde teknoloji

Stanford Üniversitesi'nden bilim insanları, iç konuşmalarımızı yüksek doğrulukla metne dönüştürebilen bir yapay zeka teknolojisi geliştirdi. Bu yenilik, özellikle konuşma yeteneğini kaybetmiş bireyler için büyük bir umut kaynağı oluşturuyor. Araştırma, beynin sinirsel aktivitelerini okuyarak, söylenmemiş düşünceleri bile tespit edebilen bir sistem ortaya koydu. Yapay zeka, iç konuşmaları doğrudan anlayarak, zihin okumada çığır açan bir adım atmış oldu.

İÇ KONUŞMALAR YAPAY ZEKA İLE METNE DÖNÜŞEBİLECEK

Stanford Üniversitesi araştırmacıları, zihinsel süreçleri dijital ortamda "okuyabilen" bir yapay zeka sistemi geliştirdi. Yeni teknoloji, bireylerin iç konuşmalarını yüksek doğrulukla metne çevirerek, iletişimde devrim yaratacak bir adım atıyor. Araştırma, Cell dergisinde yayımlandı.
Araştırma kapsamında, katılımcılardan hem sesli olarak konuşmaları hem de zihinsel olarak ifadelerini canlandırmaları istendi. Yapay zeka algoritması, her iki durumda da beynin aynı bölgelerini aktive etti ve sistem, söylenmemiş ifadeleri bile doğru bir şekilde tanıyacak şekilde eğitildi.
Araştırmacılar, gizlilik endişelerini gidermek için dahili dile erişimi kontrol edebilen bir parola sistemi de geliştirdi. Testlerde, “Chitty Chitty Bang Bang” gibi ifadeler %99 doğruluk oranı ile doğru bir şekilde tespit edildi. Bu, kullanıcıların gizliliklerini koruyarak sistem üzerinde tam kontrol sahibi olabileceğini gösteriyor.

MOTOR KORTEKSİN AKTİVİTESİNE DAYALI YENİLİKÇİ YÖNTEM

Yeni teknolojinin temelinde, konuşmanın oluşumundan sorumlu motor korteks bölgesinin sinirsel aktivitelerinin okunması yatıyor. Dört gönüllü üzerinde yapılan deneylerde, mikroelektrotlar kullanılarak nöronlardan elektrik sinyalleri kaydedildi.
Bu çalışma, nöro-bilgisayar arayüzlerinin geleneksel kullanımının ötesine geçiyor. Şimdiye kadar bu teknolojiler, engelli bireylerin düşünceleriyle bilgisayarları ya da protezleri kontrol etmesine olanak sağlıyordu. Ancak Stanford ekibinin geliştirdiği sistem, iç konuşmaları doğrudan kaydedip anlamlandırabilen ilk teknoloji olma özelliği taşıyor.
Araştırmacılardan Erin Kunz, bu gelişmeyi "düşünceleri doğrudan metne çeviren bir dönüm noktası" olarak tanımladı. Yapay zekanın, düşüncelerimizi sesli ifade etmeden anlayabilmesi, birçok engelli bireyin hayatını değiştirebilecek bir gelişme olarak büyük umut taşıyor.

STEPHEN HAWKİNG NASIL KONUŞUYOR? 

ALS hastalığı nedeniyle hareket kabiliyetini kaybeden ünlü fizikçi Stephen Hawking, sadece sağ yanağındaki küçük bir kas hareketiyle bilgisayar aracılığıyla konuşabiliyor. Yazdığı metinler, ses sentezleme yazılımı sayesinde hoparlörden duyuluyor, böylece dünya çapında konferanslar verebiliyor.
Hawking gibi engelli bireyler için teknoloji, iletişimde devrim yaratıyor. EyeNavigator göz takip sistemi ve HeadNavigator baş hareketi ile, hastalar sadece göz ya da baş hareketleriyle bilgisayar kullanarak konuşabiliyor.
Hawking, EZ Keys programı ve infrared switch kullanarak, sağ yanağındaki kas hareketiyle bilgisayara komut veriyor. Bu teknoloji, ona hızlı yazma ve sesli iletişim sağlıyor, böylece her türlü konuşmayı kolayca gerçekleştirebiliyor.