Bilinçli veli bilinçli çocuk

NİLGÜN TAZE

Karabağlar bölgesinin önemli okullarından biri olanÖğretmenler ve Şeker Mevhibe Ortaokulu geçmiş başarılarına bakıldığında üst düzey insanların yetiştiği bir okul. Akademik, kültürel ve sportif faaliyetler yönünden ciddi bir ivme kazanmış olan ortaokul başarılarını sürdürmeye devam ediyor.

Göreve geldiğinden bu güne okulda bazı aksakların olduğunu ve bu aksaklıkları giderebilmek için yüksek bir performansla çalıştıklarını ifade eden Öğretmenler ve Şeker Mevhibe Ortaokulu Müdürü Adnan Kaygısız, akademik başarılarını arttırmaya çalıştıklarını söyledi. Kaygısız, “Velilerimizin  ekonomik yönüne baktığımızda orantın üstünde olduklarını söyleyebilirim. Askeri lojmanlara yakın olmamamız ve çok fazla dışarıdan göç alan bir yer olmamamız nedeniyle kültür düzeyi de eşit seyrediyor. Okuma yazma oranlarına baktığımızda ise yüzde 50’den fazlasının üniversite mezunu olduğunu görüyoruz. Akademik yönden çocuklarının başarılı olmasını isteyen velilerimiz çocuklarına karşı ciddi bir takip halindeler. Bakanlığımızın bu sene dershanelerin kapatılmasından sonra okulların bünyesinde açılmış olan yetiştirme ve takviye kurslarına 450 öğrencimiz fire vermeden katıldı. Velilerimizin bilinçli olması, çocuklarını takip etmesi  ve okullarına sahip çıkmaya çalışmalarından dolayı oldukça mutluyum” dedi.

BİLİNÇLİ VELİ BİLİNÇLİ ÇOCUK

Velilerin rehberlik servisine dikkat ettiklerini ve çocuklarının gelişimi ile ilgili çalışmalara destek olduklarını belirten Kaygısız, zaman zaman velilere yönelik seminerlerde düzenlediklerini ifade ederek, “Deneyimli bir rehberlik kadromuz var. Çocukların TOEK toplantıları ve gelişimleri ile ilgili kurslara veliler büyük ilgi gösteriyorlar. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nün ‘Başarıyı Artırma Projesi’ çerçevesinde ve Karabağlar Halk Eğitim Merkezi bünyesinde yapılarak Türkiye gündeminde yer alan veli eğitim çalışmaları var.  Bu çalışmalardan çok memnun olan velilerimiz için bir yoga kursu açma kararı aldık. Çocukların  bir üst seviyeye geçme stresinin atılmasının yanı sıra  velilerinde günlük yaşamla baş etme streslerinin atılması gerekiyor.  Okulumuzda uygun salonumuzun bulunması nedeniyle Halk eğitim’den gelen lisanslı yoga öğretmenlerimiz ders vermeye başlayacak. Bu güne kadar velilerimizden gelen talep ise çok iyi seviyede” açıklamasını yaptı.

BOCCE SPORU YAYGINLAŞIYOR

Okullar Hayat Olsun Projesi kapsamında yer alan bir okul olduklarını ve kendi içlerinde de çeşitli sosyal faaliyetler geliştirdiklerini belirten Kaygısız, geçmişi Romalılara kadar dayanan Bocce sporunu çocuklara öğretmeye çalıştıklarını söyledi. İngiltere kaynaklı olan Bocce sporunun eğitimini iki yıl önce Türkiye şampiyonu olmuş bir ekibin verdiğini söyleyen Kaygısız, “Ankara’da yapılan yarışmada bölge birincisi olduk. Mersin’de yapılan Türkiye turnuvasında ise birinci olamadık ancak bu başarıyı tekrar yakalayabilmek için sıkı bir şekilde çalışıyoruz. Basketbol, gitar, resim kursu gibi alanlarda öğrencilerimizin dinlenmesini sağlamaya çalışıyoruz.  Öğretmenlerimiz oldukça yetenekli ve sürekli olarak kendilerini güncelliyorlar. Ulusal çalışmalara yönelerek öğrencilerimizin tüm bu faaliyetlere katılım göstermesini sağlamaya çalışıyoruz. Okulumuz mahalle içinde yer alıyor ve buradan daha önce mezun olan yada olmayan velilerimiz okulumuzda basketbol oynayabiliyor yada yürüyüş yapabiliyorlar. Velilerimizde sosyal etkinliklerin içinde ve faal. Ekonomik durumumuz el verirse okulumuzun arka bölümüne tenis kortu açmayı düşünüyorum” ifadelerini kullandı.

OKUYAN BİR TOPLUM OLMAMIZ GEREKİYOR

53 kişilik öğretmen ekibiyle öğrencilere eğitim verdiklerini ifade eden Kaygısız, hızla değişen dünyaya ayak uydurmaya çalışırken kültürel değerlerin hatırlanması gerektiğini belirterek, “Bireyselleşen ve tüketime yönelik bir hayat devinimi içindeyiz. Sevgi, saygı, hoşgörü gibi değerlerimizi canlı tutmak için de çaba göstermek zorundayız.  İnsana sadece insan olduğu için değer vermeyi yüzyılımız insanı unutmuş durumda ve bu değerleri tekrar canlandırmakta biz eğitimcilere düşüyor.  Birlik ve beraberlik hislerinin çok çok önemli ve bu yüzden bakanlığımızın yapmış olduğu ‘Değerler’ eğitimini önemsiyoruz. Bu çalışmayı takdire şayan bir çalışma olarak buluyorum. Çok iyi bir hekim yada öğretmen yetiştirebiliriz ancak değerleri olan bir toplum ortaya çıkardığımızda daha farklı bir ruh ortaya çıkacağına inanıyorum” şeklinde konuştu.

ŞANSLI BİR OKULUZ

Temelde ilk eğitimi anne ve babanın verdiğini ve çocuğa doğru davranışların entegre edilmesi gerektiğini söyleyen Kaygısız, okuyan bir toplum olmanın önemine dikkat çekerek, “Anne-baba eğitimi yeterli ise çocukda ona göre şekillenebiliyor çünkü insanoğlu en çok gördüklerinden etkilenerek kişilik oluşturuyor. Anne babalara hep beraber kendimizi yenilememiz gerektiğini çalışkanlık, sevgi, hoşgörü, sınırlarını bilmek gibi erdemlerin okuyarak değil de yaşayarak çocuklarımıza öğretmemiz gerektiğini anlatmaya çalışıyoruz.  Model olmanın çok çok önemli olduğuna inanıyorum. Bulunduğumuz bölgede değerler noktasında iyi olan velilere sahip olduğumuz için şanslı bir okuluz” dedi.

ADNAN KAYGISIZ  ÖZGEÇMİŞ

1974 yılında Manisa Selendi Çıkrıkçı köyünde doğdu. Manisa Ahmetli  Lisesi’nden mezun olduktan sonra 1997 yılında İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Tarih Öğretmenliği bölümünü bitirdi. 1998 yılında Kütahya Gediz’de öğretmenlik mesleğine başladı. 2001 yılında Dumlupınar Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Tarih bölümünde master (yüksek lisans)  eğitimini tamamladı.

Yapmış olduğu çalışmalar;

1845-46 yılı Kütahya temettuat defterleri üzerine master tez çalışması

1845-46 yılı Kütahya’da yaşayan Ermenilerin durumu ile ilgili çalışma

Manisa vakıf eserleri ile ilgili tez çalışması

Aktif öğrenme yöntemleri ve eleştirel düşünme ile ilgili eğitim çalışması

İyi derecede Osmanlıca orta derecede Arapça ve İngilizce bilmektedir. 2012-2014 yılları arasında Ülkü Ortaokulu’nda müdür yardımcısı olarak çalışmıştır. Aralık 2014 tarihinden itibaren Öğretmenler ve Şeker Mevhibe Ortaokulu’nda müdür olarak görevine devam etmektedir.

Okulumuzun Tarihçesi

1994-1995 eğitim öğretim döneminde açılan okulumuzun arsasının 2/3 bölümü Esentepe Öğretmenler Konut Yapı Kooperatifi tarafından 1/3 bölümü ise annesi Mevhibe ŞEKER anısına arsayı kooperatife satan Veli ŞEKER tarafından kullanma hakkı T.C. MEB´ na, mülkiyeti İzmir İl Özel İdaresine ait olmak üzere 20.06.1992 tarihinde bedelsiz bağışlanmıştır.

Bocce nasıl bir spordur?

Bocce punto, raffa ve volo atış sistemleriyle sınırlandırılmış düzgün bir sahada sentetik bocce topları ile oynanan spor dalıdır. Oyun, toplan birbirine yaklaştırma (punto) ya da vurulacak büyük ve küçük topların önceden saptanması sonucu raffa ve volo atışı ile uzaklaştırma yöntemi ile oynanır. Böylece oyuncular bir veya birden fazla topla oynamaya devam ederek en yüksek puanı elde etmeye çalışırlar. Bocce’nin uygulama açısından fizik, ruh ve zihin birliği ile bütünleşmiş, aynı zamanda konsantrasyon gerektiren özellikleriyle diğer spor branşları arasında farklı bir yeri vardır. Yapısal olarak sağlam olan bir sporcunun yarışmaya motive olabilmesi ve konsantrasyonunun sağlanabilmesi için psikolojik yönden de sağlıklı olması gerekir.

OYUN KURALLARI

Uluslararası alanda kabul gören bocce için gerekli oyun alanları, açık alanlarda olduğu kadar mevcut kapalı spor salonları zemininde de değişiklik gerektirmeden kolayca kurulabilmektedir. İdeal oyun sahası ölçüleri; boy 26.50 m, genişlik 4.50 m, çevre yüksekliği 25-30 cm arasıdır. Taban yarı sentetik çeşitli malzemeler ve karışımlardan yapılmış, son derece düzgün ve pürüzsüz bir zemin şeklinde olmalıdır. Punto, raffa ve volo sistemleriyle ile sınırlandırılmış bu oyun sahasında sentetik bocce toplarıyla oynanan oyun, topların birbirine yaklaşması (punto) ve vurulacak büyük ve küçük topların önceden saptanarak raffa ve volo atışı ile uzaklaştırılması çabalarına dayanır. Böylece oyuncular bir veya birden fazla puan alana kadar oyun boyunca kendi toplan ile oynamaya devam ederek en yüksek puanı almaya çalışırlar.

ATIŞ SİSTEMLERİ

Atış sistemleri; punto, raffa ve volo olarak üçe ayrılır.

Punto Oyunu: Oyuncunun kendi topunu geçerli bölgeye daha önceden atılmış veya hakem tarafından başlama noktasına konmuş pallino’ya büyük topu yerden yuvarlamak suretiyle yakıştırmasıdır.

Raffa Oyunu: Rakip topa, kendi topuna veya pallino’ya yapılacak atışlarda, bowl’un önce yere, sonra vurmak istediği topa çarptırılarak uzaklaştırılmasıdır. Kural dışı veya vurulması gereken toplara isabet etmeyen toplar hakem tarafından oyun dışı bırakılır. 

Volo Oyunu: Oyun alanı içinde bulunan ve yerleri hakem tarafından işaretlenmiş rakip top, pallino ve kendi topuna yapılacak volo atışında, vurulacak topun önüne hakem tarafından çizilen 40 cm teğetle top arasında yere temas ettirilerek veya direkt topa çarptırılarak uzaklaştırılmasıdır.

Haber Merkezi