Kolaylığın bedeli ağır olabilir: Temassız ödemelerde gizli tehlike büyüyor!

Günlük hayatta hızı ve pratikliği ile öne çıkan temassız ödeme teknolojisi, son yıllarda Türkiye'deki kullanıcıların vazgeçilmezi haline geldi. Bankalararası Kart Merkezi (BKM) verilerine göre, son bir yılda temassız işlem hacmindeki yüzde 40'a yakın artış, bu teknolojinin ne denli benimsendiğini gözler önüne seriyor. Ancak, finans ve siber güvenlik uzmanları, bu dijital rahatlığın görünmeyen ve ciddi riskler barındırdığı konusunda kart sahiplerini üst düzeyde uyarıyor: "Özelliği açık olan her kart, potansiyel bir risk taşıyor."

Teknolojinin sunduğu saniyelik işlem avantajı, ne yazık ki bazı kötü niyetli senaryoların da önünü açıyor. Uzmanlar, özellikle düşük limitli ve şifresiz işlemlerin, siber suçlular için bir zafiyet kapısı oluşturduğunu belirtiyor. Cüzdan ya da çantanın içindeyken dahi, özel sinyal okuyucu cihazlarla kart verilerinin izinsiz ve anlık olarak çekilmesi (skimming) veya küçük meblağlı işlemlerin art arda yapılması riski, kullanıcıların farkındalığının ötesine geçiyor.

EN KRİTİK GÜVENLİK ZAFİYETİ: ŞİFRESİZ İŞLEM LİMİTİ

Finansal teknoloji analistleri, temassız kartların doğası gereği, belirlenen bir tutarın altındaki ödemelerde PIN kodu zorunluluğunu ortadan kaldırmasının en büyük risk faktörü olduğunu vurguluyor. Kötü niyetli bir kişinin, kalabalık ortamlarda, toplu taşımada ya da kuyrukta bu sinyal okuma cihazlarını kullanarak, kart sahibinin haberi dahi olmadan düşük meblağlarda defalarca kez işlem yapabilme ihtimali bulunuyor.

Uzman Görüşü: "Kullanıcılar genellikle kartlarını cüzdanlarında güvende sanıyor. Oysa temassız okuma cihazları, belli bir yakınlıkta sinyali yakalayabilir. Bu 'mikro hırsızlık' vakaları, küçük tutarlar olduğu için uzun süre fark edilmeyebilir ve toplu bir zarara dönüşebilir."

Ayrıca, temassız kartın yaydığı radyo frekans tanımlama (RFID) sinyalinin, özel cihazlarla kopyalanarak, kişisel verilerin ve kart bilgilerinin dolaylı yoldan hırsızlanması tehlikesi de siber güvenlik raporlarında üst sıralarda yer alıyor.

ARTAN KULLANIM, AZALAN FARKINDALIK

Türkiye'de temassız kullanımının rekor seviyelere ulaşmasına rağmen, kullanıcıların büyük bir bölümünün kartlarının güvenlik ayarlarını (limit düşürme veya özelliği tamamen kapatma) kişiselleştirmediği görülüyor. Uzmanlar, teknolojik kolaylığa olan bu yüksek talebin, bilinçsiz kullanım ile birleştiğinde güvenlik zafiyetini katlayarak artırdığı konusunda hemfikir.

KARTINIZI KALKANLA KORUYUN: ALINMASI GEREKEN 4 ÖNEMLİ ÖNLEM

Bu risklere karşı korunmak, bireysel farkındalık ve pratik önlemlerle mümkün. Uzmanlar, kart sahiplerinin mutlaka uygulaması gereken adımları şu şekilde sıralıyor:
Ayarlarınızı Kişiselleştirin: Bankanızın mobil uygulaması veya internet şubesi üzerinden temassız ödeme özelliğini kapatın ya da günlük/işlem başına limitini minimum seviyeye çekin.

Kartınızı, radyo frekans sinyalini engelleyen RFID korumalı özel cüzdanlarda taşıyın. Bu, uzaktan okuma girişimlerine karşı fiziksel bir kalkan görevi görür.
Bankanızın sunduğu her işlem sonrası SMS veya mobil bildirim özelliğini mutlaka aktif hale getirin. İzinsiz bir harcama olduğunda anında bilgi sahibi olmak, zararı büyümeden önlemenin en hızlı yoludur.

Temassız ödemeyi sadece güvenilirliğinden emin olduğunuz, bilinen iş yerlerinde tercih edin. Kalabalık ve şüpheli alanlarda kartınızı elinizle POS cihazına yaklaştırmamaya özen gösterin.

Temassız kredi kartları, doğru güvenlik bilinciyle kullanıldığında hayatı kolaylaştıran bir çözüm olmaya devam edecek. Ancak uzmanların son sözü net: "Teknoloji hızla ilerliyor, bireysel güvenlik farkındalığı da aynı hızla artmalı. Kartınızın ayarlarını kontrol etmek, artık basit bir önlem değil, bir zorunluluktur."