Avrupa'nın enerji krizi için yeşil çözüm ihtiyacı

Enerjide artan fiyatlar, sanayinin ve ekonomilerin salgın sonrasında toparlanma çabalarını olduğu kadar hane halkları ile bireylerin gelir seviyelerini ve ekonomik durumlarını da olumsuz yönde etkiliyor


  • Oluşturulma Tarihi : 04.10.2021 10:39
  • Güncelleme Tarihi : 04.10.2021 10:39
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Avrupa'nın enerji krizi için yeşil çözüm ihtiyacı haberinin görseli

Avrupa’nın enerji krizi derinleşerek devam ediyor. Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sonrası ekonomik toparlanma sürecinde arz-talep arasında ağır bir dengesizliğin oluştuğu, uzun bir süre bastırılan talebin birden artmaya başladığı ancak buna karşılık arzın yetersiz kaldığı mevcut durumda fiyatlar da rekor seviyelere ulaştı.

Salgının ilk dönemlerindeki kapanmalar sırasında büyük düşüşler yaşayan ve 22 Nisan 2020 tarihinde 20,37 dolarla dip seviyeyi gören Brent ham petrol varil fiyatı 4 Ekim 2021 itibarıyla 79,16 dolara yükseldi. Nisan ve Mayıs 2020’de fiyatı 40 doların altına inmiş olan Rotterdam kömürü, 1 Ekim 2021 itibarıyla 233,05 dolardan işlem görüyor. En sert fiyat yükselişlerinin yaşandığı alan ise doğal gaz. Gösterge olarak kabul edilen Hollanda TTF vadeli işlemlerinde Mayıs 2020’de megavatsaat başına 3,50 avroya kadar inen doğal gaz fiyatları, 1 Ekim 2021 itibarıyla 93,80 avroya çıkmış durumda. Bu şekilde artan fiyatlar, sanayinin ve ekonomilerin salgın sonrasında toparlanma çabalarını olduğu kadar hane halkları ile bireylerin gelir seviyelerini ve ekonomik durumlarını da olumsuz yönde etkiliyor.Doğal gaz fiyatlarının yükselişinin temelinde yer alan arz-talep dengesizliğinin farklı boyutları var. Avrupa’da doğal gaz, sanayide elektrik üretiminde ve konutlarda kullanılıyor. 2020 yılında salgın sebebiyle özellikle sanayi alanında talep oldukça düşmüştü. Ancak 2020 sonu itibarıyla sanayi üretiminin tekrar ivme kazanması ve 2021’in ilk aylarında ısınma ihtiyacının artırması nedeniyle doğal gaz talebi birden sert şekilde yükselişe geçti. Diğer taraftan elektrik üretiminde olumsuz iklim koşulları nedeniyle hem hidroelektrik santrallerinden verim alınamaması hem de rüzgardan elektrik üretiminin gerilemesi ve dolayısıyla artan elektrik talebini karşılamak için doğal gaz santrallerinden elektrik üretimine daha fazla ağırlık verilmesi de doğal gaz tüketimini artırdı. 2021’in ilk çeyreğinde Avrupa genelindeki doğal gaz tüketimi bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 7,6 daha yüksek bir seviyede gerçekleşti.

Azalan enerji stokları

Sorun, birden artan talebi Avrupa’nın arz tarafında karşılayamıyor olması. Avrupa’nın kendi içindeki doğal gaz üretimi, kıtadaki mevcut yatakların tüketilmesi ve yeni yatakların devreye sokulamaması nedeniyle düşüşte. Avrupa’nın doğal gaz ihtiyacının yüzde 40’ını karşılayan Rusya’dan yapılan ithalatın farklı sebeplerden dolayı azalması, ayrıca başta ABD olmak üzere dışarıdan tankerlerle yapılan LNG ithalatının da Asya’daki alıcıların rekabeti karşısında düşüşte olması arz güvenliğini etkiliyor ve ülkelerin doğal gaz stokları azalıyor. ABD Enerji Enformasyon İdaresi (EIA) verilerine göre, 28 Eylül 2021 itibarıyla Almanya’nın stokları bir yıl öncesinin aynı dönemine göre yüzde 29 daha düşük seviyede. Bu oran Hollanda için yüzde 35, Avusturya için ise yüzde 42. Normalde stoklar kışın tüketilir, yazın ise yerine konulur. Bu sene bu gerçekleşemedi.

Kısa vadede hayli zorlu geçecek bir kışa hazırlanan Avrupa’da ülkeler, yine kısa vadeli önlemlerle enerji piyasalarındaki fiyat artışlarının olumsuz etkisini mümkün olduğunca asgariye indirmeye çalışıyor. Fransa’da devlet, doğal gaz faturalarını ödeyebilmeleri için vatandaşlara 100’er avroluk çekler dağıtıyor. İspanya enerji fiyatlarının bir yıldan kısa bir süre içerisinde üç katına çıkması üzerine üst sınırlar getirdi. İtalya ise enerji tüketicileri için toplam 4,5 milyar avroluk bir destek paketi açıkladı. Fakat bunlar şüphesiz ki geçici önlemler. Avrupa’nın enerji krizinden tam anlamıyla çıkabilmesi ve uzun vadede özellikle doğal gaz alanında sürdürülebilirliği sağlayarak hem sanayisini hem de vatandaşlarını koruma altına alabilmesi için iki konu büyük önem arz ediyor; Rusya ile ilişkiler ve yeşil dönüşüm. AA