MİNEX Madencilik Fuarı ziyaretçilerini bekliyor

Madencilik sektörünün kalbinin attığı MİNEX Fuarı, Fuarizmir’de düzenlenen törenle açıldı. 13-16 Ekim tarihleri arasında açık kalacak olan fuarda çok sayıda ülkeden 205 firma yer alacak


  • Oluşturulma Tarihi : 13.10.2021 10:38
  • Güncelleme Tarihi : 19.01.2001 02:00
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
MİNEX Madencilik Fuarı ziyaretçilerini bekliyor haberinin görseli

ÖZKAN PEKÇALIŞKAN

İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde; TMMOB Maden Mühendisleri Odası işbirliğiyle, İZFAŞ tarafından düzenlenen madencilik sektörünün belirlediği 23 milyar dolarlık 2023 yılı ihracat hedefini gerçekleştirmede büyük önem arz eden ve sektörün tüm bileşenlerini bir araya getiren MİNEX Fuarı, Fuarizmir’de kapılarını açtı. Fuarın açılışına, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, İMMAT Kongre Başkanı Prof. Dr. Halil Köse, TMMOB Maden Mühendisleri Odası Başkanı Ayhan Yüksel ve Ege Maden İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Mevlüt Kaya’nın yanı sıra, çok sayıda sektör temsilcisi katıldı. Ayrıca fuar ile birlikte, 13-15 Ekim tarihleri arasında gerçekleştirilecek 8.Uluslararası Maden Makinaları ve Teknolojileri Kongresi- IMMAT’ın da açılışı yapıldı.

KAYNAKLARI DEĞERLENDİRMEK ZORUNDAYIZ

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, fuarın açılış konuşmasında şunları dile getirdi: “Minex Fuarı bu yıl yine Fuar İzmir’de sektör için çok önemli bir buluşma noktası oldu. 13–16 Ekim tarihleri arasında gerçekleştirilen MİNEX Fuarı’nda 205 firmayı ve ülkemizle birlikte Avrupa, Asya, Ortadoğu, Afrika ve Güney Amerika’dan çok sayıda ziyaretçiyi ağırlıyoruz. Bu yıl MINEX Fuarı ile eşzamanlı olarak Maden Makineleri ve Teknolojileri IMMAT Fuarı’nı da düzenliyoruz. Bilim insanları ve uygulayıcıların katılacağı IMMAT Fuarı, madencilik makina ve ekipmanları hakkındaki tüm yenilikleri sektör kullanıcılarına sunuyor. Madencilik, sanayi başta olmak üzere diğer sektörlerin ihtiyaç duyduğu temel girdileri sağlayan önemli bir sektör. Ne yazık ki madencilik sektörünün kalkınmadaki kritik önemi, son yıllarda doğayı tamamen meta olarak gören bir anlayışa dönüştü. Oysaki yeraltı kaynaklarının işletilmesi, doğanın fethi anlamına gelmez. Doğaya ve kamuya ait olan tüm kaynakları, sürdürülebilir kalkınma ilkeleri doğrultusunda değerlendirmek zorundayız.”

ÜST SEVİYELERE TAŞIYABİLİRİZ

Soyer, 2020 yılında bir önceki yıla göre yüzde 3’lük bir artışla, sektördeki toplam ihracatın 2 milyar 622 milyon dolar seviyesinde gerçekleştiğini ifade ederek, “Madencilikte katma değerli ürünlerin gelişimini destekleyerek, bu miktarı çok daha üst seviyelere taşıyabiliriz. Bu nedenle Türkiye, işlenmiş maden ürünlerinin üretiminde çok daha iyi noktalara gelmek zorunda. Madenciliğin ülke ekonomisine ve refahın artmasına kalıcı katkısı ancak böyle bir anlayışı benimsememizle mümkün olacak” dedi.

TÜRKİYE BİR MADEN ÜLKESİ

Ege Maden İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Mevlüt Kaya da maden ürünlerinin herkesin bildiği üzere; sanayi, enerji, tarım ve inşaat sektörlerinin, temel girdilerini oluşturduğuna dikkat çekerek, “Gelişmiş ülkelerin kalkınma süreci incelendiğinde, madenciliğin itici gücü onları zirveye taşımıştır. Dünyada üretimi yapılan 90 maden türünün 80 tanesi Türkiye’de bulunuyor. Kısacası Türkiye bir maden ülkesi. Son 9 aylık dönemdeki başarılı performansımızı değerlendirirsek; ocak-eylül döneminde maden ihracatımız geçen seneye göre yüzde 61 artışla 2 milyar 848 milyon dolara yükseldi. Sektörümüz ihracatını 1 milyar doların üzerinde artırdı. İhracatımızda öne çıkan ilk üç ürün grubu ise; çinko, demir, bakır cevherleri. Maden ve doğaltaş ihracatımız Ocak-Eylül döneminde toplamda yüzde 48’lik ivmeyle 4,4 milyar dolara, son bir senelik dönemde ise yüzde 39’luk yükselişle 5,7 milyar dolara ulaştı. 2021 yılsonu ihracat hedefimiz 6 milyar doları aşmaya kesin gözüyle bakıyoruz. Fuar sırasında Sudan, Gabon, Moritanya ve İrlanda’dan ‘Alım Heyeti Organizasyonu’ ile iş hacmimizi de artıracağız. Madenleri hammadde niteliğiyle diğer tüm sektörlerle birlikte düşündüğümüzde ülke ekonomimize sağladığımız katma değer 40 milyar dolar civarında. Ülke ekonomisine GSYİH’nın yüzde 5’i oranında katkı sağlıyoruz. Sektörümüz; gerek rezerv büyüklüğü, gerekse renk ve desen zenginliğiyle şu anki tabloyu üç katına çıkaracak potansiyele fazlasıyla sahip. Hedefimiz madencisi, sanayicisi, akademisi, tasarımcısı, mimarı ve iç mimarı ile hep birlikte sektörümüzü yeni bir ekonomi yaratarak yukarı çıkarmak” diye konuştu.

AR-GE’YE YÜZDE 1 PAY AYRILMIŞ

İMMAT Kongre Başkanı Prof. Dr. Halil Köse ise, madenciliğin gelirinin, Türkiye’deki milli gelir içindeki payının 1,17 olduğunu belirterek, Ar-Ge’deki eksikliğe dikkat çekti. Sektör olarak Ar-Ge’ye yeteri kadar pay ayıramadıklarının altını çizen Köse, “Bu yıl yüzde 1 pay ayırmışız. 2023 hedefi, yüzde 3 Ar-Ge payı ayırmaktı, ne yazık ki olamadı. Ar-Ge’ye daha çok pay ayırmamız lazım” dedi. TMMOB Maden Mühendisleri Odası Başkanı Ayhan Yüksel ise, madencilik sektöründe hala 18. yüzyıl teknolojileri ile üretim yapılmaya çalışıldığına vurgu yaparak, “Dünya madenciliği ile rekabet edebilmek ve çevre sorunlarının çözümü için teknolojiye yatırım yapmak zorundayız. Ülkemiz kaynakları değerlendirildiğinde önemli bir potansiyele sahiptir. Sanayileşme politikaları uygulandığında durum ülkemiz lehine gelişecektir” dedi.

Yazarımız Kim ?

HABER MERKEZİ