- Bilim ve Teknoloji
- 05.11.2025 16:40
YouTube’dan Gazze videolarına sessiz sansür: Yüzlerce insan hakları içeriği kaldırıldı
YouTube’un, Filistin’deki insan hakları ihlallerini belgeleyen yüzlerce videoyu kaldırdığı ortaya çıktı. Dijital sansür iddiası küresel tepkilere yol açtı.
- Oluşturulma Tarihi :
- Güncelleme Tarihi :
- Kaynak : HABER MERKEZİ
İnternet devi YouTube'un, İsrail'in Gazze ve işgal altındaki Batı Şeria'da gerçekleştirdiği iddia edilen insan hakları ihlallerini ve uluslararası hukuk ihlallerini belgeleyen yüzlerce video içeriğini ve kritik Filistinli insan hakları kuruluşlarının hesaplarını sessiz sedasız kaldırdığı ortaya çıktı. Amerikan haber kuruluşu The Intercept'in detaylı araştırmasıyla gün yüzüne çıkan bu 'dijital sansür' dalgası, hem ifade özgürlüğü hem de savaş suçlarının belgelenmesi açısından ciddi endişeleri beraberinde getirdi.

HEDEFTE EN AZ 700 VİDEO VE KRİTİK İNSAN HAKLARI ÖRGÜTLERİ
Yaklaşık 2,5 milyar aktif kullanıcısıyla dünyanın en büyük video paylaşım platformu olan YouTube'un, Ekim ayından bu yana Filistinlilere ait yüzlerce içeriği ve kullanıcı hesaplarını hedef aldığı belirtiliyor. Platformun 'temizlik' operasyonunda, aralarında;
Gazze'deki soykırımdan kurtulan anneleri konu alan bir belgesel,
Filistinli-Amerikalı gazeteci Şirin Ebu Akile'nin ölümündeki İsrail rolünü araştıran bir video,
Sivillerin katledilmesinde İsrail'in rolünü gösteren araştırmalar,
İşgal altındaki Batı Şeria'da Filistinlilerin evlerinin yıkımını belgeleyen videoların da bulunduğu en az 700 video içeriği platformdan silindi.
Video silmelerinin yanı sıra, Filistin halkına yönelik insan hakları ihlallerini yıllardır titizlikle belgeleyen ve uluslararası alanda saygınlığı olan kuruluşların hesapları da kapatıldı. Platformdan tamamen kaldırılan bu kritik örgütler arasında; Al-Haq, Al Mezan İnsan Hakları Merkezi ve Filistin İnsan Hakları Merkezi (PCHR) bulunuyor. Kapatılan bu kanalların, İsrail hükümetinin uluslararası hukuku ihlal eden eylemlerini kanıtlayan, saatlerce süren görüntüleri barındırdığı biliniyor.

YOUTUBE SAVUNMASI: "YAPTIRIMLARA UYUYORUZ"
The Intercept'e yapılan açıklamalarda, YouTube Sözcüsü Boot Bullwinkle, sansür iddialarına doğrudan yanıt vermekten kaçınarak, kararın ardındaki gerekçeyi "Google, (ABD'de) geçerli yaptırımlara ve ticaret uyum yasalarına uymayı taahhüt etmektedir" sözleriyle savundu. Ancak bu açıklama, insan hakları örgütleri ve aktivistler tarafından yetersiz ve endişe verici bulundu.
İNSAN HAKLARI KURULUŞLARINDAN SERT TEPKİ: "FAİLLERİ KORUYOR"
Platformdan uyarı yapılmadan kanalı kapatılan, Batı Şeria merkezli insan hakları örgütü Al-Haq'ın sözcüsü, YouTube'dan "içeriğin kurallarını ihlal ettiği" yönünde mesaj aldıklarını ancak hesaplarının anında kapatıldığını belirtti. Al-Haq, bu eylemi "ciddi bir ilke ihlali, insan hakları ve ifade özgürlüğü açısından endişe verici bir gerileme" olarak nitelendirdi.
Al-Haq Sözcüsü: "ABD yaptırımları, Filistin'deki hesap verebilirlik çalışmalarını engellemek ve Filistinlilerin sesini susturmak için kullanılıyor. Bu, Filistinlilerin sesini daha da susturmak için bu tür önlemler altında hareket eden platformlar üzerinde de dalga etkisi yaratıyor."
Birleşmiş Milletler tarafından 'Gazze'deki en eski insan hakları örgütü' olarak tanımlanan Filistin İnsan Hakları Merkezi (PCHR) de YouTube'un hamlesinin "failleri hesap verebilirlikten koruduğunu" ifade etti. PCHR hukuk danışmanı Basel al-Sourani, "YouTube, tüm çalışmalarımızın Filistin halkına karşı işlenen suçlar hakkında, özellikle 7 Ekim'de başlayan soykırımdan bu yana gerçeklere ve kanıtlara dayalı raporlar sunmak olduğunu belirtmeme rağmen topluluk kuralları politikasına uymadığımızı söyledi" diyerek kararı eleştirdi.

UZMANLARDAN SKANDAL YORUMU
Arap Dünyası için Şimdi Demokrasi Direktörü Sarah Leah Whitson, YouTube'un eyleminin düpedüz sansür olduğunu vurgulayarak, "Filistinli insan hakları örgütlerinin paylaştığı bilgilerin bir şekilde yaptırımları ihlal ettiğini iddia etmek gerçekten zor. Bu Filistinli örgütlerin keyfi olarak belirlenmesine boyun eğip onları sansürlemek hayal kırıklığı yaratıcı ve oldukça şaşırtıcı" dedi.
New York merkezli Anayasal Haklar Merkezi'nden avukat Katherine Gallagher ise durumu daha da ileri taşıyarak, "YouTube'un, insan hakları ihlalleri ve savaş suçlarına ilişkin kanıtları kamuoyunun gözünden uzaklaştırmak için (ABD Başkanı Donald) Trump yönetiminin gündemini desteklemesi skandal" değerlendirmesinde bulundu.
Küresel ölçekte en çok izlenen platformlardan birinin, çatışma bölgelerindeki en hassas insan hakları kanıtlarını içeren içerikleri kaldırma kararı, dijital çağda hesap verebilirlik ve bilgiye erişim tartışmalarını yeniden alevlendirmiş durumda.
Kaynak : HABER MERKEZİ