Değerler eğitimi büyük etki yaratıyor

Mehmet Seniye İlköğretim Okul Müdürü Mehmet Torun, Erasmus Plus Projesi kapsamında Polonya, İspanya, İtalya ve Fransa’yı ziyaret edeceklerini söyledi


  • Oluşturulma Tarihi : 28.12.2016 08:34
  • Güncelleme Tarihi : 28.12.2016 08:34
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Değerler eğitimi büyük etki yaratıyor

NİLGÜN TAZE - ÖZEL HABER

Velilere yönelik eğitim seminerlerine önem verilen Mehmet Seniye İlkokulu’nda 7-11 yaş gelişim

özellikleri, ebeveyn tutumları, duygusal şiddet gibi konularda eğitim veriliyor.

Seminerlere katılımın istenilen düzeyde olduğu okulda ayrıca çocukların gelişiminde son derece önemli bir yeri olan Değerler Eğitimi ise çocuklar üzerinde büyük etki yaratıyor.

e-twinning, dostluk tohumları, zeytinyağının tarihi evresi gibi projeleri hayata geçirdiklerini söyleyen Mehmet Seniye İlköğretim Okul Müdürü Mehmet Torun, “Gerçekleştirdiğimiz projeler arasında ayrıca Ulusal Marşlar projesi, Nesiller El Ele, Yılbaşı Gelenekleri Projesi de yer alıyor. Velilerimiz çocukları ile çok ilgili. Bu ilgilerinin istediğimiz düzeyde olması bizim için büyük bir avantaj. Egzersiz çalışmalarımız arasında resim, model uçak, satranç, halk oyunları mevcut olup bu çalışmalar çocuklarımızın yaratıcılık potansiyelini açığa çıkarmaktadır” dedi.

OKULLAR HAYAT OLSUN

Okullar Hayat Olsun Projesi kapsamında yürüttükleri kursların basketbol, voleybol, futbol, çocuk oyunları, flüt kursu, modern dans gibi bölümlerden oluştuğu bilgisini veren Torun, “Ayrıca her yıl velilerle birlikte düzenlenen dayanışma yemeği, tiyatro günleri, kadınlar günü etkinliği, anne çocuk etkinliği ve babam sahada etkinlikleri yapmaktayız. Okulumuz Karşıyaka’nın tercih edilen en iyi okulları arasında yer almakta. Velilere yönelik halk eğitim kursları okulumuzda henüz verilmiyor ancak kendi içimizde gerçekleştirdiğimiz sinema ve tiyatro günleri, anne-çocuk etkinlikleri, sınıf annelerine yönelik ayrıca kahvaltı ve organizasyonlar yapmaktayız.

ERASMUS PLUS PROJESİ

Öğretmenlerin gelişimlerine yönelik hizmet içi eğitim kapsamında tercih ettikleri kurs ve seminerlerin verilmekte olduğunu ve idare tarafından desteklendiği bilgisini veren Torun, “Erasmus Plus kapsamında Many Countries One Goal- Development Through Sport adlı K2 projemiz 2016-2018 yılları arası Polonya, İspanya, İtalya ve Fransa ile yürütülmektedir. K1 kapsamında 2016 yılında İspanya, Danimarka, Finlandiya ve Estonya’ya öğretmenlerimizi kurslara gönderdik. Bu çalışmaların eğitimcilerin gelişimi açısından çok faydalı olduğuna inanıyorum. 689 öğrenciye 30 öğretmenimiz eğitim vermekte ve 3 idareci bulunmakta. Okulumuz ikili öğretim veriyor. Yeni bina yapımı planlanmış olup, bina yapıldıktan sonra tekli eğitime geçecektir” açıklamasını yaptı.

EĞİTİM METOTLARI

Torun, eğitimde kullanılan metotların son derece önemli olduğunu hatırlatarak şu ifadeleri kullandı: “Öğrenemeyen çocuk olmadığını artık hepimiz biliyoruz. Doğru öğretme teknikleri bilinmediği için sıkıntılar oluşuyor. Fransa’dan döndükten sonra Avrupa’daki eğitime olan bakış açısını ülkemize uygulamak zor oldu çünkü değişime yönelik toplumsal bir dirençle karşı karşıyayız. Her insanın mizacı parmak izlerimiz kadar farklı. Sizin çok hoşlandığınız ve sevdiğiniz bir şey benim için hiçbir şey ifade etmeyebilir. Ancak işin özü birbirimizin ortak noktalarını yakalamaktır.”

TEKNOLOJİK GELİŞİM

Çağın çok hızlı teknolojik gelişmeleri ve bilginin değişim süresinin saatlerle ölçülecek değerlere düşmesinin önemine değinen Torun, başarı için sistemli ve planlı bir çalışmanın kaçınılmaz olduğunu söyledi. Stratejik planlamanın nereye gidileceğini bilen, amaçlarını buna göre belirleyen ve hedeflerine doğru ilerlerken doğru projeler gerçekleştirmeye çalışan kurumların kendi gelecekleri üzerinde olumlu etkiler oluşturacakları dinamik bir süreç olduğunu söyleyen Torun, “Plan, sorumluluklarımızı yerine getirmede kaynaklarımızın daha etkili kullanılmasının en kısa yoldan formüle edilmiş halidir. Stratejik planlama çalışmaları ilkokulumuzu daha da ileriye götürme çalışmalarımızda yol haritası olacaktır. Bu amaçla yola çıktığımızda 2015-2019 yıllarını kapsayacak stratejik planlama sürecinde, Mehmet Seniye Özbey İlkokulu sahip olduğu olanakları, insan kaynakları, çevre imkânları ve diğer unsurlarını değerlendirerek ve güçlü yönlerimizi kullanarak faaliyet göstermeye devam edecektir” ifadelerini kullandı.

ANALİZİN GÜCÜ

Çevreyi değerlendirerek var olan unsurların insana sunduğu fırsatları ve tehditleri belirlemenin önemine değinen Torun şunları söyledi: “Biz neredeyiz? sorusuna cevap aramaya çalıştık ve oluşturduğumuz misyon tanımıyla bu cevabı somutlaştırdık. Okulumuzun tüm birimlerini kapsamak üzere tasarlanan stratejik planlama çalışması, okulumuzun geleceğini belirlemeyi ve bilinçli adımlar atmayı sağlayacak bir doküman ortaya çıkarmıştır. Süreç boyunca kurum olarak geleceğimizin tasarlanması için yol haritamızın çizilmesi amaçlandı. Takip eden süreçte sürekli değişen ve gelişen ortamlarda, çağın gerekleri ile uyumlu bir eğitim öğretim anlayışını sistematik bir şekilde devam ettirebilmemiz belirlediğimiz stratejileri en etkin şekilde uygulayabilmemiz ile mümkün olacaktır. Kapsamlı ve özgün bir çalışmanın sonucu olarak adım adım oluşturulan bu belge, okulumuzun çağa uyum sağlamak ve gelişmek bakımından olması gereken doğrultusunu, doğrularını ve tercihlerini kapsamaktadır.”

KALİTELİ VE ÇAĞDAŞ EĞİTİM

Sürecin tamamlanmasına katkıda bulunan Stratejik Plan Çalışma Ekibi’ne teşekkür eden Torun, bu plânın uygulanması ile okullarını daha kaliteli ve çağdaş eğitime bir adım daha yaklaştıracak öğretmen, memur, hizmetli ve tüm öğrencilere başarılar dileyerek, “Nereye ulaşmak istiyoruz? sorusuna cevap verebilmek adına kurumumuzun vizyon tanımını yeniden gözden geçirdik. Son olarak ise, Bulunduğumuz nokta ile varmak istediğimiz nokta arasındaki farkları gidermek için neler yapmalıyız? sorusuna cevap olması açısından temel stratejimizi, bu stratejilere hizmet edecek amaçlarımızı somutlaştıran hedeflerimizi ve hedeflerimizi uygulanabilir kılacak projeleri, faaliyetleri belirledik. Faaliyetlerin maliyetlerini çıkararak katılımcı bir anlayış ile oluşturulan stratejik planın hazırlanmasında her türlü özveriyi değerlendirdik” şeklinde konuştu.

MEHMET TORUN KİMDİR?

İzmir-Bayındır Zeytinova Köyü’nde doğdum ve ilk ve orta öğrenimimi köyümüzde tamamladım. Lise öğrenimimi Tire Endüstri Meslek Lisesi’nde tamamlayarak Atatürk Üniversitesi Kazım Karabekir Eğitim Fakültesi Sınıf Öğretmenliği bölümünü bitirdim. Ardından Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi Eğitim Yöneticiliği ve Deneticiliği Anabilim Dalında eğitime başladım. Hem öğretmenlik ve yöneticilik görevi, hem de üniversite öğrenimime devem ederek 1996 yılında T.C. Fransa-Lyon Başkonsolosluğu Eğitim Ataşeliği nezdinde görevlendirildim. 27 yıllık meslek hayatıma bu okulda devam ediyorum.

OKUL TARİHÇESİ

İzmir ili Karşıyaka İlçesi Yalı Mahallesi ve Bostanlı Mahallesi arasında kurulan Mehmet Seniye İlkokulu’nun arsası Kemal Atik ve ablası Sabire Erbilen tarafından Milli Eğitime bağışlanmıştır. 25 Nisan 1988 yılında inşaatı Burdur eski milletvekili Mehmet Özbey ve eşi Seniye Özbey tarafından başlatılan bina 01.09.1989 yılında tamamlanarak eğitim ve öğretime açılışı 03.10.1989 yılında Kenan Evren tarafından gerçekleştirilmiştir. Burdur eski milletvekili Mehmet Bey ve eşinin okula ortaklaşa isimlerinin verilmesini istemeleri üzerine İzmir İl Daimi Encümen kararı ile okula adları verilmiştir. Sekiz yıllık ilköğretim uygulamasına geçildikten sonra 1998 yılında altı derslikli ek bina yapılarak hizmete sunulmuş olup halen ikili öğretim yapılan İlkokul olarak hizmet vermektedir.

ÇOCUK VE TELEVİZYON EĞİTİMİ

Günümüzün en yaygın kitle iletişim aracı olan televizyon, insanlara bir yandan, hem görsel hem de işitsel uyaran sunarken, bir yandan da gerçek dünyalardan sanal dünyalara kadar birçok durumu göstermektedir. Bunların sonucu olarak da dünyaya açılan bir çeşit pencere görevini üstlenerek birçok evde baş köşededir. Televizyonun tüm insanlar, özellikle de çocuklar üzerinde görsel ve işitsel bir materyal olarak pek çok olumsuz etkileri olduğu tartışılmaktadır. Yaşantımıza giren her yeni şey gibi televizyonun da insanlar üzerindeki etkileri birçok araştırmaya konu olmuştur. Evrensel bir araç olan televizyonun etkileri de genellikle evrenseldir. Ancak her toplum ve kültüre göre televizyonun etkileri bazı farklılıklar gösterebilmektedir. Ülkemizde de son yirmi yıl içerisinde televizyonun maddi açıdan ucuzlaması ve herkesin alabileceği bir fiyata inmesi, özel kanalların açılması, kablolu yayınların yaygınlaşması televizyonun bireyler üzerindeki etkilerinin arttığını düşündürmektedir.

Haber Merkezi