- Gündem
- 15.05.2025 20:17
20 Temmuz 1974 Mutlu Barış Harekatı’nın 47’nci yılı İzmir’de coşkuyla kutlanıyor. KKTC İzmir Başkonsolosu Servet Başaran, “Güçlü ve azimli halkımız aydınlık geleceğe umutla bakıyor” dedi
NURETTİN BAKİ
Kıbrıs Türk Mücahidi’nin, Türk Silahlı Kuvvetleri’yle omuz omuza savaşarak, kanları ve canları pahasına gerçekleştirdikleri 20 Temmuz 1974 Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Mutlu Barış Harekatı’nın 47. Yıldönümü’nü her yıl olduğu gibi bu yıl da Türkiye’nin birçok kentinde kutlandığı gibi İzmir’de de büyük bir coşkuyla kutlandı. Kutlama etkinlikleri kapsamında Cumhuriyet Meydanı’nda bulunan Atatürk Anıtı’na çelenk bırakma töreni düzenlendi. Törene KKTC İzmir Başkonsolosu Servet Başaran, İzmir Büyükşehir Belediyesi Mustafa Özuslu, Dışişleri Bakanlığı İzmir Temsilcisi Büyükelçi Göksen Kaya, İzmir Ticaret Odası (İZTO) Meclis Başkanı Selami Özpoyraz, Muharip Gazileri Derneği İzmir Şubesi yönetimi ve üyeleri ile siyasi partilerin temsilcileri katıldı. Burada bir konuşma gerçekleştiren KKTC İzmir Başkonsolosu Servet Başaran, “Kıbrıs Türk Halkı en zor günlerinde bile hiçbir zaman umudunu kaybetmemiş, esaret ve zulme asla boyun eğmemiştir. Anavatan Türkiye’ye olan inancı ve bağlılığıyla özgürlük mücadelesini sürdürmüş ve nihayetinde 1974 Mutlu Barış Harekatı ile özgürlüğüne kavuşmuştur” dedi.
SÖZDE KIBRIS CUMHURİYETİ!
“Kıbrıs Türk’ü ‘Her ne pahasına olursa olsun’ şeklindeki bir anlaşma anlayışına sahip değildir” diyen Başaran, “Kıbrıs Türk halkı yarım asırdan uzun bir süredir Ada’da iki halkın eşit haklarına dayalı, adil ve kapsamlı bir çözüme ulaşılması için yapıcı ve iyi niyetli yaklaşımını sürdürmektedir. Her iki halkın da kabul edebileceği kapsamlı ve adil bir anlaşma için BM gözetiminde bugüne kadar devam eden müzakereler, Kıbrıs Rum tarafının uzlaşmaz tutumu yüzünden olumlu bir sonuca ulaşamamıştır. Ancak tüm taraflarca bilinmelidir ki, iyi niyetli çabalarımız sınırsız değildir ve suistimale açık olamaz. Özgürlüğümüzün bedeli çok ağır ödenmiştir. Kıbrıs Türkü’nü eski günlere götürecek, bir başka deyişle, Kıbrıs Türk halkının egemenliğini, siyasi eşitliğini, sulandırılmamış iki kesimliliği ve Türkiye’nin etkin ve fiili garantisinin devamını sağlamayacak bir anlaşmaya imza atılamayacağı tüm taraflarca iyi bilinmelidir. Kıbrıs Rum tarafının sözde ‘Kıbrıs Cumhuriyeti’ adı altında ve adanın tümünü temsil ettiği iddiasıyla Kıbrıs Rum Yönetimi’nin tek yanlı olarak Avrupa Birliği’ne alınması ve her iki kesimde yapılan Referandum sonrası Avrupa Birliği’nin hiçbir sözünü tutmaması bugüne kadar Kıbrıs sorununa BM parametreleri çerçevesinde çözüm bulunamamasına neden olmuştur” diye konuştu.
ANAVATAN HER ZAMAN DESTEK VERMİŞTİR!
Başaran, “Müzakerelerin önünün açılabilmesi için Rum tarafı AB üyeliğinin verdiği avantajı kullanarak Türk tarafı üzerinde baskı kurabileceği ve böylece tek taraflı ödünler koparabileceği yönündeki nafile beklentisinden vazgeçmelidir. Anavatan Türkiye, Kıbrıs’ta adil ve kalıcı bir çözüme ulaşılması için her zaman destek vermiş, Annan Planı döneminde olduğu gibi içinde bulunduğumuz dönemde de Kıbrıs Türk halkını bu konuda cesaretlendirmiş, Sayın Cumhurbaşkanımıza müzakere sürecinde verdiği aktif destekle adada adil ve kalıcı bir çözümden yana olduğunu açık bir şekilde ortaya koymuştur” şeklinde konuştu.
VERİLEN SÖZLER DERHAL TUTULMALIDIR!
“Uluslararası camiadan beklentimiz, Rum tarafını uzlaşmaz tutumunu değiştirmeye yöneltecek adımların bir an önce atılması ve Kıbrıs Türk Halkına verilen sözlerin daha fazla geciktirilmeden tutulmasıdır” diyen Başaran “Türk tarafının tüm çabalarına rağmen müzakere süreci çökerse, Kıbrıslı Türkler, her koşulda geleceğe umutla bakacak ve tarihin tüm evrelerinde olduğu gibi, Anavatan’dan aldıkları manevi destekle kendi ayakları üzerinde gururla durabilen, Büyük Önder Atatürk’ün ilkeleri ışığında daha çağdaş, daha demokratik ve daha refah içinde bir toplum olma mücadelesini sürdüreceklerdir. Bu bağlamda, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Liderliği, Kıbrıs Türk halkına uygulanan haksız ambargoların kaldırılmasına yönelik çalışmalarını yoğun bir çaba içerisinde sürdürmeye kararlıdır. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti İzmir Başkonsolosluğu olarak 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramının 47. Yıldönümü’nü coşkuyla kutladığımız bu önemli günde, güçlü ve azimli halkımızın aydınlık geleceğe umutla bakmasında her zaman en büyük desteği aldığımız Türkiye Cumhuriyeti’ne, Kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerine, Kıbrıs Türk Mücahidine ve Çok değerli Gazilerimize sonsuz saygı ve minnetlerimizi sunar; vatan toprağını asil kanıyla sulamış, canlarını bu kutsal amaç uğruna gözlerini kırpmadan feda etmiş tüm şehitlerimizi rahmetle anarız” ifadelerine yer verdi.