Zeytin ve zeytinyağı şampiyonları ödüllerini aldı

İklim Değişikliği ve Sürdürülebilir Tarım: ‘Zeytinin Geleceği’ çalıştayında 2020 yılında en çok ambalajlı zeytin ve zeytinyağı ihracatı yapan ihracatçılar ödüllerine kavuştu. Düzenlenen ödül töreninde sürdürülebilirlik vurgusu yapıldı

Oluşturulma Tarihi : 08.12.2021 10:57
Güncelleme Tarihi : 08.12.2021 10:57
Kaynak : HABER MERKEZİ

Zeytin ve zeytinyağı şampiyonları ödüllerini aldı

45 görüntülenme

NURETTİN BAKİ

Türkiye’de tüm zeytin ve zeytinyağı ihracatçılarının çatı kuruluşu Ege Zeytin ve Zeytinyağı İhracatçıları Birliği, iklim krizine karşı yeni bir ekonomik büyüme stratejisi sunan Avrupa Birliği (AB) Yeşil Mutabakat sürecinin özellikle Türk zeytin ve zeytinyağı sektörüne etkilerini “İklim Değişikliği ve Sürdürülebilir Tarım: Zeytinin Geleceği çalıştayının İklim Değişikliği ve Sürdürülebilirlik Ekseninde Türkiye Ekonomisi oturumu gerçekleşti. Ayrıca düzenlenen çalıştayda 2020 yılında en çok ambalajlı zeytin ve zeytinyağı ihracatı yapan ihracatçılara yönelik ödül töreni düzenlendi.

HUYLU HUYUNDAN VAZGEÇMEZ

Oturumda Prof. Dr. Emre Alkin tarafından ‘İklim Değişikliği ve Sürdürülebilirlik Ekseninde Türkiye Ekonomisi’ konulu sunum gerçekleştirildi. Prof. Dr. Alkin, “Sektörel açısından baktığımızda TİM’in 2021 ihracat raporuna bakın orada rekortmen sektörlerin 2035 yılına kadar nerede olacağı söyleniyor. Öyle sektörler var ki hala dünya birincisi olacak ama dünyaya çok zarar veren sektörler arasında. Demek ki aslında huylu huyundan vazgeçmez. İnanın gıda ile alakalı hiçbir şey ilk 5’te yer almıyor. Dolayısıyla ithalat açısından Türkiye’nin dış ticaret fazlası veren bir Türkiye konumunda olması önemli. Bunun kendiliğinden olmadığını ne büyük emek verdiğimizi biliyoruz. Türkiye’nin ihracatına baktığımızda 2035 yılında 365 milyar dolar İMF yazmış. Bunu yakalamak için ithal ettiğimiz ana malın önemli bir kısmını Türkiye’de üreteceğiz ve cesaretlendireceğiz” ifadelerini kullandı.

BORÇ BÜYÜYOR!

Pandemi ile birlikte insanların mal tediriki yapamadığından bahseden Prof. Dr. Alkin, “Herkes dedi ki yakından tedarik gerçekleştirelim. Bütün tedarik ettiğimiz yakın coğrafyadaki fabrikaların sahipleri dedi ki benim bir planlamam var, iş böyle biter mi ben hazır değilim. 1 hafta önce alımlar yükseldi hala da yükselmeye devam ediyor. Bütün ülkeler faiz oranlarını hem bugünün hem de gelecekteki enflasyonun altında tutmaya devam ediyor. Biz niye popüler olmuyoruz? Enflasyon 21 olunca siz 14 faiz verdiğinizde millet dışarıdan bir tuhaf bakıyor. Bir de acayip borç problemimiz var. Sürdürülebilirlik adına en eğlenceli yeri burası. Muazzam bir borç büyüyor ve sürdürülebilir hale getiriliyor. Borç bir zamanlar alanın derdiydi şimdi verenin derdi oldu. İMF raporu diyor Kİ G7 ülkelere bu kafayla giderlerse 2050 yılında kamu borçlarının milli gelire oranı yüzde 441 olacak. Her yıl öngörülen bir puandan fazla büyürlerse yüzde 185 düşecek. Ama anlaşılan bizi ciddi bir borç krizi bekliyor” diye konuştu.

YÜKSEK KATMA DEĞERLİ ÜRETİM YAPMALIYIZ

Prof. Dr. Alkin, “Sanayi üretiminde de herkesten iyiydik sonra herkesle normale döndük. TÜİK rakamlarına inanıyorum çünkü sanayi üretim rakamları, fiyatları konuşacağız. Sürdürülebilirlik adına maceraya girmiş olan Türkiye’nin 2035 yılında milli geliri ne olacak? Vietnam ile aynı olacak. Suudi Arabistan ise bizi geçecek. Yüksek katma değerli üretim yapmalıyız başka çaremiz yok. Karbon emisyonu açısından gelişmiş olan ülkelerin çok ciddi katkısı var. En az gelişmekte olan ülkelerde gelişmiş olan ülkelerde etrafı zehirlemeye devam ediyor. Nasıl vazgeçecekler ben bilemiyorum. 2030 yılına doğru enerji arz ve talebi arasında sürdürülemez bir durum oluşacak. Yüksek dijitalleşme çevreyi tehdit eden bir boyuta geldi. Aşırı ısınmaya bir de aletler ve makinelerle katkıda bulunuyoruz” değerlendirilmelerinde bulundu.

NE KADAR DÖVİZ O KADAR İSTİKRAR

Riskleri azaltarak TL’yi istikrara kavuşturmanın şart olduğunu söyleyen Prof. Dr. Alkin, “Ne kadar çok döviz girerse ülkeye TL’nin istikrarını o kadar sağlayacağız. Ama maalesef döviz kurları hareketinden dolayı çok tatsızca milli gelir pay grafiğimiz var. Ama döviz kuru yüzde 30-40 yükselince milli gelirin döviz cinsinden ifadesi düşüyor. Büyüme yüzde 5 diyoruz ardından işsizlik yüzde 9,5’a düşer, enflasyona bakıldığında yüzde 15’ten düşük olması pek imkan dahilinde gözükmüyor. 2023 yılı için görüşmüş rüyam tutulmuş falım var, sürdürülebilirlik adına söylüyorum. Neyi sürdüreceğiz biz en iyisi kendi işimize odaklanalım, onda iyi bir maliyet tasavvur edelim. Merkez bankası enflasyon tahminine bakın nasıl sürdüreceğiz bunu her seferinde değiştirmiş. En doğru referans ihracatçı en azından istikrarlı. Sürdürülebilir olmak için rekabete inanmamız lazım” diye konuştu. Prof. Dr. Alkin sözlerini şöyle sürdürdü: “Sadece üretmek, üretmek değildir. Ürettiğimizi doğru düzgün tezgahın üzerine koymak yeşil dünya için ve sürdürülebilirlik için çok önemli. Ürünü aldık tezgaha koyana kadar yüzde kaçını kaybediyoruz. Bu çok sıkıntılı bir durum. Ayrıca çekirdek enflasyonu düşürecek bazı önlemler almamız gerekiyor. yani sizlerin ürettiği mal ve hizmetlerin maliyetini düşürmek, sizlerinde makul fiyattan vatandaşa satmaya ikna etmek gerekiyor.”

Ödüller sahiplerini buldu

Sunumun ardından 2020 yılının en çok ambalajlı zeytin ve zeytinyağı ihracatı yapan firmaları ödüllendirildi.

Ambalajlı zeytinde ödül alan ilk 3 firma

EKER GIDA NAK.İNŞ.SAN.TİC.LTD. ŞTİ.

MAROLİ GIDA SANAYİ VE DIŞ TİCARET A.Ş

YUNUSLAR TARIM ÜR. GIDA İNŞ. TUR. NAK. SAN. VE DIŞ TİC. LTD. ŞTİ

ZER YAĞ SANAYİ VE TİCARET A.Ş.

GÜNKAR İNŞAAT GIDA TEKSTİL NAK. İTH. İHR. SAN. VE TİC. LTD. ŞTİ

TOPRAK ZEYTİN ZEYTİNYAĞI GIDA TARIM ÜR. HAY. SAN.İ VE TİC. LTD. ŞTİ.

AYDONA GIDA İNŞ. NAK.OTO.SAN.İÇ VE DIŞ TİC.LTD.ŞTİ.

AGME GIDA SANAYİ VE TİCARET LTD. ŞİRKETİ

SALTAY DIŞ TİC.LTD.ŞTİ.