Berberler pozitif ayrımcılık istiyor!

NURETTİN BAKİ-ÖZEL HABER
Pandemi sürecinde en büyük darbelerden birini de berber ve kuaförler aldı. Özellikle karantina süreci bittikten sonra da uzun süre berber ve kuaförlerin virüsü yayan mekanlar içinde yer aldığı dile getirilmiş, yayımlanan kamu spotları arasında riskli konumlar olduğu ifade edilmişti. Gelinen noktada berber ve kuaförlerin hala daha bu algının etkisinde kaldığını dile getiren İzmir Berber Odası (İZBEROD) Başkanı Şükrü Bilgin, esnaf olarak kaybetmeye devam ettiklerini vurguladı. Kazanamadıkları halde ötelenen vergi ve kredileri de ödemeye başladıklarını söyleyen Bilgin, hükümetten bir kereye mahsus vergi affı getirilmesini istedi.



YÜZDE 40’LARDAYIZ…!
Berber ve kuaförlerin şu an hala yüzde 40’larda çalıştıklarını söyleyen Bilgin, Ankara Anlaşması ile İzmirli 50 berberin İngiltere’ye gittiğini ifade etti. Bilgin, “Bizim işlerimiz şu an hala yüzde 40’larda. Ciddi düşüşümüz devam ediyor. Berberlik yemek ve su kadar ciddi bir ihtiyaç. Bunu kimse de inkar edemez. Biz pozitif bir ayrımcılık beklerdik. Berberlerimizin hayatını sürdürmesi için en az yüzde 60’larda çalışması lazım. Berber salonunu kapatan esnaflarımız da var. Ankara Anlaşması ile bu pandemi döneminde 50 berberimiz İngiltere’ye gitmek zorunda kaldı. Durumumuz gerçekten içler acısı” şeklinde konuştu.
MEDYANIN ALGISI YANLIŞ!
Pandemi etkisinin devam ettiğini söyleyen Bilgin, medyanın berber ve kuaförleri yanlış bir algıyla lanse ettiğinin altını çizdi. Bilgin, “Pandemi biz berberleri hala etkilemeye devam ediyor. Halkımız tedirgin ancak halkımızı bize karşı ekstra tedirgin eden medyanın berberlere dönük kullandığı dil. Örneğin kamu spotlarına hala daha berber ve güzellik salonları emojisi işleniyor. Medya; berberleri, berber salonlarını tramvay, metro, otobüs ve alışveriş merkezleri kadar riskli olarak gösteriyor. Riskli birçok sektör varken neden hala bizi bu şekilde lanse ediyorlar? Anlamakta güçlük çekiyorum. Sanki bütün virüs berber salonlarında birikiyormuş gibi deli saçması bir izlenim yaratıldı ve yaratılmaya devam ediyor. Oysa piyasanın en hijyen, kurallara en çok dikkat eden bir sektörüyüz. Kolonya, dezenfektan, su, sabun bizim işimizin birer parçası ama maalesef bir anlayış var ve bu anlayışı bir türlü ikna edemiyoruz. Hijyen denilince ilk akla gelen berberlerdir. Bunu herkes de biliyor” diye konuştu.
HÜKÜMETTEN DESTEK İSTİYORUZ!
Karantina sürecindeki kapatmaların yaralarının daha iyileşmediğini dile getiren Bilgin, pandemiden dolayı ötelenen vergi borçlarını Ekim ayından itibaren çift çift ödemeye başladıklarını söyledi. Böylece daha zorlandıklarını ifade eden Bilgin, şunları söyledi: “Karantina sürecinde ilk bizi kapattılar. Daha o kapatmaların yaralarını iyileştiremedik. Ekimden itibaren SGK primlerimizi çift aylık şeklinde ödemek durumundayız. Bunun yanında ötelenen vergi primlerimizi de yine aynı şekilde çift ay şeklinde ödemek zorundayız. Hükümetin bir kereye mahsus bu vergileri affetmesini beklerdik. Çünkü gerçekten şu anda bizim üyelerimiz primlerini çift aylık şekilde yatırmakta zorlanıyor. Hükümetten destek bekliyoruz.”