180 yıllık teşkilat hak ettiği değeri görmüyor

BERKAY ERDEN / ÖZEL HABER - Toplumun huzurunu sağlamak için görev yapan polis memurları, görev süreleri boyunca karşılaştıkları sıkıntılar sonrası emeklilikte de huzur bulamıyor. İç güvenlik meselelerinde görev alan Jandarma ile Polis Teşkilatı mensuplarının emeklilikte farklı değerlendirilmesi ve düşük emeklilik ücretleri teşkilat mensuplarını düşündüren konular arasında yer alırken, Türkiye Polis Emeklileri Sosyal Yardım Derneği Bayraklı Şube Başkanı Hacı Mehmet Bektur, polis teşkilatının siyasiler tarafından uzun yıllardır hem mevzuat açısından hem de ekonomik olarak görmezden gelindiğini belirtti. Teşkilatın hâlâ “meslek” olarak tanınmadığını, 3600 ek gösterge düzenlemelerinin büyük adaletsizlikler yarattığını ifade eden Bektur, “Türkiye’de polisin siyasilerden seveni yok” diyerek dikkat çeken açıklamalar yaptı.

180 YILDIR MESLEK DEĞİL

Polis Meslek Kanunu’nun acilen çıkarılması gerektiğini söyleyen Bektur, kurulduğu günden bu yana polisliğin meslek grubu olarak tanımlanmadığını söyledi. Emeklilikte 2003 yılı öncesi ve sonrası arasında adaletsizlik olduğunu söyleyen Bektur, “Devlet, polisin görevini açıkça tanımlar ama 10 Nisan 1845’te kurulan Polis Teşkilatı hâlâ kanunen bir ‘meslek grubu’ olarak tanımlanmamıştır. İlk yapılması gereken ‘Polis Meslek Kanunu’nun çıkarılmasıdır. 1960, 70 ve 80’lerde göreve başlayan ortaokul ve lise mezunu polisler derece-kademe nedeniyle asla 1. dereceye düşemezdi. Bu nedenle 3600 ek gösterge düzenlemesi bizler için tamamen hatalı çıkmıştır. Herkese ek gösterge denildi ancak 5/3’ten emekli olanlara hiçbir şey verilmedi. Üniversite mezuniyeti şartı getirildi ama 2003’ten sonra sınavsız kayıt hakkıyla üniversiteye gidip mezun olanlara avantaj tanındı. Peki 2003’ten önce emekli olanların, ortaokul-lise mezunu komiserlerin hakları ne olacak? Onların hakkı yenilmiş olmuyor mu? Biz görevdeyken kimse bize ‘sen ortaokul mezunusun, sen üniversitelisin’ demiyordu. Hepimiz aynı sokakta, aynı riskte görev yaptık. Bugün özel harekata bile 10 binlerce lise mezunu alınıyorsa bunun izahı nedir” diye konuştu.

EMEKLİLİKTE BEKÇİLİK YAPIYORLAR

Düşük emekli maaşları nedeniyle emeklilikten sonra da çalışmak zorunda kaldıklarını vurgulayan Bektur, malulen emekli olan arkadaşlarının çalışma şansı olmadığına da dikkat çekti. 3600 ek gösterge alan ve almayan arasındaki farkın giderek açıldığını dile getiren Bektur, “Görevde yaşadıklarımız ömür boyu bizimle kalıyor. Emekli olunca huzurlu bir yaşam sürmek hakkımız ama bugün birçok emekli polis bekçilik, şoförlük yapmak zorunda kalıyor. Bu, teşkilata gönül vermiş insanlar için gerçekten üzücüdür. Malulen emekli edilen birçok arkadaşımız var. ‘Adî malul’ statüsünde olanların aldığı maaş 23 bin 800 TL. Bu maaşla nasıl geçinebilirler? Sağlıklı olsalar zaten malulen emekli olmazlardı; ama emeklilikten sonra da çalışabilecek durumda değiller. Polis ve jandarma iç güvenlik görevi yürütüyor ama özlük hakları arasında büyük farklar var. Jandarma mensupları emeklilikte 3600 ek göstergeye çıkabiliyor; polis emeklileri için durum farklı. İçişleri Bakanımız Ali Yerlikaya’nın sözleri yerine getirilirse adalet sağlanacağına inanıyoruz. 3600 ek gösterge alanlarla alamayanlar arasındaki fark 9 bin 800 TL’ye çıktı. Bizlere verilen bin 200 TL ise katsayıya yansımadığı için yıllardır aynı kaldı. Aradaki makas giderek açılıyor” dedi.

ZİYARETE GİDEN SİYASETÇİ OLMADI

Görevleri sırasında baskı ve tehditler ile karşılaştıklarını ifade eden Bektur, polise tokat atan milletvekillerinin varlığından rahatsızlığını dile getirdi. Siyasilerin polisten yararlanmayı sevdiğini ancak, polisin değerini bilmediklerini söyleyen Bektur, açıklamalarını şu şekilde bitirdi: “1984’te polis oldum. Yüzlerce olaya katıldım. Hakarete uğrarsın, tehdit edilirsin… Ama ertesi gün bakarsın ki hatırlı kişiler sayesinde o şahıs serbest bırakılmış. ‘Benim kim olduğumu biliyor musun’ diyenler, ‘haritadan yer beğen’ diyenler… Bir de buna polis tokatlayanların bugün mecliste olmasını eklersek, polis psikolojisini siz düşünün. Ben Bayraklı Şube Başkanı olarak AK Parti, CHP ve MHP il başkanlıklarına ziyarete gittim. Ancak bugüne kadar hiçbirisi derneğimizi ziyaret etmedi. Nedenini merak ediyoruz. Türkiye’de teröristi, hırsızı, kaçakçısı polisi sevmez; bu nettir. Ama polisin değerini bilmeyen, buna rağmen polisten yararlanmayı çok sevenler ise siyasilerdir. Bu nedenle diyoruz ki: Siyasi partiler tarafından ötekileştirilen, 180 yıldır meslek grubuna dahi alınmayan Emniyet Teşkilatı sahipsizdir.”