Adnan Oktar'ın mal varlığı hazineye aktarıldı

Adnan Oktar silahlı suç örgütü davasında, 215 sanığın yargılandığı süreçte hükümlülerin taşınmazları ve araçları müsadere edildi. Müsadere edilen varlıklar arasında, suç ve örgütsel faaliyetlerde kullanılan tabanca, tüfek, fişek, kovan, şarjör ve taşıma kılıfı gibi silahlar da bulunuyor.

Örgüt amaçları ve ihtiyaçları doğrultusunda oluşturulan bir fon aracılığıyla yöneticiler tarafından örgüt üyesi ve yöneticilere dağıtıldığı iddiasıyla, 1 milyon 47 bin 503 lira, 52 bin 391 dolar, 30 bin 365 avro, 535 sterlin, 160 İsviçre frankı, bir miktar Hong Kong doları ve Birleşik Arap Emirlikleri dirhemi müsadere edildi.

Karar gereği, adli emanette bulunan 5 kamera kayıt cihazı ve örgüt kurucusu ile yöneticisi tarafından yazılan bazı kitaplar müsadere edilirken, bazı sanıklara ait saat ve ziynet eşyaları ise geri verildi.

Dosya kapsamındaki MASAK raporları, ifadeler, bilirkişi raporları ve diğer deliller ışığında, örgüt üyeleri ve yöneticileri tarafından gerçekleştirilen çeşitli suçların, yani "dolandırıcılık", "resmi belgede sahtecilik", "resmi belgeleri yok etme" ve "suçtan elde edilen mal varlığı değerlerini aklama" gibi eylemlerin, örgütlü bir talimat doğrultusunda yapıldığı ortaya konmuştur. Bu suçlar sonucunda haksız kazanç sağlanmış ve elde edilen gelirler örgüte aktarılmıştır. Bu durum, bazı şirketlerin Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na (TMSF) devredilmesine yol açmış ve Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) ilgili maddeleri gereğince bu tüzel kişiler hakkında güvenlik tedbirleri uygulanarak müsadere işlemi gerçekleştirilmiştir.

Adnan Oktar örgütünün 61 aracına el konuldu

Karar kapsamında, 61 araç da örgütsel faaliyetlerde kullanılması, örgüt üyelerine tahsis edilmesi, kasko ile sigorta poliçelerinin dahi örgüt tarafından oluşturulan fondan karşılanması gibi hususlar gerekçesiyle müsadere altına alınan mal varlıkları arasında yer aldı.

İstanbul'da Beşiktaş, Üsküdar, Sarıyer, Kartal ile Tuzla'da yer alan ve 16 sanığın hissesinin bulunduğu meskenleri, herhangi bir akrabalık bağları bulunmamasına rağmen kendi aralarında birden fazla kişinin ortak olarak hisseli şekilde aldığı, bu taşınmazların örgüt üyeleri arasında sürekli el değiştirdiği, tapu devir işlemlerinin önceden belirlenmiş bir kısım örgüt üyeleri tarafından vekaleten gerçekleştirildiği, tapu ve hisse devirleri neticesinde alıcı ile satıcı arasında taşınmaz bedeline ilişkin banka hesap hareketi gibi herhangi bir kayıtlı para transferinin olmaması dikkate alındığında, örgütsel amaçlarla devir ilişkisi olan ve örgüt malı olan taşınmazlar da müsadere altına alındı.

Müsadere kararları ve eşyası dışındaki kişisel banka hesapları ile maaş hesaplarındaki blokelerin kaldırılmasına, sanıklar ile örgüt evlerinden ele geçirilen dijital materyalinse saklanmak üzere örnekleri alındıktan sonra asıllarının sahiplerine iade edilmesine hükmedildi.

Karar doğrultusunda, hapis cezasına çarptırılan ve haklarındaki karar onanan bazı sanıklar üzerine kayıtlı taşınmazlar, araçlar ile aramalarda ele geçirilen paralar ve Oktar'a ait olan, soruşturma sürecinde TMSF'ye devredilen bazı şirketler de kanun kapsamında müsadere edildi.

Davanın geçmişi

Adnan Oktar'a yönelik olarak yürütülen ve 72'si tutuklu 215 sanıklı dava, İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 16 Kasım 2022'de sonuçlanmıştı. Mahkeme heyeti, örgütün lideri olduğu değerlendirilen sanık Adnan Oktar'ı "örgüt yöneticiliği", "cinsel istismar", "eğitim hakkının engellenmesi", "eziyet", "kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak" ve "kişisel verilerin kaydedilmesi" suçlarından toplamda 891 yıl hapis cezasına çarptırmıştı. Oktar, yönetici konumunda bulunduğu için diğer sanıkların işlediği suçlardan da sorumlu tutulmuş, bu nedenle toplam ceza 8,658 yıl olmuştu.

Mahkeme, "örgüt yöneticiliği" iddiasıyla yargılanan Alev Babuna, Aylin Atmaca, Ayşegül Hüma Babuna, Bora Yıldız, Ulviye Didem Ürer, Yeliz Sucu, Merve Büyükbayrak, Sinem Hacer Tezyapar, Tarkan Yavaş, Halil Hilmi Müftüoğlu, İbrahim Tuncer, Mehmet Noyan Orcan ve Fatma Ceyda Ertüzün'e de benzer suçlardan toplamda 8,658 yıl hapis cezası vermişti.

Davada, 106 sanık "örgüt üyeliği" suçundan 4 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılmış, ayrıca 8 sanık "örgüte üye olmamakla birlikte yardım" suçundan 3 yıl hapisle cezalandırılmıştı. 16 sanık için etkin pişmanlık hükümleri uygulanmış, bu sanıklara farklı oranlarda hapis cezaları verilmişti. 67 sanık ise benzer suçlardan değişen sürelerle hapis cezası almıştı.

Ayrıca, sanık Mert Sucu, "örgüt üyeliği", "cinsel istismar", "cinsel saldırı", "görevini yaptırmamak için direnme" ve iki polis memuruna karşı "öldürmeye teşebbüs" suçlarından toplam 152 yıl 5 ay hapis cezasına çarptırılmış, üç sanığın dosyası ise ayrılmıştı.

İstinaf'ın kararı

Yerel mahkemenin kararını inceleyen İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi (İstinaf), 2023 yılı Nisan ayında yaptığı değerlendirmeyi tamamladı. 215 sanık hakkında verilen karara yönelik olarak sanıklar, avukatları ve müdahiller tarafından yapılan istinaf başvurularını inceleyen 1. Ceza Dairesi, yerel mahkemenin kararını hukuka uygun buldu ve dava dosyasını Yargıtay'a gönderdi.

Yargıtay 1. Ceza Dairesi, temyiz başvurusu yapılan 91 sanık hakkında incelemesini Temmuz ayında tamamladı. Daire, Adnan Oktar'a "suç örgütü kurma ve yönetme", "cinsel istismar", "cinsel saldırı", "eğitim öğretim hakkının engellenmesi" ve "kişiyi hürriyetinden yoksun kılma" suçlarından verilen toplam 8,463 yıl 4 aylık hapis cezasını onadı. Ancak, "çocuğun nitelikli cinsel istismarı" suçundan verilen hapis cezasını "dava yokluğu" gerekçesiyle bozdu.

Örgüt yöneticisi olarak kabul edilen sanıklardan Ayşegül Hüma Babuna, Bora Yıldız, Halil Hilmi Müftüoğlu, İbrahim Tuncer, Mehmet Noyan Orcan, Tarkan Yavaş, Alev Babuna, Ulviye Didem Ürer, Merve Büyükbayrak, Yeliz Aksoy, Sinem Hacer Tezyapar ve Aylin Atmaca'nın "suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve yönetme" suçlarından verilen hapis cezaları da onandı. Ancak, bu sanıkların Türk Ceza Kanunu'na göre Oktar'ın işlediği suçlardan dolayı verilen cezaları "yetersiz gerekçe" ile bozdu.

Örgüt üyesi kabul edilen 78 sanığa ise "cinsel saldırı", "nitelikli cinsel saldırı suçuna yardım" ve "kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma" suçlarından verilen hapis cezaları 18 yıl 9 aydan 351 yıl 9 aya kadar değişen sürelerde onandı.

Ayrıca, örgüt faaliyetleri kapsamında işlenen suçlarla elde edilen menkul ve gayrimenkul eşyalar ile hak ve alacakların TCK'nın ilgili maddeleri gereğince müsaderesine ilişkin verilen karar da onandı.