Sayfa Yükleniyor...
İzmir Barosunda 12 Haziran Dünya Çocuk İşçiliği ile Mücadele Günü nedeniyle gerçekleştirilen basın açıklamasında çocuk işçi sayılarına dikkat çekildi ve Dünyada halen 200 milyona yakın Türkiyede ise 2 milyona yakın çocuk işçi bulunmaktadır denildi
TANER UYANIKER
İzmir Barosu Çocuk Hakları Merkezi tarafından 12 Haziran Dünya Çocuk İşçiliği ile Mücadele Günü nedeniyle basın açıklaması gerçekleştirildi. Basın açıklamasından önce İzmir Baro Başkanı Aydın Özcan, baro olarak çocuk hakları ile ilgili çalışmalarından bahsetti. Baro olarak her zaman çocukların haklarına yönelik ihlallere karşı durduklarını belirten Özcan, Açtığımız çocuk hakları merkezi ile mağdur çocuklarla ilgileniyoruz. İzmir Büyükşehir Belediyesi ile protokol anlaşması yaparak, kamuoyunun yoğun olduğu yerlerde çocukların hakları ile ilgili bilgilendirici ilanlarımız oluyor. Öte yandan cezaevlerinde suça itilmiş çocuklarla ilgili çalışmalarımız da tüm hızıyla sürüyor dedi. Özcanın açıklamalarından sonra basın açıklamasını İzmir Barosu Genel Sekreteri ve Çocuk Hakları Merkezi Müdürü İlke Erol okudu. Erol, özellikle mültecilerin İzmire gelmesi ile çocuk işçiliği ve hakları konusunda istismarın arttığına da dikkat çekti.
DENETİMLER ARTMALI
İzmirde ayakkabı imalat atölyelerinde çocukların günde 12 saat ve üzeri çalıştırıldıklarını ifade eden Erol, Mülteci çocuklar kimi zaman orada uyumakta veya ayakkabıları eve götürüp aileleriyle işi sürdürmektedirler. Meslek hastalıkları kliniğine sevk edilen bu çocukların birinde, kullanılan yapıştırıcıya bağlı düşük ayak hastalığı görülmüştür. Ayrıca felç ve his kaybı olan çocuklara meslek hastalıkları tanıları konamamıştır. Kayıt dışı çalışan tüm çocuklar için kayıp bir neslin oluşmaması amacıyla acil koruma tedbirleri alınmalıdır. Tüm çabaların ve yasal düzenlemelerin ortak nihai amacı, çocuk işçiliğinin tamamen sonlandırılmasıdır. Ancak bu amaca kısa vadede ulaşmak mümkün olamayacağından İzmir Barosu Çocuk Hakları Merkezi olarak; çocukların ekonomik sömürüye maruz kalmamaları, tehlikeli işlerde çalıştırılmamaları, eğitimlerinin, sağlıklarının ve gelişimlerinin zarar görmemeleri için uluslararası düzenlemeler çerçevesinde mevzuat değişikliği ile birlikte denetimlerinin yapılması konusunda tüm kamu otoritelerini göreve davet ediyoruz dedi. Erol, Uluslararası Çalışma Örgütü (İLO);12 Haziran Gününü çocuk işçiliğinin olumsuz ve ağır koşullara dikkat çekmek amacıyla Çocuk İşçiliği ile Mücadele Günü ilan etmiştir. Bu amaçla 2002 yılından itibaren çocuk işçiliğinin önlenmesi konusunda toplumsal bilincin arttırılması amacıyla çeşitli etkinlikler yapılmaktadır. Dünyada halen 200 milyona yakın Türkiyede ise 2 milyona yakın çocuk işçi bulunmaktadır. Bu durum çocuk işçiliğinin, hem dünyada hem ülkemizde kronikleşen bir insan hakları sorunu haline geldiğini gözler önüne sermektedir diye konuştu.
TEMEL İNSAN HAKKI!
Ülkemizde çocukların ve gençlerin korunmasının insan hakları sözleşmelerinden doğan temel insan haklarından birisi olduğunun altını çizen Erol, şunları söyledi: Ayrıca Anayasanın 50. maddesinde çocukların çalışma koşullarının korunması anayasal bir ödev olarak düzenlenmiştir. Söz konusu maddeye göre, Kimse, yaşına, cinsiyetine ve gücüne uymayan işlerde çalıştırılamaz. Küçükler, kadınlar ile bedeni ve ruhi yetersizliği olanlar çalışma şartları bakımından özel olarak korunurlar. denilmektedir. Bununla birlikte yine mevzuatımızda Umumi Hıfzıssıhha Kanunu, İş Kanunu, Türk Borçlar Kanunu, Çocuk ve Genç İşçilerin Çalıştırılma Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik gibi çocuk işçiliği ile ilgili önemli yasal düzenlemeler bulunmaktadır. Ancak söz konusu yasal düzenlemeler arasında ciddi bir dağınıklık mevcuttur. Bu dağınıklık hukuki düzenlemeler ile çocukların sosyal insan haklarını güvence altına alınmasının aksine çocuk işçileri mevzuat girdabına sürüklemektedir. Kanuni düzenlemeler arasında mevcut olan farklılıklar, farklı kanunlara tabi çocuk işçiler arasında eşitlik ilkesinin ihlal edilmesine neden olmaktadır. Bir düzenlemede çalışma yaşı 12 kabul edilirken diğer kanunda çalışma yaşı 14-15 olarak belirlenmiştir. Özellikle Basın İş Kanunu ve Türk Borçlar Kanunu kapsamında çalışan çocuklara ilişkin düzenlemelere yer veren Umumi Hıfzıssıhha Kanunu, iş kanunun gerisinde kalan esaslar içermektedir. Bu nedenlerle tek bir mevzuat ile çocuk işçilerin adaletli ve sağlıklı çalışma koşullarına acilen kavuşturulması önem taşımaktadır.
TARIMDA İŞÇİ SAYISI FAZLA
Erol, ülkemizde çocuk işçilerin daha çok tarım alanında çalıştırıldığına dikkat çekerek, Çalışma hayatında çocuk işçilerin ağırlıklı olarak tarımda istihdam edildiği bilinmektedir. Çalışan çocukların yarıya yakını tarım alanında çalışmakla birlikte bu çocukların da yine yarıya yakını ücretsiz aile işçisi olduğu yapılan araştırmalarda ortaya çıkmıştır. Tarım işçisi olarak çalışan çocuk işçilerin kayıt altına alınması ve acil olarak çalışma şartlarını düzeltici ve haklarını sağlayıcı düzenlemelerin yapılması gerekmektedir dedi.
Haber Merkezi