- Bilim ve Teknoloji
- 19.04.2025 23:21
Dünya genelinde ivme kazanan yapay zekâ hakkında gazetemize konuşan Dr. Öğr. Üyesi Demir, “Eğer kötü amaçlı kullanılırsa bu sistem bir tehdit unsuru oluşturur” dedi
FATMA GÜL DEMİR / ÖZEL HABER
Yapay zekâ teknolojisi, insanlara günlük yaşamlarında yardımcı olmak ve dünyaya bilgiye açık erişim sağlamak amacıyla tasarlanan bir araç biliniyor. Ancak son dönemlerde artan popülerliği ile kullanımı artmış durumda. Diğer bir yandan ise insanlarda endişe olan yapay zekâ, günümüzde tehdit mi yoksa fırsat mı gibi sorularla baş başa kalıyor. İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Alper Demir, yapay zekanın günümüzde popülerliğini artırdığını ve yapay zekanın aslında bir fırsat olarak değerlenebileceğini anlattı.
“YAPAY ZEKA FIRSAT OLARAK DEĞERLENDİRİLEBİLİR”
Yapay zekâ gün geçtikçe popülerliğini artırmaya devam ediyor, hayatın her alanında bulunan yapay zekayla ilgili sorular ise gün geçtikçe çoğalıyor. En büyük tartışma ise yapay zekanın zararlı mı yoksa faydalı mı olması sorusu oluyor. Bu konuda değerlendirmede bulunan Dr. Öğretim Üyesi Alper Demir, “Yapay zekanın tehdit olarak görünmesinin arkasında insan zekasına sahip olan makinelerin olması, sağduyunun olmayacağı varsayım üzerine kurulduğu insan insana değer vermeyebilir korkusundan oluşuyor buda bir tehdit ihtimalidir. Ama bu böyle olmak zorunda değil. Yapay zekâ bu doğrultuda geliştirilebilir. Yakın zamanda da bir alanın önde gelenleri bir yazı ile açık mektup paylaştılar. Bu mektupta da yapay zekanın, geliştirme aşamasında biraz yavaşlaması gerektiğini etiğini, hukukunu ve biraz da sabır gerektirdiğini söylediler. Eğer kötü amaçlı kullanılırsa bu sistem tabi ki bir tehdit unsuru oluşturur bu durum ama bunu bir fırsat olarak da değerlendirebiliriz. Çünkü insanoğlunun çözemeyeceği birçok probleme çözüm getirme şansı var. Bizim sınırlarımızı aşıp bizden çok daha zeki bir varlığı ortaya çıkarması söz konusu olabilir. Tehdit mi fırsat mı sorusu şu an için tartışmalı bir konu, net bir cevap vermek zor bu durumu zaman gösterecek” diye konuştu.
“YAPAY ZEKA DEVRİMİ OLUŞURSA FARKLI MESLEK TÜRLERİ ÇIKACAK”
Yapay zekanın hayatta bir anda işsizliğin bitirebileceğini düşünmeyen Demir, “Sanayi Devrimi’nde de aynı şekilde bir endişe yaşandı ama insana ihtiyaç bitmedi. Eskiden var olan bazı işleri yok etti ama yerine yeni işler üretip istihdam sağladı. Aynı şekilde yapay zekâ devrimi oluşursa, farklı meslek türleri de ortaya çıkacak. Sonuçta yapay zekayı geliştirecek, tasarlayacak ve sunacak olan insanlardır. Belki yazılımda program yazma işini daha çok bir bota bırakıp fayda sağlayacağız ama insanları daha çok tasarım geliştirmeye odaklayacağız. İşler değişebilir ama işsizliği artıracağına çok katılmıyorum” diye belirtti.
YAPAY ZEKA İNSAN SEVİYESİNDEKİ BİR ZEKAYI SİMÜLE ETMEKTİR
Yapay zekanın aslında temelde yapmak istediği, insan seviyesinde bir zekayı simüle edilerek, makineler tarafından bu zekayı gerçekleştirip çalıştırmak olduğunu ve artık birçok alanda kullanımının arttığını dile getiren Demir, “Aslında yapay zekayı tanımlamak gerekirse, yıllar içerisinde çok değişmiş ama aslında temelde yapmaya çalıştığımız insan seviyesinde bir zekayı simüle etmek ve makineler tarafından bu zekayı gerçekleştirmeye çalıştırmaktır. Zekâ genel bir kavramdır. Tam bizlerinde tanımlayabildiği bir kavram değil ama mantık yürütme, problem çözme gibi yetenekler ve öğrenme gibi alt başlıklar mevcut. Daha çok bu başlıklar altında çalışarak yapay zekâ ile bunları bir makinenin gerçekleştirmesini sağlamaya çalışıyoruz” dedi. Yapay zekanın günümüzde kullanım alanlarının genişlediğinden bahseden Demir, sözlerine şöyle devam etti: “Günümüzde şu anda kullanım alanları genişlemiş durumda. Artık her cihazı akıllı hale getirmeye çalışıyoruz, yapay zekâ sayesinde problemleri çözebiliyoruz. Bankacılıktan, sağlık alanına, oyun alanına kadar birçok alanda geniş bir kullanım alanına sahip ve yapay zekadan sıklıkla bahsedebiliyoruz.”
Chat botları hakkında yorum yapan Demir, “Telefon üzerinden müşteri ile iletişim kuran Chat botları ortaya çıkmış durumda. O tarz mesleklerin biraz daha yerini alacağına dair düşünceler var ama daha henüz yapay zekaya karar verici olarak bırakamıyoruz. Sağlık alanı, hukuk alanlarında yapay zekâ botları çıkıyor ama burada yapay zekayı karar verici haline getirmek hem çok zor hem de çok erken. Fakat pratikte basit birçok işi yapay zekâ botuna teslim etmek söz konusudur” diye belirtti.
ChatGPT ‘TE ÜSTÜN ZEKA SÖZ KONUSU DEĞİL
ChatGPT’nin kullanımının başarılı bir araç olduğunu ve yaygınlaşan kullanımıyla hayatı etkilediğini belirten Demir, “ChatGPT günümüzde baya bir ilerleme kaydediyor. Fazlasıyla kullanımı yaygınlaşmış durumdadır. Özellikle insan dillerinde, Türkçe ve İngilizce gibi birçok dilde çok iyi cümle kurabiliyor. Bazı firmalar müşteri konuşmalarında bu programı bir araç olarak kullanmaya başladı. Bir yandan da eğitime etkisi olacağı ön görülüyor. Çünkü, öğrenciler artık bu yapay zekâ aracını da kullanmaya başladı ve biz eğitimciler olarak bu duruma hazırlıklı olmak durumundayız. ChatGPT’de başarılı bir ilerleme artış mevcut. Ne kadar kullanışlı bir araç olmuş olsa da insan seviyesindeki bir zekadan bahsetmemiz söz konusu değil” dedi.
Dr. Öğretim Üyesi Alper Demir, son sözlerine şöyle devam etti: ChatGPT’ye benzer araçların çalışmalarının ülkemizde bireysel yapıldığını biliyorum. Şu an toplu bir girişimden bahsetmek olmaz. ChatGPT, herkesi çok heyecanlandığı için firmalar bu konuda açılmak istedi. Özellikle yazma alanında araçlar kullanmak istediler. Buna benzer farklı araçlarda var örneğin metinden görsel oluşturma gibi. Bu araçları kullanan ve üzerinde çalışan birçok yüksek lisans, doktora öğrenciler var. Fakat yapay zekâ her ne kadar hayatımıza girmiş olursa olsun insana ihtiyaç bitmeyecek. Çünkü yapay zekayı oluşturan gene insanlar olacak. Geliştirilmesi, tasarlanması, kurulması gene insanların zekasıyla olunabilecek bir durum. Şu anlık yapay zekâ, kolaylaştırıcı bir unsur. Tamamen insanlar işsiz kalacak yerini yapay zekâ dolduracak diyemeyiz”.