AK Parti Sözcüsü Çelik Leman dergisindeki karikatür hakkında önemli açıklamalarda bulundu

AK Parti Sözcüsü Çelik, parti genel merkezinde, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlığında gerçekleştirilen milletvekilleriyle istişare ve değerlendirme toplantısının ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.

  • Oluşturulma Tarihi : 01.07.2025 15:30
  • Güncelleme Tarihi : 01.07.2025 15:30
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
AK Parti Sözcüsü Çelik Leman dergisindeki karikatür hakkında önemli açıklamalarda bulundu haberinin görseli

Ocak ayında başlayan milletvekilleriyle istişare ve değerlendirme toplantılarını tamamladıklarını belirten Çelik, toplantılarda milletvekillerinin yerel ve uluslararası siyasetle ekonomik ve sosyal hayatla ilgili sorular sorduklarını ve Erdoğan'ın da soruları cevapladığını ifade etti.Söz konusu istişare toplantılarının sonunda, geçen dönem yapılan çalışmalara ilişkin milletvekillerinin illerinde gerçekleştirdikleri ziyaretlerde edindikleri gözlemlerle birlikte büyük bir veri ortaya çıktığını aktaran Çelik, "Bunların hepsi not ediliyor ve bugünden sonraki siyasetlerimize boyut kazandırmak açısından, derinlik kazandırmak açısından kapsamlı şekilde ele alınacak." dedi.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan'ın talimatları doğrultusunda, önümüzdeki dönemde hem bakanlıkların hem de AK Parti Genel Merkezi ile teşkilatlarının çalışmalarına ilişkin ortaya çıkan tablonun temel bir yol haritası olarak değerlendirileceğini belirten Çelik, çok sayıda milletvekilinin aynı zamanda uluslararası platformlarda görev yaptığını bildirdi.Bu çerçevede milletvekillerinin Gazze'deki soykırım, Rusya-Ukrayna Savaşı ve en son ortaya çıkan politik gündemle ilgili katıldıkları platformlardaki konuları aktarma imkanı bulduklarını söyleyen Çelik, bu konuların da kapsamlı bir şekilde değerlendirildiğini belirtti.

Gerek sosyal konularla, gerek ekonomik ve siyasi konularla ilgili milletvekillerinin önerileri olduğunu ifade eden Çelik, "Bu öneriler de not edildi ve önümüzdeki dönemki siyasetimizin belirlenmesine, boyut ve derinlik kazandırılmasına dönük ele alınacak." dedi.

İstişare toplantılarının ocak ayından başladığını hatırlatan Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Genel başkanvekillerimiz, genel başkan yardımcılarımız ve grup başkan vekillerimiz bu çerçevede toplantılara katıldılar. Bunun son aşaması ise hepinizin bildiği gibi 11-13 Temmuz'da gerçekleştireceğimiz kamp olacak. Böylece bu istişare toplantılarını, yapacağımız geleneksel Kızılcahamam kampımızla birlikte tamamlamış olacağız.

Kampla birlikte önümüzdeki dönemde siyasi konuların boyutlandırılması, derinlik kazandırılması ve yönlendirilmesi açısından kapsamlı bir istişare sürecini Ocak ayından Temmuza kadar yayarak gerçekleştirmiş bulunuyoruz. Gerçekten çok başarılı ve verimli oldu. Bir anlamda, arkadaşlarımızın yerel, ulusal ve uluslararası siyaset alanında edindikleri gözlemlerin partimizin bundan sonraki politikalarına yön vermesi bakımından çok büyük bir veri ortaya çıktı."

"Tepkilerin hesap edilmemiş olduğunu değerlendirmiyoruz"


Bir mizah dergisinde Hazreti Muhammed'e yönelik karikatür çiziminin yayımlanmasının, saygısızlık olduğunu ve en güçlü şekilde tepki verdiklerini söyleyen Ömer Çelik, şöyle devam etti:

"Bunu bir kere daha lanetliyoruz. Tabii vatandaşlarımızın da bu konudaki hassasiyeti, milletimizin Peygamberimize aşkının, sevdasının bir tezahürü olarak gündeme geldi. Tabii burada çok boyutlu bir çerçeveden bahsediyoruz. Çok uzun zamandır Avrupa'da maalesef Kur'an-ı Kerim'e, Hazreti Peygamber'e dönük olarak birtakım faşistler tarafından yapılan saygısızlıklara şahit oluyoruz. Bu İslamofobik akımlarla da mücadele ediyoruz. Bu çerçevede bakıldığında, esasında bu karikatürle ilgili yapılan bazı açıklamaları gördüğümüzde bu ortaya çıkacak tepkilerin hesap edilmemiş olduğunu değerlendirmiyoruz. Bunun herhangi bir şekilde bir sanatla, fikirle, fikir özgürlüğüyle, sanat özgürlüğüyle herhangi bir alakası yok. O şekilde yorumlanması mümkün değil.Bize göre doğrudan İslam düşmanlığı yapan, Hazreti Musa'ya düşmanlık yapan, Peygamber Efendimize saygısızlık yapan bir nefret suçudur. Avrupa'da faşistler bunları gerçekleştirirken, birkaç tabloya rast gelmiştik. Birincisi, orada birtakım ülkelerde polis güçleri Kur'an-ı Kerim yakanlara bu saygısızlığı yapanlara korumak için güvenlik tedbiri alıyordu ama birisi Tevrat yakmaya kalktığında onu engelliyordu. Biz de şöyle söyledik, 'Tevrat'ın yakılmasını engellemeniz doğrudur. Hiçbir kutsal kitaba saygısızlık yapılmamalıdır ama Kur'an-ı Kerim'in yakılmasını da engellemeniz gerekirdi.' Yani bu konuda bir çifte standart olmaması gerekir. Yine biliyorsunuz herhangi bir şekilde Müslümanlar kendi değerlerinden aldıkları güçle yapılan bir saygısızlığa saygısızlıkla cevap vermezler. Hazreti Peygamber'e yapılan bir saygısızlık neticesinde, Müslümanlar biliyorsunuz bazı Avrupa ülkelerinde Hazreti İsa Efendimize saygı geceleri düzenlemişlerdi. Doğrusu budur."

"Birtakım yanlışların içine düşülmemesi lazım"
Gazze'yle ilgili gösteri yapan Müslüman gençlerin Amerikan üniversitelerinin bahçelerinde namaz kılarken Hristiyan gençler tarafından çember kurularak korunduğunu hatırlatan Çelik, şunları kaydetti:

"Doğru tutum, doğru davranış biçimi budur. O sebeple İslam düşmanlığı, değerlerimize hakaret, hangi dinden olursa olsun, bu değerler karşısında saygısızlık yapanlara karşı. Bu bizim en net şekilde sürdüreceğimiz hem siyasi hem de sosyal hem de zihniyet mücadelesidir. Tabii ki hukuki mücadelemizi de bu çerçevede vereceğiz. Dün bütün bu hassasiyeti gösteren vatandaşlarımıza buradan saygılarımızı, sevgilerimizi ve hürmetlerimizi iletiyoruz. Bu hassasiyet son derece değerli bir hassasiyettir, kutsala ve insanlık değerlerine sahip çıkmaktır. Bütün bunlar yapılırken bir kere daha dünyaya bu değerler konusundaki en net mesajımızı vermiş olduk. Fakat bunlar yapılırken, bazı kişilerin polis güçlerine saldırması, emniyet güçlerine fiziki şiddet uygulamaya kalkması gibi davranışlar tabii ki kabul edilemez. Unutmayalım ki tepkimizi gösterirken muhakkak surette hakkaniyet çizgisinde, hakkı savunan bir tutum içerisinde kalmak lazım. Birtakım yanlışların içine düşülmemesi lazım. Yanlışların içine düşenlere de fırsat verilmemesi lazım."

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan'ın, açılış konuşmasında, bir kere daha "Terörsüz Türkiye" konusunda yapılması gereken çalışmalardaki kararlığı ve hassasiyeti ifade ettiğini söyleyen Çelik, bu konudaki çalışmaları kararlılıkla sürdürdüklerini belirtti.

"Terörsüz Türkiye açısından önümüzdeki günler son derece önemli olacaktır"


"Terörsüz Türkiye sürecine ilişkin güncel durumun" sorulduğu Çelik, "Sayın Cumhurbaşkanımız, DEM Parti heyetini haftaya kabul edecekler. Tabii hangi gün olacağı Sayın Cumhurbaşkanımızın takdirlerinde. Muhtemelen hafta başı kesinleştiği zaman Cumhurbaşkanımızın programı, bu bildirilecektir zaten, hepiniz duyacaksınız onu. Bu kabul haftaya gerçekleşecek." yanıtını verdi.

"Terör örgütü PKK'nın silah bırakma sürecine ilişkin bir takvimin belirlenip belirlenmediğine" ilişkin soru üzerine Çelik, "Kesin bir takvim vermek istemem şu aşamada. Bu konudaki çalışmalar kendi doğası ve takvimi içerisinde, yaptığımız çalışmalar çerçevesinde, doğru bir şekilde, kendi ritmi içerisinde ilerliyor. İlk bunu haftalar evvel sorduğunuzda, bunun aylar içinde gerçekleşmesini bekliyoruz demiştim. Daha sonra en son basın toplantımızda haftalar içinde demiştim. Artık günler içinde gerçekleşeceği bir aşamaya gelmiş oluyoruz. Dolayısıyla Terörsüz Türkiye açısından önümüzdeki günler son derece önemli olacaktır." ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bugün yapacağı konuşmanın "Terörsüz Türkiye" konusundaki çerçeve açısından önemli olacağını vurgulayan Çelik, şunları kaydetti:

"Burada tabii iki şeyi bir arada söylüyoruz. Bir 'Terörsüz Türkiye' diyoruz. Bir de tabii bunun bölgemiz için ilham kaynağı olacağını ve terörsüz bir bölge iradesinin ortaya çıkmasına da katkı sağlayacağını görüyoruz. Çok uzun zamandır terör örgütleri vekalet savaşının bir unsuru olarak kullanılıyor. Bölgede en son Suriye'de gerçekleşen kiliseye dönük saldırıyı yine bir terör örgütü üstlendi. Dolayısıyla 'Terörsüz Türkiye ve 'Terörsüz Bölge' iradesi bölge halklarının da aynı zamanda bu terörün yükünden uzaklaşması ve önüne daha doğru bir şekilde daha rahat bir şekilde bakabilmesi açısından kıymetlidir. Burada vatandaşlarımızın haklı olarak soruları, tereddütleri oluyor. Şunun bilinmesini isterim ki hepsini büyük bir saygıyla karşılıyoruz. Biz siyasetçiler olarak, siyaset kurumu olarak bunların hepsini gittiğimiz yerlerde cevaplıyoruz, cevaplamaya devam edeceğiz. Önümüzdeki dönemde de bu cevapları vereceğiz. Milletimizin gözünün önünde Cumhurbaşkanımızın ifade ettiği gibi, 'Tek vatan, tek millet, tek devlet, tek bayrak' ilkesi çerçevesinde bütün bu çalışmalar yürütülüyor."