- Eğitim
- 30.10.2025 17:08
Atatürk’ün barış politikası Ege Üniversitesi’nde masaya yatırıldı
Ege Üniversitesi’nde düzenlenen “Atatürk ve Cumhuriyet Günleri” etkinliği kapsamında, Prof. Dr. Hakkı Uyar tarafından "Atatürk’ün Barış Politikası" konulu konferans verildi. Uyar, Atatürk’ün aktif ve onurlu barış anlayışını vurguladı.
- Oluşturulma Tarihi :
- Güncelleme Tarihi :
- Kaynak : BÜLTEN
Ege Üniversitesi (EÜ) Edebiyat Fakültesi, “Atatürk ve Cumhuriyet Günleri” etkinlikleri çerçevesinde “Atatürk’ün Barış Politikası” konulu önemli bir konferans düzenledi. Dokuz Eylül Üniversitesi Tarih Bölümü Başkanı Prof. Dr. Hakkı Uyar’ın konuşmacı olarak katıldığı etkinlik, Edebiyat Fakültesi Prof. Dr. Nuri Bilgin Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Konferansta, Atatürk’ün barış politikası ekseninde Cumhuriyet’in ikinci yüzyılına dair önemli değerlendirmeler yapıldı. Prof. Dr. Uyar, Türkiye’nin dış politikası ve iç barış için izlediği stratejik hamleleri detaylandırarak, Atatürk’ün barış anlayışının aktif ve onurlu bir barış olmasına dikkat çekti. Etkinliğe akademisyenler, öğrenciler ve tarih alanında ilgi duyan katılımcılar yoğun ilgi gösterdi.
“Atatürk, Cumhuriyete giden yolu güvence altına aldı”
Atatürk’ün stratejik hamleleriyle Cumhuriyet yolunu güvence altına aldığını vurgulayan Prof. Dr. Uyar, “Milli Mücadele'nin başlangıcında tam bağımsızlık hedefiyle birleşen lider kadro, zaferin ufukta belirmesiyle birlikte ülkenin yeni rejiminin ne olacağı ve kim tarafından yönetileceği konularında derin bir fikir ayrılığına düştü. ‘Paşaların Kavgası’ olarak adlandırılan bu dönemde Mustafa Kemal Atatürk, devrimci adımlarını destekleyecek olan İsmet İnönü ve Fevzi Çakmak ile hareket ederken; Kazım Karabekir, Rauf Orbay, Ali Fuat Cebesoy ve Refet Bele gibi silah arkadaşları, saltanat ve hilafetin geleceği konusundaki muhafazakâr kaygıları nedeniyle karşı safta yer almıştır. Atatürk'ün, Lozan'a İsmet Paşa'yı göndermesi ve 1924'te ordu mensuplarının aynı zamanda milletvekili olmasını engelleyerek siyasî rakiplerini askerî güçten yoksun bırakması gibi stratejik hamleleri, bu iktidar mücadelesinin en önemli dönüm noktalarını oluşturmuş ve Cumhuriyet'in ilanı ile devrimlere giden yolu şekillendirmiştir” diye konuştu.
Prof. Dr. Uyar, “Kuvvetler birliği sistemi çerçevesinde meclisin ve Halk Fırkası’nın kontrolünü elinde tutan Atatürk, partili cumhurbaşkanlığıyla hem meclisi hem de devrim sürecini merkezden yönetti. Batı dışı bir toplum olan Türkiye’de devrimi, bürokrasi ve askeri destekle mümkün kılan Atatürk, muhalefeti 1925’te Terakkiperver Cumhuriyet Fırkası’nın kapatılması ve 1926’daki İzmir Suikastı yargılamalarıyla kansız bir şekilde tasfiye etti. Bu süreç, 1930’lara kadar toplumsal yapıya nüfuz eden şapka ve kıyafet düzenlemelerinden Medeni Kanun ve Harf Devrimi’ne kadar birçok reformun gerçekleştirilmesini sağladı; muhalif kadronun etkisizleştirilmesiyle devrimler güvence altına alındı ve Atatürk, 1931’de benimsediği barış politikasını kademeli olarak uygulamaya koydu” dedi.
Etkinlik, Tarih Bölümü Başkanı Prof. Dr. Nuri Karakaş’ın, konuşmacı Prof. Dr. Hakkı Uyar’a “Teşekkür Belgesi” takdim etmesiyle son buldu.
Kaynak : BÜLTEN