- Ekonomi
- 06.11.2025 11:22
Dijitalleşme hızı nakit kullanıcılarını vuruyor: Bankamatikler tarihe mi karışıyor?
Avrupa’da başlayan ATM kapanmaları Türkiye’ye de sıçrıyor. Dijital ödemeler yükselirken, milyonlarca kişi nakit paraya erişim sorunu yaşamaya başladı.
- Oluşturulma Tarihi :
- Güncelleme Tarihi :
- Kaynak : HABER MERKEZİ
Almanya’nın devasa bankacılık sektöründe başlayan ve domino etkisiyle tüm Avrupa’yı sarsan bir trend, milyonlarca nakit kullanıcısını endişelendiriyor: Bankamatik (ATM) mezarlığı! Artan işletme maliyetleri, sıkılaşan güvenlik gereksinimleri ve dijital ödemelerin fırtına gibi esen yükselişi, bankaları az kullanılan ATM’leri bir bir sökmeye itiyor. Bu durum, sadece Almanya’da değil, hızla dijitalleşen Türkiye’de de nakit paraya erişimi bir lüks haline getirme tehlikesi taşıyor.
MALİYET MAKASI AÇILIYOR: BANKALAR "ATM'YE VEDA" DİYOR
Bankacılık devleri, bu radikal kararın arkasındaki temel faktörün ekonomi olduğunu savunuyor. Özellikle kırsal bölgelerdeki ve düşük işlem hacimli noktalardaki bir ATM’nin işletme maliyeti, getirisini katbekat aşmış durumda. Cihazların bakımı, yedek parça, sigorta bedelleri ve son dönemde artan fiziksel güvenlik tedbirleri, bankaların "kırmızı çizgi" dediği maliyetleri aşıyor.

Sektör temsilcileri, bu tercihin rasyonel bir iş kararı olduğunu belirtse de, sonuçlar özellikle nakit paraya bağımlı olan yaşlı nüfus için yıkıcı oluyor. Artık birçok Alman vatandaşı, nakit çekmek için kilometrelerce yol kat etmek zorunda kalıyor; bu mesafe, hareket kısıtlılığı olanlar için fiili bir erişim engeline dönüşüyor.
TÜRKİYE DE GİRDABIN İÇİNDE: KIRSAL ALANLARDA DİJİTAL UÇURUM TEHLİKESİ
Almanya'da başlayan bu geri çekilme, Türkiye bankacılık sisteminde de yankı buluyor. Son yıllarda Türkiye genelinde de ATM sayılarında bir durağanlaşma, hatta bazı bölgelerde azalma eğilimi gözleniyor. Bankalar, Türkiye’de de önceliği şube içi işlemleri azaltıp, müşterileri mobil ve internet bankacılığına kanalize etmeye veriyor.
Kartlı ve temassız ödeme hacmindeki rekor artışlar, bu dijital dönüşümün ne kadar hızlı ilerlediğini gösteriyor. Ancak uzmanlar, madalyonun diğer yüzünü işaret ediyor: Dijital Finansal Okuryazarlık. Özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu gibi kırsal yerleşimlerde ve yaşlı nüfus arasında, hala temel finansal işlemlerin nakit üzerinden yapıldığı gerçeği göz ardı edilemez.
Uzman Görüşü: "Dijitalleşme kaçınılmaz bir ilerlemedir, ancak bu sürecin sosyal maliyeti de hesaplanmalıdır. İnternet erişimi olmayan, akıllı telefon kullanmayı bilmeyen veya güvenmeyen milyonlarca insanı finansal sistemden dışlamak, toplumsal bir yoksullaşma ve eşitsizlik yaratır."
NAKİT DİRENİŞİ SÜRÜYOR: HER İKİ ÜLKEDE DE NAKİT VAZGEÇİLMEZ
Dijital ödemelerdeki patlamaya rağmen, Almanya’da ödemelerin hala yüzde 40 ila 50'sinin nakit ile yapıldığı biliniyor. Bu veri, ATM kapatma kararlarının, tüketicinin tercihi ile bankaların kararı arasında bir çatışma yarattığını kanıtlar nitelikte.
Türkiye’de de kartlı ödemeler hızlansa bile, özellikle küçük esnaf ve günlük harcamalarda nakit kullanımı hala güçlü bir yer tutuyor. ATM’lerin azalması, nakit para ihtiyacını karşılamakta zorlanan bu kesimlerin, ekonomik hareketliliğini de yavaşlatma riski taşıyor.

SOSYAL DIŞLANMA ALARMI: GELECEĞİN FİNANSAL EŞİTLİĞİ TEHLİKEDE
Ekonomi ve sosyoloji uzmanları, hem Berlin hem de Ankara yönetimlerini bu konuda acilen harekete geçmeye çağırıyor. Tamamen nakitsiz bir topluma geçişin, finansal erişimde büyük bir sosyal dışlanma riski yarattığı vurgulanıyor.
Hükümetler ve regülatörler, ATM’lerin azaltılması sürecinde, özellikle kırılgan grupların nakit erişim hakkını güvence altına alacak mekanizmalar geliştirmek zorunda. Aksi takdirde, dijital çağa adapte olamayan kesimler, temel bankacılık hizmetlerinden mahrum kalarak, daha derin bir sosyo-ekonomik uçuruma itilebilir.
Bu zorlu süreçte, bankaların kâr odaklı stratejileri ile vatandaşın temel finansal ihtiyacı arasındaki dengeyi kurmak, hem Almanya hem de Türkiye’deki mali otoritelerin önündeki en kritik görev olarak beliriyor.
Kaynak : HABER MERKEZİ