Sayfa Yükleniyor...
İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Aziz Kocaoğlu, “Anadolu’da bir laf vardır. ‘Borçlu ölmez benzi sararır’ diye. Bizim de benzimiz sararıyor; bu yüzden evlerimizden başlayarak tasarruf etmek zorundayız” dedi
E. ÇAĞLA GENİŞ
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, yaklaşan Kurban Bayramı dolayısıyla Büyükşehir Belediyesi personeliyle bayramlaştı. Meclis Salonu’nda gerçekleşen sıcak buluşmada personele hitaben konuşan Başkan Kocaoğlu, ekonomide yaşanan gelişmelere ilişkin önemli mesajlar verdi. Kocaoğlu, “Anadolu’da bir laf vardır borçlu ölmez benzi sararız diye. Bizim de benzimiz sararıyor bu yüzden sadece kendimiz, belediye, belediyenin kaynaklarından değil; evlerimizden çocuklarımızdan başlayarak tasarruf etmek zorundayız. Yetmeyenin tasarrufunu yapacağız. Üreteceğiz, kaliteli üreteceğiz, katma değeri yüksek ürün üreteceğiz ve dışa bağımlılıktan kurtulacağız. Bu krizi atlatacağız” ifadelerini kullandı.
ÇARE KENTSEL DÖNÜŞÜM
Konuşmasının başında 17 Ağustos Marmara Depremi’nde hayatını kaybedenleri saygıyla anan Kocaoğlu, İzmir özelinde kentsel dönüşüm ile ilgili mesajlar verdi. Kocaoğlu, “Her 17 Ağustos’a bir hafta kala deprem konusunda ve Türkiye’nin deprem haritasıyla ilgili hangi kentlerimizin deprem riskinde olduğuyla ilgi yazılar yazılıyor. Çare kentsel dönüşüm. Sağlıksız yapılardan kurtulmak ve depreme dayanıklı konutlar inşa etmek. Bunu yaparken de mutlaka yaşanacak kent oluşturmak. Kentsel dönüşüm iki kelime. Ama açtıkça birçok problemle karşılaşıyoruz. Biz inançla nasıl bir kentsel dönüşüm olmalıdır, nasıl sağlıklı bir çözüm bulabiliriz üzerine ciddi çalışmalar yaptık. Bize inanan yüzde yüz uzlaşı ile projenin gerçekleşmesine sebep olan Uzundere Mahallesi’ndeki hemşerilerimize de ayrı ayrı teşekkür ediyorum” dedi.
İZMİR ÇANAK BİR KENT
Bu ayın sonunda ya da en geç 15 Eylül’e kadar ilk etap 300 dairenin teslimi yapılacağını söyleyen Kocaoğlu, “En zoru buydu. Yani ilk örnekti. İlk örnekten sonra görüldü ki doğru yöntem ve şu anda Uzundere’de ikinci etabın ihalesi bitti, yer teslimi yapıldı. Üçüncü etap bitti. Dördüncü etabın da hazırlıkları tamamlandı, ihalesine çıkılacak. Örnekköy’de birinci etap ihaleye çıkıldı inşaata başladı. İkinci etapta uzlaşma sağlandı. Diğer bölgelerde de iyi örnekleri çoğalttıkça kentsel dönüm hızlanacak. İzmir’in arazi sıkıntısı var. İzmir bir çanak kent. Çanağın dışına çıktığımız zaman zaten İzmir’den çıkıyorsunuz. Bu çanak kentte çarpık yapılaşmanın olduğu bölgede kentsel dönüşüm gerçekleştirdiğimiz önümüzdeki İzmir’in 20-30 yıl ihtiyacı olan konut stokunu gerçekleştireceğiz. Başka arazimiz de yolumuz da yöntemimiz de yok. Bu kent gelişecek. Türkiye’de başka örneği olmayan oradaki bütün değeri orada yaşayanlara veren bir sistemi ne kadar hızlandırabilirsek kentimizi o kadar afetten korumuş olacağız” ifadelerini kullandı.
TÜKETİYORUZ ÜRETMİYORUZ
Çocukluğunun tarım toplumuna denk geldiğine değinerek bir anısını anlatan Kocaoğlu, bugün yaşanan ekonomik gelişmelerle ilgili şu mesajları verdi: “Bizim çocukluğumuz tarım toplumuna denk gelir. Paranın da elektrik tuz ve şekerden başka yere gitmediği, reçelinden makarnasına her türlü üretimin evde yapıldığı bir toplumdan, bugün her şeyin para ile alınıp satıldığı ve evlerdeki o fırınların tamamen yıkıldığı, yumurtanın çarşıdan alındığı bir durumu yaşıyoruz. Bizim bahçemizde kocaman bir fırın vardı orada ekmek yapardı annem. Memlekete gittiğimde babaannem gördün mü dedi. Kardeşim de o arada okulu bitirmiş gelmiş. Memlekette iş yapıyor. Kardeşin fırını yıktı dedi. Babaannem için çok önemliydi. Yarın yokluk olur, harp olur, sıkıntı olur dedi. Doğru babaanne dedi. Bugün kriz var. Eskiden okullarda en büyük etkinlik Yerli Malı Haftası’ydı. Herkes nesi varsa getirirdi. Çarşıdan bir şey alınmazdı, zaten alacak para da yoktu. Çok güzel kutlanırdı, tasarruf sağlanırdı. Şimdi sadece tüketiyoruz. Üretmiyoruz. Yıllardan beri tüketiyoruz, üretmiyoruz. Üretiyoruz diyebilirisiniz ama 81 milyon nüfusun üreteceği miktarda üretmiyoruz. Hem tarımda hem sanayide hem de diğer sektörlerde üretmiyoruz, tüketiyoruz.”
BORÇLU ÖLMEZ BENZİ SARARIR
“Eğer siz ayrı olarak ürettiğiniz kazancınızdan fazla harcarsanız malınızı satarsınız ve bitirirsiniz” diyerek sözlerini sürdüren Kocaoğlu, “Devletler de öyledir. Eğer ürettiğinizden çok tüketirseniz bu sefer dışarıdan borç almak durumunda kalırsınız. Faizler vardır ceremesi vardır, belirli süre sonra bağımlılığı vardır. Anadolu’da bir laf vardır borçlu ölmez benzi sararız diye. Bizim de benzimiz sararıyor bu yüzden sadece kendimiz, belediye, belediyenin kaynaklarından değil; evlerimizden çocuklarımızdan başlayarak tasarruf etmek zorundayız. Yetmeyenin tasarrufunu yapacağız. Üreteceğiz, kaliteli üreteceğiz, katma değeri yüksek ürün üreteceğiz ve dışa bağımlılıktan kurtulacağız” şeklinde konuştu.
BU KRİZİ ATLATACAĞIZ
Ekonomik bağımsızlık olmadan siyasi bağımsızlığın sağlanamayacağının altını çizen Kocaoğlu, “Bugün Demokles’in kılıcı gibi ülkemize bir şeyler dayatılmaya çalışılıyorsa, tasarruf edeceğiz. Ekonomik bağımsızlık olmadan siyasi bağımsızlık olmaz. Ülkenin ekonomik bağımsızlığını da siyasiler değil yurttaşlar temin edecektir. Çalışarak, üreterek, tasarruf ederek. Bu krizi atlayacağız. Ben yaşım itibariyle çok kriz gördüm, hepsinden de etkilendim. Ama çok zengin bir ülkeyiz. Zaten bu kadar tüketime şimdiye kadar zengin olmayan bir ülke dayanamazdı. Biz bu krizden de çıkacağız ama eğer aklımızı başımıza almazsak, üretmezsek ama 5 ama 10 sene sonra bir kriz daha kapımızdadır. Sosyal bilimler ekonomi siyaset neyin nereye gittiği bilinir. Sürecin nereye doğru aktığı bilinir ama zamanı bilinmez. Krizi getirecek son damlanın zamanı bilinmez. Gidişat hepimizin malumu. Bu bütçe açığına, bu borç faizine, para yetmez; mutlaka bir gün kriz kapıya gelir. Bu geçecek, kötümser değilim ama bir daha kriz yaşamamak üzerine konuşuyorum. Bu kısır döngüden; batan batsın temizlik olsun, kalanlar yoluna devam etsin, tekrar toparlansınla olmaz. Küskün insanların topluma çok büyük zararı var. Onun için krizler küskün insanlar yaratır. Üzüntülü kederli bunalımlı insanlar yaratır. Bunun için çalışıp üretip tasarruf etmek durumundayız” ifadelerini kullandı.
HEPİMİZE BÜYÜK GÖREVLER DÜŞÜYOR
Büyükşehir olarak çok büyük bir asfaltlama hamlesi başlattıklarını hatırlatan Kocaoğlu, konuşmasını şöyle sonlandırdı: “Çok büyük bir asfaltlama hamlesine girdik. Canla başka çalışıyorsunuz hepinize teşekkür ederim. Çalışmaların daha kaliteli, kaynakları doğru kullanarak ve tasarruflu devam etmesini diliyorum. Kurban Bayramı’nın herkese barış ve huzur getirmesini teenni ediyorum. Şehitlerimiz var. Terör belasından kurtulmak, dış politikada istikrarlı bir konuma oturmak, ekonomide üretmek ve barış içerisinde bu coğrafyada güçlü bir devlet olarak yaşamak için bizlere büyük grev düşmektedir. Hepinizi bu görevi yerine getirmeye çağırıyorum.”
Haber Merkezi