Çıtayı daha ileriye taşıyacağız

KEMAL ÖZKURT – ÖZEL HABER

Türkiye’de 2023 yılının bitmesine artık sayılı günler kaldı. 2023 yılı, tarımdan ekonomiye birçok farklı alan için oldukça yoğun geçti. Özellikle iklim krizinin dünya genelinde baş göstermesi, ülke tarımını zorlu bir sürece soktu. Tüm bu zorluklara rağmen Türkiye’de tarım sektörünün her yeni yılda bir önceki yılın rekorunu kırarak yol aldığını dile getiren İzmir Ticaret Borsası (İTB) Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli, 2022 yılında Türkiye, yaklaşık 30 milyar dolara yaklaşan tarım ihracatı ile dünya klasmanında 21’inci sırada yer alarak küresel ihracattan yüzde 1,5 pay elde ettiğini belirtti. Türkiye geneline kıyasla İzmir ve Ege Bölgesi için durumun daha iyi olduğunu söyleyen Kestelli, İzmir’in 2022 yılında tarımsal ürünler ihracatı 3,3 milyar dolar, ithalatı ise 2,2 milyar dolar olarak gerçekleştiğini açıkladı. 2024 yılında çıtayı daha yukarıya çekmek için iddialı olduklarını belirten Kestelli, yeni yılda uzun vadeli planlar ve yatırımların öne çıktığı, istikrarlı bir sürece duyulan ihtiyaca vurgu yaptı. Kestelli ayrıca İTB olarak 2024 yılında tarım alanında yapmayı planladıkları projeleri de paylaştı.

HAYLİ İDDİALIYIZ

Tarım sektörünün her yeni yılda bir önceki yılın rekorunu kırarak yol aldığını dile getiren Kestelli, “2022 yılında Türkiye, yaklaşık 30 milyar dolara yaklaşan tarım ihracatı ile dünya klasmanında 21’inci sırada yer aldı ve küresel ihracattan yüzde 1,5 pay elde etti. Tarım sektörü ithalatımız ise 23,2 milyar dolar olarak gerçekleşti. 2023 verilerinin bunun üstünde gerçekleşmesini bekliyoruz” dedi. İzmir ve Ege için tablonun çok daha iyi olduğunu belirten Başkan Kestelli, “İzmir’in işlenebilir tarım arazisi varlığı yaklaşık 350 bin hektar; ülkemizin toplam işlenebilir arazi varlığından aldığı pay ise yüzde 1,5 civarında. Arazi varlığı oransal olarak düşük görünse de İzmir, çok sayıda üründe üretimin en fazla yapıldığı kent. 150 bini aşkın ailenin tarımla uğraştığı İzmir’de 165 farklı bitkisel ürün yetişiyor. Üretim potansiyelinin yanı sıra dış ticaret hacmi bakımından da önemli bir liman kenti olan İzmir’in 2022 yılında tarımsal ürünler ihracatı 3,3 milyar dolar, ithalatı ise 2,2 milyar dolar olarak gerçekleşti. Kent, ülkemizin arazi varlığından yüzde 1,5 pay alırken, ihracattan aldığı pay yüzde 10’u aştı. Bunun ardında da yetişmiş insan gücünün, köklü ticaret kültürünün ve yeniliğe açık üretim anlayışının önemli bir payı var. Hedefimiz 2024’te başarı çıtasını daha da ileri taşımak olacak. Bu konuda da hayli iddialıyız” dedi.

İSTİKRARA İHTİYACIMIZ VAR

Türkiye’de 2023 yılının ekonomik açıdan zorlu geçtiğini fakat 2024 yılından umutlu olduklarını ifade eden Kestelli, “Kovid-19 salgınının ardından ekonomik olarak ortaya çıkan yükün bedelini, 20 yıl gibi uzun bir aradan sonra yüksek enflasyon-faiz-kur şeytan üçgenine saplanarak ödedik. Ancak tüm bu olumsuzluklarla mücadele ederek, 2023 yılını ilk 3 çeyrekte yüzde 4 büyüme ve yüzde 8,5 işsizlik oranıyla tamamlamayı başardık. Dönülen rasyonel politikalar neticesinde enflasyonun düşeceği ancak herkesin de bedel ödeyeceği bir yıl bizleri bekliyor. 2024’ten beklentimiz, ekonomiden hukuka tüm kırılganlıklarımızı ortadan kaldıracak bir iradenin ortaya konulabildiği bir yıl olması. Ülke olarak uzun vadeli plan ve yatırımların öne çıktığı istikrarlı bir sürece ihtiyacımız var” diye konuştu.

İKLİM KRİZİNE KARŞI ‘İTTM’ PROJESİ

Konuşmasının devamında tarım sektöründeki en önemli sorunlarından birisinin de üretim planlamasındaki eksiklikler olduğunu ifade eden Kestelli, Tarım Bakanlığı tarafından 2023 yılında başlatılan projenin önemine dikkat çekerek, burada ilerleme sağlanarak üretimde arz ve talep uyuşmazlığı sorununun çözüme kavuşturulması konusunda beklentilerinin yüksek olduğunu söyledi. Tüm dünyayı etkisi altına alan iklim değişikliğinin olumsuz etkilerine karşı üretimde teknoloji entegrasyonunu artırarak bu etkiyi azaltmanın mümkün olduğunu ve İzmir Ticaret Borsası olarak bu konuda önemli adımlar attıklarını dile getiren Kestelli, “Beş yıldır ilmek ilmek işleyerek son aşamaya getirdiğimiz İzmir Tarım Teknoloji Merkezi (İTTM) artık kapılarını açmaya hazır. İTTM, sektörün tüm paydaşlarını aynı çatı altında toplayacak “Living Lab” yani “Yaşayan laboratuvar” kimliğiyle Türk tarımı için, Türkiye’ye özgü çözümler geliştirecek. Tarımın akıl, bilim ve teknoloji ile birlikte yol alacağı yeni bir dönem başlayacak. Bu konuda çok heyecanlı ve iddialıyız.Geride bırakmaya hazırlandığımız yılda oda, borsa, birliklerimizin ve Menemen Belediyesinin yanı sıra Türkiye İş Bankası, Ziraat Bankası, Denizbank gibi tarıma büyük yatırım yapan üç kuruluş İTTM’nin ortakları arasına katıldı. Bu yıl bir başka öncelikli konumuz da Toprak ve Çocuk Programımız olacak. Yeni nesillere toprak sevgisini aşılamak, tarımın önemini anlatmak için başlattığımız bir proje. Tarım ve Çocuk dışındaki tüm programlarımız, coğrafi işaret alanındaki adımlarımız, rekolte tahmini alanındaki faaliyetlerimiz, ELİDAŞ ve İZLADAŞ’ın başarılı çalışmaları da 2024 yılında hız kesmeden devam ediyor olacak.”