Otomobil sektöründe tercih edilen markalar değişiyor

Muhabir - Merve Ağrıç /  İklim değişikliği endişesiyle çevresel faktörler, tüketicilerin fosil yakıtlardan uzaklaşarak çevre dostu alternatiflere yönelmelerini tetikliyor. Bu bağlamda elektrikli araçlar çözüm önerisi olarak öne çıkıyor. Dünya genelinde yakın zamanda elektrikli araçların, fosil yakıtlı araçlara göre hakimiyetinin artacağını vurgulayan Ege Otomotiv Derneği (EGOD) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Torun, otomobil sektöründe sık tercih edilen markaların değişeceğini belirtti. Torun, “En iyi otomobillerin Alman malı olduğu gibi bir algı var. Fakat yakın zamanda sektördeki sık tercih edilen markalar değişecek. Çin elektrikli otomobillerin en iyilerini ve en yüksek teknolojiye sahip olanlarını uygun fiyata satıyor. Geçen yıl dünya genelinde üretilen 95 milyon aracın 38 milyonunu Çin sadece tek başına üretti. Bu araçların da yüzde 65’i elektrikli araç. Bu nedenle elektrikli araç kullanımı artabilir. Türkiye, Çin’den gelecek olan çeşitli markaların TOGG’un önüne geçmesine müsaade etmemek amacıyla elektrikli araç vergilerini yükseltti” diye aktardı.

TÜRKİYE OTOMOBİL KONUSUNDA İYİ BİR ÜRETİCİ

Türkiye’de satılan araçların yüzde 80’inin ithal araç olduğunu söyleyen Torun, Türkiye’de 15 üretim tesisinde 13 marka otomobilin üretildiğini aktardı. Türkiye’nin dünya genelinde otomobil üretim konusunda 16’ncı sırada olduğunu belirten Torun, “Türkiye, Avrupa’da hafif ticari araç üretiminde 2’nci sırada. Otomobil üretiminde Avrupa’da ise 6’ncı sırada bulunuyor. Türkiye otomobil konusunda iyi bir üretici. Bununla beraber Türkiye’nin ağır vasıta ve traktör üretiminde de oldukça ciddi bir payı var. Ancak Türk halkı daha çok yüzde 80 ortalama ile ithal araçları talep ediyor” ifadelerini kullandı. Geçen yıl Türkiye’nin 1 milyon 200 bin adet otomobil ve hafif ticari araç satışıyla kendi rekorunu kırdığını aktaran Torun, “Hiç böyle bir satış rakamı elde etmemiştik. Bu yıl ise ekonomideki ve finansa erişimdeki zorluklar nedeniyle 850 bin adet civarında kalacağını öngörüyoruz. Bu hızla giderse 1 milyon 500 bini bulacak bir satış rakamıyla kapatacağız” dedi.

GARANTİLİ YATIRIM ARACI

Türkiye’nin enflasyon döneminde olduğunu ve finansmana erişimin birçok alanda kısıtlandığını belirten Torun, otomobillerin Türkiye’de yatırım aracı haline geldiğini aktardı. Otomobillerin dünya genelinde normalde bir yatırım aracı olmadığını ifade eden Torun, “Bu durum bizim ülkemize özel bir hale geldi. Ocak 2023 tarihindeki Türkiye’de satılan en ucuz sıfır araç fiyatı 387 bin TL’yken aynı araç 2024 Ocak liste fiyatı 890 bin TL oldu. Çok büyük bir fark var. Bu durumun içinde döviz, enflasyon ve maliyetlerin artması var. Enflasyon her ne kadar Merkez Bankası tarafından kontrol altına alınmış olsa da vatandaş hala otomobili daha garantili ve hızlı değer kazanacak bir yatırım aracı olarak görüyor” ifadelerini kullandı.

YÜZDE 100’DEN FAZLA ARTTI

Otomobildeki fiyatların pazarlama stratejisinde talebe göre arttığını belirten Torun, Türkiye’de satılan otomobillerin yüzde 80’inin ithal araç olduğunu ifade etti. Torun, yerli üretim olmasına rağmen araçların üretimindeki girdi maliyetlerinin döviz endeksli olduğunu dile getirdi. İthal ürünlerin de döviz endeksi olduğunu hatırlatan Torun, döviz artmasa da Türkiye’deki işletme maliyetlerinin yüksek olduğunu aktardı. Bu durumla beraber ciddi bir maliyetin ortaya çıktığını aktaran Torun, “Yakın gelecekteki otomobil fiyatları tamamen enflasyona ve kurdaki değişimlere endeksli. Geçen yılın ocak ayına kıyasla otomobil fiyatları yüzde 100’den de fazla artmış durumda” dedi.

İKİNCİ EL OTOMOBİLLERE OLAN TALEP DÜŞTÜ

Bu yıl 2’nci el araçlara olan talebin durduğunu ifade eden Torun, “Hükümet 2’nci el otomobiller konusunda ve haksız rekabeti engellemek için birtakım kanunlar çıkardı. Geçen yıl sıfır bir otomobil almak için 4-5 ay beklemek gerekiyordu. Bu durumla beraber 2’nci el araçlar çok değer kazanmıştı. Fakat ağustos ayından bu yana fiyat artışları ve enflasyondaki durumla beraber 2’nci el otomobillere şu an talep çok az” sözlerine yer verdi.

MERVE AĞRIÇ