Zorunlu Eğitimi Kısaltma Girişimi: Çocuk Emeği Sömürüsüne Açık Çağrı!

Eğitim-Sen, zorunlu eğitimin kısaltılması yönündeki açıklamaların çocuk emeğini meşrulaştırmaya yönelik bir adım olduğunu dile getirdi

  • Oluşturulma Tarihi : 26.06.2025 12:07
  • Güncelleme Tarihi : 26.06.2025 12:07
  • Kaynak : SULTAN GÜMÜŞ KAYA
Zorunlu Eğitimi Kısaltma Girişimi: Çocuk Emeği Sömürüsüne Açık Çağrı! haberinin görseli

Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim-Sen), son günlerde kamuoyuna yansıyan zorunlu eğitimin kısaltılmasına yönelik açıklamalara ilişkin sert bir açıklama yaptı. Bu önerilerin, çocuk emeğini ucuz iş gücü olarak sömürmeye yönelik sistematik bir hazırlık olduğunu kaydeden sendika, “Her çocuğun potansiyelini gerçekleştirebileceği, eleştirel düşüncenin beslendiği, özgür ve çok yönlü bir eğitime erişim hakkı için mücadele edeceğiz” çağrısında bulundu. 
Zorunlu eğitimin kısaltılmasının yalnızca pedagojik bir tartışma değil, çocukların emeğinin sistematik olarak sömürüldüğü bir düzenin derinleştirilmesi anlamına geldiğini belirten sendika, ‘Mesleki Eğitim’ adı altında yürütülen MESEM uygulamalarının ise çocuk işçiliğini yaygınlaştırdığını ve en az 12 çocuğun bu sistemde çalıştırılırken yaşamını yitirdiğini hatırlattı. Sendika söz konusu ölümlerin ‘kaza’ değil, sermayeye ucuz ve güvencesiz iş gücü yaratma politikasının ölümcül sonuçları olduğunu ifade etti.

SENDİKADAN ÇAĞRI

“Çocukları insan değil maliyet kalemi olarak gören bu zihniyet, onları düşünme ve sorgulama fırsatından mahrum bırakıp, ömür boyu sürecek sömürü düzenine mahkûm etmektedir” denilen açıklamada, eğitim hakkının gasp edilmesinin özellikle yoksul aile çocuklarını derinden etkileyeceği ve sosyal adaletsizliği derinleştireceği vurgulandı. Sendika, genç işsizliğin çözümünün çocukları erken yaşta iş gücü piyasasına sürmek değil, kamusal yatırımların artırılması ve nitelikli istihdamın sağlanmasıyla mümkün olabileceğini belirtti. 
Zorunlu eğitimi kısaltma girişimlerini ve çocuk emeğini normalleştiren tüm uygulamaları reddettiklerini duyuran sendika, “Her çocuğun potansiyelini gerçekleştirebileceği, eleştirel düşüncenin beslendiği, özgür ve çok yönlü bir eğitime erişim hakkı için mücadele edeceğiz” çağrısında bulundu. Sendika, sürecin yalnızca eğitim hakkı değil, aynı zamanda insanlık onuru mücadelesi olduğunu ifade etti.