Sayfa Yükleniyor...
Türkiye’de deniz balığı avcılığının yüzde 32 azaldığını belirten Prof.Dr. Yaşar, “Azalan yağışlar nedeni ile denize gelen besin miktarı azaldı. Böylece balık avında da doğal olarak ciddi bir düşüş yaşandı” dedi
AYSELİN UZUN-ÖZEL HABER- Dokuz Eylül Üniversitesi Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü Deniz Bilimleri Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Oşinograf Prof.Dr. Doğan Yaşar, Türkiye’de deniz balığı avcılığı 2019 yılında 374 bin ton iken, 2020 yılında 291 bin tona, 2021 yılında 262 bin tona, 2022 yılında da 254 bin tonlara düştüğünü ve bu düşüşün yüzde 32 gibi çok ciddi bir azalma olduğunu belirtti. Bu durumun ana nedeninin ise denizlerin ısınmasının değil son yıllarda yaşadığımız kuraklık olduğunu vurgulayan Yaşar, “2019 yılından sonra 2020 yılında yağışlar ortalamaların yüzde 12, 2021 yılında yüzde 9 ve 2022 yılında da yüzde 13 gibi altında gerçekleşmiştir. Yani çok ciddi bir kurak dönem geçirdik. Bu kurak dönem ile birlikte barajların boşalması sonucu hem su hem tarım hem de enerji konusunda yaşanan ciddi sorunlar sonucu hem enerji hem de tarımdaki bu ciddi düşüşler ekonomik krize neden olmuştur ki tüm ekonomik krizlerin ana nedeni kuraklıktır. Söz konusu bu aşırı kuraklık balıkçılığımızı da negatif olarak etkilemiştir. Son dört yılda balık avında yüzde 32 gibi azalma gözlenmiştir” ifadelerini kullandı.
Türkiye’de yaşanan kuraklığın denizlerdeki balık oranını da olumsuz etkilediğine dikkat çekken Yaşar, yağışların artmasıyla, denizdeki balık miktarı da doğru orantılı artacağını vurgulayarak “2019 yılından sonra 2020 yılında yağışlar ortalamaların yüzde 12, 2021 yılında yüzde 9 ve 2022 yılında da yüzde 13 gibi altında gerçekleşmiştir. Yani çok ciddi bir kurak dönem geçirdik. Bu kurak dönem ile birlikte barajların boşalması sonucu hem su hem tarım hem de enerji konusunda yaşanan ciddi sorunlar sonucu hem enerji hem de tarımdaki bu ciddi düşüşler ekonomik krize neden olmuştur ki tüm ekonomik krizlerin ana nedeni kuraklıktır. Söz konusu bu aşırı kuraklık balıkçılığımızı da negatif olarak etkilemiştir. Son dört yılda balık avında yüzde 32 gibi azalma gözlenmiştir ki bu doğal bir durumdur. Çünkü denizlerin ana besleyici kaynakları nehirlerdir. Nehirlerin denizlere getirdikleri suların içinde tüm deniz canlıların ana yaşam kaynağı olan nütrientler yani besleyici elementler bulunur. Yani eğer yağışlar artar ve nehirlerden çok su gelirse denizdeki balık miktarı da doğru orantılı artar. Kurak yıllarda ise nehir debilerinin azalması ile de gelen besleyici elementler azaldığı için maalesef balık miktarı azalır” açıklamasında bulundu.
Son yıllardaki azalan yağışlar nedeni ile denize gelen besin miktarının azaldığını, bunun sonucu olarak balık avında da ciddi düşüşler yaşandığını söyleyen Yaşar, “Dünyadaki balıkların neredeyse yüzde 90’dan fazlası delta ağızlarında tutulur. Son yıllardaki azalan yağışlar nedeni ile denize gelen besin miktarı azaldı. Böylece balık avında da doğal olarak ciddi bir düşüş yaşandı. Bu gibi durumlarda balık stoklarının korunması için kota konulması ve hatta gerektiğinde belirli bir süre yasaklanması gerekir. Özetle bugün balık avının azalmasının ana nedeni yaşadığımız kuraklık sonucu nehirlerden
denizlere az su gelmiş olmasıdır. Zaten Türkiye’nin bir diğer sorunu da aşırı avcılıktır. Bu nedenle düzenli aralıklarla yapılacak olan detaylı çalışmalar sonucu stoklar hesaplanmalı ve gerektiğinde tıpkı gelişmiş ülkelerde olduğu gibi balık stoklarını korumak için kota gelmelidir” sözlerini etti.
HABER MERKEZİ