ABD zarar verecek

EBSO Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar, ekonomide çok ciddi bir politika değişikliğine ihtiyaç olduğunu belirtirken, Ekonomist Mahfi Eğilmez ise, ABD’nin korumacı politikasının dünyaya zarar vereceğini söyledi


  • Oluşturulma Tarihi : 18.08.2018 07:58
  • Güncelleme Tarihi : 18.08.2018 07:58
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
ABD zarar verecek haberinin görseli

ÖZKAN PEKÇALIŞKAN
Ege Bölgesi Sanayi Odası’nda (EBSO) Türkiye ekonomisindeki son gelişmeleri sanayicilerle değerlendirmek üzere toplantı gerçekleştirdi. Ekonomist Mahfi Eğilmez’in katılımıyla gerçekleştirilen toplantıda, Türkiye ve dünya ekonomisi tartışıldı. Toplantının açılışında konuşan EBSO Başkanı Ender Yorgancılar, geçen hafta yaşanan döviz hareketliliğine ve dolardaki artışa tanıklık edildiğini ifade ederek, “Olağan dışı, ürkütücü ve sanal bir artış. Evet, bezi ithal edilen kundaktaki bebekten, gübresini ithal alan çiftçimize kadar herkesi ilgilendiren bir durumla karşı karşıyayız. Yani, dolarla işim yok ya da Ayşe teyzenin dolarla işi olmaz demek söz konusu değil. Ama kuşkusuz en çok da biz sanayicileri, üreten kesimi bu durum olumsuz etkiliyor. Aslında sorunun kaynağı da, çözümün kendisi de bir cümlede gizli; 100 birim ihracatımızın 60 birimi ithalattan kaynaklanıyor. Üretmek için önce ithalat yapıp, sonra da işlemden geçirdikten sonra satıyoruz. Çok ciddi bir politika değişikliğine ihtiyacımız olduğunu biliyoruz. Farkındayız ama bir türlü tam olarak direksiyonu bu yöne kıvıramıyoruz. Kıvırıyormuş gibi yaptığımız bir anda bir bakıyoruz ki, ithalatın cazibesine kapılmış gidiyoruz” dedi.
EŞİT ŞARTLARDA ÜRETİM
EBSO olarak sloganlaştırdıkları ‘Üretim yoksa kalkınmak hayal’ sözünü hatırlatan Yorgancılar, “Sanayi 4.0 sürecinde yüksek katma değerli yerli üretim olarak tüm sektörlerimizde ivedilikle hayata geçirmek zorundayız.  Bunu da rakiplerimizle eşit şartlarda üretim şartlarına sahip olabilirsek yapabiliriz. Rekabetçi olamadığımız sürece, üretmenin de bir anlamı olmayacak. Bugün öngörülemeyen bir liderin yaptırımlarından Türkiye de nasibini alıyor. Ancak, dışa bağımlı yapımız ve ürettiğimizden fazla tüketme alışkanlığımız, dünyaya mal olmuş bir markamızın olmaması ne yazık ki, bu tür girişimlere fırsat veriyor” şeklinde konuştu. Tek hedefin ekonomide tam bağımsızlığa ulaşmak olması gerektiğini söyleyen Yorgancılar, tek çıkış noktasının bu olduğunu vurguladı. Yorgancılar, “Tam bağımsız, güçlü ve sözü geçen bir Türkiye hayalimiz için ivedilikle tarımdan, sanayiye tüm ürün gruplarında yerli ve milli üretimi eyleme geçiren adımlar atmalıyız. Dünya yıkıcı bir dönüşüm içerisinde iken biz, geleneksel hale gelmiş enflasyon, cari açık, kur artışları gibi sorunlarla boğuşuyoruz ve treni kaçırmak üzereyiz.

EURO BÖLGESİ BÜYÜYOR         
Yorgancılar’dan sonra söz alan Ekonomist Mahfi Eğilmez ise, Türkiye ekonomisinde iki çeşit türbülans olduğunu; bunlardan birinin dış hava koşullarından kaynaklı, ikincisinin pilot hatalarından kaynaklı olduğunu belirtti. Eğilmez, “Türkiye ikisinden de kaynaklı türbülansın içinde. İşimizde çok kolay değil. ABD bu krizden çıktı. ABD büyüme potansiyeli yüzde 2,5 idi. ABD dünyanın parasını saçarak, bu krizden çıktı. Trump olmasa daha iyi olabilirdi. Euro bölgesi de büyüyor. Onlar tam krizden çıkamadılar. Çünkü tam olarak bütünsel yapı olmadığından kaynaklı, bu şekilde devam eder. Euro bölgesine ihracatının yüzde 45’ine yapan bir ülke olan bizim için iyi bir durum” dedi. Herkes sorundan çıkarken Çin’de sorunların baş gösterdiğini aktaran Eğilmez, Çin’de normal bankacılığın dışında oluşmuş bir yapı olduğunu, ancak bu durumun krize gidecek gibi görünmediğini söyledi. Eğilmez, “Eğer krize giderse, küresel bir kriz olabilir. Trump gelince savaşlar başlattı. Önce kur savaşları başlattı. Ardından dış ticaret savaşına girdi. Trump’la beraber ABD korumacılık faaliyetine girdi. Piyasa sisteminin temelinde serbest ticaret var. ABD bunun şampiyonu. Bunun şampiyonluğunu yapan Amerika şimdi, bunun tersine döndü. Biz de darbe yemeye başladık. ABD’nin bu tutumu dünyaya zarar verecek gibi görünüyor” ifadesini kullandı.
SÜRDÜRÜLEBİLİR BÜYÜME!
Türkiye 2002-2009 ve 2009-2017 yılında iki farklı dönem yaşandığını ve ilk dönemin başarılı olduğunu aktaran Eğilmez, “Türkiye’nin potansiyel büyümesi yüzde 5. Yüzde 7’lere çıktığımız zaman borçlanma artıyor. Sürdürülebilir büyüme yapamıyoruz. Yüzde 5 seviyelerde yapsak bu sorunları yaşamayacağız. İniş çıkışlar yüzünden yatırımcının sanayicini kararlarını çok etkiliyor. Türk yatırımcı buna alışık ama yabancı yatırım bunu alışık değil” ifadesini kullandı. Türkiye’nin ya bütçe açığı ya da cari açık vererek büyüdüğünü söyleyen Eğilmez, “Türkiye’de açık vermemek mümkün değil. Ama yüzde 2’lerde cari açık ve bütçe açığıyla yüzde 4 büyümeleri yakalamamız gerekiyor. Teşvik sistemi çok önemli. Ama bizde teşvik sistemi çok yanlış kullanılıyoruz. Bizim 1 yıl içinde vadesi gelecek olan borçlarımız toplamı 180 milyar dolar. Cari açığımız 50 milyar dolar. Bizim 230 milyar dolarlık bir sorunumuz var her yıl artıyor. Risk yaratmamak ne demek sürekli kavgaya girmemek gerekiyor. Devamlı olayın içindesiniz belki döversiniz ama dayak da yersiniz. Ekonomiyi yönetirken de riskli konuşmamamız gerekiyor” şeklinde konuştu.
KENDİ ÖNLEMLERİMİZİ ALMALIYIZ
Son olarak yapısal reformların önemli olduğunun altını çizen Mahfi Eğilmez, “Dolar kurunda büyük bir sıçrama var, oturup düşünmemiz gerekiyor. Bizim mutlaka kendi önlemlerimizi almamız gerekiyor. CDS primlerinden kaynaklı bizim de fiyatlarımız yükseliyor. Gösterge faizi şu anda yüzde 28, Merkez Bankası’nın faizi 17,75. Burada bir sakatlık var. Merkez bankası faiz artırmayınca, kar eden firmalar oluyor. Yüzde 35 faizle kredi alınıyor. 1970’lerdeki ekonomi politikasıyla 2018’i yönetmemiz mümkün değil” dedi.