Eğitim-Sen: Okul ve kırtasiye masrafları velilerin sırtına yıkılamaz

Eğitim-Sen, yeni eğitim-öğretim yılı öncesinde kırtasiye ve okul giderlerindeki fahiş artışa dikkat çekerek, “Eğitim hakkı parayla satılamaz, masraflar devlet tarafından karşılanmalıdır” çağrısı yaptı

  • Oluşturulma Tarihi : 08.09.2025 14:57
  • Güncelleme Tarihi : 08.09.2025 14:57
  • Kaynak : SULTAN GÜMÜŞ KAYA
Eğitim-Sen: Okul ve kırtasiye masrafları velilerin sırtına yıkılamaz haberinin görseli

2025-2026 eğitim-öğretim yılı başlarken Eğitim-Sen, okul masraflarının velilerin ve eğitim emekçilerinin sırtına yüklendiğini öne sürerek tepki gösterdi.

Kayıt parası, kırtasiye, servis, yemek ve kıyafet giderlerinin aileler için büyük bir kambura dönüştüğünü vurgulayan sendika, “Bir öğrencinin kırtasiye masrafı bile asgari ücreti aşan boyutlara ulaştı. Bu tablo, eğitimin piyasalaştırılmasının en somut göstergesidir” dedi. Eğitim-Sen, masrafların devlet tarafından karşılanması ve ücretsiz, kamusal eğitimin sağlanması için mücadele çağrısında bulundu.

KAMUSAL EĞİTİMİ İÇTEN İÇE ÇÜRÜTMEKTE…

“Okul ve kırtasiye masrafları velilerin sırtına yıkılamaz!” başlıklı açıklamada Eğitim-Sen, “2025/’26 eğitim-öğretim yılına girerken, derinleşen ekonomik kriz ve yüksek enflasyon koşullarında, emekçi aileler ve eğitim çalışanları olarak bizler, eğitimin ticarileştirilmesi politikalarının yarattığı ağır yükü bir kez daha her alanda hissetmekteyiz. Kayıt parası, zorunlu bağış, servis, kıyafet ve kırtasiye masrafları, her yıl olduğu gibi bu yıl da velilerin ve eğitim emekçilerinin sırtında kambura dönüşmüştür. Siyasi iktidarın piyasacı eğitim politikaları, kamusal eğitimi içten içe çürütmekte, eğitimi bir hak olmaktan çıkarıp bir ayrıcalığa dönüştürmektedir” dedi.

BİR ÖĞRENCİNİN OKUL ÇANTASI KAÇ LİRAYA DOLUYOR?

Açıklamanın devamında, “Sendikamızın yaptığı araştırma ve tespitlere göre, 2025-26 eğitim-öğretim yılında: İlkokul düzeyinde bir öğrencinin temel kırtasiye ihtiyaçları için 2 bin 800-3 bin 800 TL; Ortaokul ve Lise düzeyinde bir öğrenci için ise bu masraf 4.000-5.800 TL arasında değişmektedir. Resmi enflasyonun yüzde 30’un üzerinde seyrettiği bir ortamda, kırtasiye fiyatlarındaki yüzde 60’ı aşan fahiş artışlar, bu yükün sistematik bir sömürü ve yağma politikasının sonucu olduğunu göstermektedir. Bir eğitim emekçisinin asgari ücretle çalıştığı bir ailede, sadece bir çocuğun kırtasiye masrafı, aylık gelirin neredeyse tamamını gasp etmektedir! Bu, kabul edilemez bir durumdur. TÜİK’e göre resmi enflasyon Ağustos 2024’te yüzde 51,97 iken Ağustos 2025’te yüzde 33’e gerilemiştir. Ancak eğitim masraflarındaki ortalama artış yüzde 60’ın üzerindedir. Özellikle birden fazla çocuğu olan aileler için yük katlanarak büyüyor. Birçok veli en temel ihtiyaçları bile karşılayamaz hale gelmiş durumdadır. Büyükşehirlerde masraflar çok daha da yüksektir. Veliler giderek her geçen yıl ağırlaşan eğitim masraflarını karşılayabilmek için ya borçlanmakta ya da başka temel ihtiyaçlarından feragat etmektedir. Bu tablo, eğitimdeki derin eşitsizliğinin ve piyasalaştırmanın çarpıcı bir kanıtıdır. Öğrencilerimiz, arkadaşlarının yanında eksik ve yetersiz malzemelerle derse katılmak zorunda kalmakta, bu durum onların özgüvenlerini ve eğitimlerini derinden etkilemektedir. Eğitim emekçileri olarak, öğrencilerimizin bu eşitsizlik ortamında ezilmesine seyirci kalmayacağız” sözlerine dikkat çekildi.

SENDİKADAN MÜCADELE ÇAĞRISI

Taleplerini sıralayan sendika, son olarak, “Tüm okul ve kırtasiye masrafları devlet tarafından karşılansın! Her öğrenciye, eğitim kademesine uygun, nitelikli ve ücretsiz kırtasiye malzemesi ve okul çantası dağıtılsın. Eğitimde ticari ve piyasacı uygulamalara son verilsin! Kayıt parası, zorunlu bağış, servis, yemek ücreti gibi velileri ve emekçileri ezici bir mali yük altına sokan uygulamalar derhal kaldırılsın. Eğitim bütçesi en az iki kat artırılsın! Artırılan kaynak, okulların ve öğrencilerin temel ihtiyaçlarını karşılamak için doğrudan okullara aktarılsın. Bütçe, eğitimi piyasaya teslim etmek için değil, kamusal, bilimsel, laik ve anadilinde eğitimi güçlendirmek için kullanılsın. Ücretsiz eğitim anayasal bir haktır, bu hak gasp edilemez! Anayasa’nın 42. maddesi gereği, zorunlu eğitim çağındaki tüm çocuklar için eğitim her kademede kesintisiz ve tamamen ücretsiz olmalıdır. Eğitim hakkı parayla satılan bir meta değildir! Eğitim-Sen olarak, eğitimin ticarileştirilmesine, piyasalaştırılmasına ve tamamen velilerin sırtına yıkılan bu ağır mali yüke karşı mücadelemizi kararlılıkla sürdüreceğiz. Tüm velileri, eğitim ve bilim emekçilerini eğitim hakkından herkesin eşit ve parasız olarak yararlanması için birlikte mücadele etmeye çağırıyoruz” mesajını iletti.

Kaynak : SULTAN GÜMÜŞ KAYA