Sayfa Yükleniyor...
Eskiden yemek fiyatlarına yılda 1 TL zam yaptıklarını ancak son 6 ayda 4 kez zam yapmak zorunda kaldıklarını belirten Mustafa Çamur, “Utana sıkıla zam yaptık, müşteriden utanır olduk” dedi
ÖZKAN PEKÇALIŞKAN-ÖZEL HABER
Gıda fiyatlarında hemen hemen her kalemde gelen zamlar, 4 çeşit tablot usülü çalışan esnaf lokantalarını da etkiledi. Maliyetlerini eskiden yıllık ve 6 aylık olarak hesaplayan lokantalar şu anda fiyatların nereye gideceğini kestiremiyor. İzmir’in Çankaya semtinde işçilerin ve memurların yoğun olarak olduğu bölgede 4 çeşit yemek hizmeti veren Ayan Mantı Evi’nin İşletmecisi Mustafa Çamur, maliyetlerdeki artışlardan dolayı yemek fiyatlarına istemeden zam yaptıklarını söyledi.
SERVİS OLUNCA 3 TL KAYBEDİYORUZ
Yoğurdun 3 kilosunu toptan 18 TL’ye alırken rakamın 27 TL’ye çıktığını ifade eden Çamur, “Sadece yoğurt yüzde 50 zamlandı. Kuru fasulyenin kilosu 23 TL, Bulgur’un kilosu 11 TL. Söylediğim fiyatlar toptan fiyatlardır. Marketten 15 TL’ye bulgur alsam ayda 100 kilo kullansam 400 TL maliyeti artıyor. Pirinç 9 TL’den 17 TL’ye çıktı. Paket serviste dükkanda 20 TL’ye sattığımız 4 çeşit yemeğin fiyatı 17 TL’ye düşüyor. Çünkü karton kasenin 500 tanesini 185 TL’ye alıyorduk. Şu anda fiyatı 440 TL oldu. 480 TL olacağıı söyleniyor bu durumda tanesi 1 TL’ye gelecek. Poşeti çatalı-kaşığı ile birlikte kafadan 3 TL serviste kaybediyoruz. 20 TL’ye verdiğimiz yemeğin 3 TL’sini malzemeye veriyoruz. Birde yemekçeki ile ödeniyorsa ücreti bize 2 ay sonra geliyor” dedi.
ANLAŞMALI YERE ZARARINA VERİYORUZ
Keşke bu ülkede asgari ücretle çalışmak zorunda olan insanlar olmasa diyen Çamur, “Bugün asgari ücret ile çalışan birinin işyerine maliyeti 6 bin 500 TL. Bin 700 TL SGK’sı ve yüzde 17 KDV’yi ve muhtasar ile diğer vergileri de ekleyince biz çalışanların parasını nasıl vereceğiz diye düşünüyoruz. Benim bu parayı vermem için kazanmam lazım. Bu arada bizim anlaşmalı olduğumuz firmalar da var. Söz ağzımızdan bir kere çıkınca geri dönemiyoruz. Ağustos’ta anlaşma yaptığım yer hala 18 TL’den yemek yiyor. Ocağın sonuna kadar 18 TL’ye vereceğiz diye söz verdik. Ben sözümü tutuyorum ama başkaları sözünü tutmuyor. Ekonominin lastiği patlak bana kim ne anlatırsa anlatsın hangi siyasi parti olursa olsun fark etmez. Patlak lastikle jant üzerinde gidiyoruz. Asfaltı çiziyoruz. Son bir ay içinde bile minimum maliyetlerimiz yüzde 50 arttı. Kış sebzesi dediğimiz havuç, turp ve pancarın fiyatları ortada. Marulun tanesini 5 TL’den alıyoruz. Üreticiler haklı ben onlara da bir şey diyemiyorum” diye konuştu.
SENEDE 1 TL ZAM YAPIYORDUK
Eşinin dükkanını işlettiğini kendisinin emekli asker olduğunu belirten Çamur, “Halk cebine gireni bir de midesine gireni bilir. Niye sıradan bir vatandaşı çıkartıp televizyona konuşturmazlar ki. Tepedekiler hiçbir zaman ayakların farkına varmazlar. Ne zaman ki ayaklarına cam batar o zaman ayağını çeker. Şu anda cam onlara değil bize batıyor. Bizim canımız acıyor. Yemek fiyatları her an değişebilir. 10 yıldır bu işi yapıyoruz ve senede bir 1 TL zam yapıyorduk. 2021 Haziran’dan beri 4’üncü zammı yapıyoruz ve müşterimizden utanır olduk. Haziran 2021’de 15 TL’ye yemek veriyorduk. 2021 Temmuz’da 16 TL, 2021 Ağustos’ta 18 TL oldu. 2021 Aralık’ta 20 TL’yi utana sıkıla yapmak zorunda kaldım. Yoğurdu toptan aldığım yerden zam yaptı diye 15 gün yoğurt almadım. 15 gün marketlerden aldım çünkü marketler elindeki stoku bitirene kadar eski fiyattan verdiler. Ben yoğurdu yemeğin içinde bedavaya veriyorum. Yemeğin içinde çorbayı veriyoruz ancak dışarıda bir kase çorba 25 TL’ye satılıyor. Kırmızı mercimek 9 TL’ydi 23 TL oldu. Biz şu an emekten zarar ediyoruz. 8 kişi burada ekmek yiyor. 3 tane erkek 3 tane kadın çalışıyor. Kendi oğluma sigorta gösterip haftalık veriyorum. Keşke yanımda çalışanlara 8 bin TL maaş versem. Ama kazansam da versem. Kazanmadan nasıl vereceğim” ifadelerini kullandı.
4 TANE KREDİ ÇEKTİK
Sattıkları 4 çeşit yemek fiyatının ortalama olduğunu ve yemeklerde kesinlikle hile olmadığının altını çizen Çamur, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Bir kişi bile benim için önemlidir. Mantı gözlemeden 4 çeşit yemeğe geçince 20 kişilik yemek yapıyorduk. O günlerden bu güne günlük 300 kişiye kadar çıkardık. Pandemi bizim için çok kötü oldu. 4 ay dükkanı kapattık. 4-5 ayda içeriye müşteri almadık. Şu anda bu dükkanı borç ile ayakta tutuyoruz. 4 tane kredi kullandım. 2 tane ben 2 tane eşim kredi çekti. Devlet esnafa destek verdi ancak faiziyle olduğu için şimdi geri ödemesini faizle yapıyoruz. Daha önce benim yanımda çalışan garson Almanya’ya gitti nişanlısı oradaydı, dönerci dükkanı açtı. Pandemide 25 bin Euro hibe desteği aldı. Almanya bizi kıskanıyor deniyor ama bence Almanya bizim aile yapımızı kıskanıyor, bizim ekonomimizi kıskanmıyor. Almanya ekonomisi geçen yıl 160 milyar euro fazla verdi biz 400 milyar euro açık verdik.”
Haber Merkezi