BİNALİ YILDIRIM: HEDEFİMİZ TEK BAŞINA İKTİDAR

E. ÇAĞLA GENİŞ

İzmir’den üçüncü kez adaysınız. Neden İzmir?

-İzmir’in, İzmirli’nin bize ihtiyacı olduğunu düşündüğümüz için buradayız. Hizmet almak isteyen İzmirli bizi istediği için buradayız. 2011 yılında İzmir’den milletvekili seçildim. 2014’te de İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı için yarıştım. İzmirliler o tarihte bizi seçmeseler de, bir milyona yakın oy alarak gönüllerinde yer almayı başardık. O günün ülke gündemi dikkate alınırsa, elde edilen bu sonuç ciddi bir başarıydı. Şimdi hedefimiz aynı başarılı sonuca ulaşmaktır. 

“İZMİR’İ MARKA ŞEHİR YAPACAĞIZ”

İzmir’e yeterince destek olmadığınız şeklinde eleştiriler var, bunlarla ilgili ne söylemek istersiniz?

-Aslında bu eleştirileri yapanların kendileri bile inanmıyor söylediklerine. 2023 yılında 35 projeyi tamamlayacağız dedik. Hiçbiri lafta kalmadı. Neredeyse hemen hepsine şimdiden başlamış bulunuyoruz. İzmir’e yaptıklarımız, yapacaklarımızın garantisidir. Konak Tünelleri, İZBAN, Adnan Menderes Havalimanı, Kemalpaşa Turgutlu Demiryolu’nu, Güzelbahçe Balıkçı Barınağı’nı tamamladık. İzmir-İstanbul otoyolu inşaatı yarılandı. Seneye Körfez Geçiş Köprüsü’nü açacağız. İzmir-Ankara hızlı tren inşaatına başladık. İzmir-Manisa arasını 15 dakikaya indirecek Sabuncubeli Tüneli çalışmaları devam ediyor. Türkiye’nin en büyük, dünyanın onuncu büyük limanı olan Kuzey Ege Çandarlı Limanı altyapısı bitti, üst yapı çalışmaları devam ediyor. Tüm bu eserler, bize yönelik eleştirilere verilecek en güzel cevaptır sanırım. İzmir, hak ettiği seviyede niye değil diye dönüp biraz da yerel yönetimlere sormaları lazım. Ben hep diyorum ki, İzmir'in bu halinden memnun olanlar bize oy vermesin. 'İzmir'in yeri burası değil bunları, hak etmiyor' diyen varsa biz buradayız. İzmir'i marka şehir yapmayı birlikte başaracağız. 

CHP için hep "İzmir, CHP'nin kalesi" yorumları yapıldı. AK Parti'nin sizce İzmir'de CHP'nin önüne geçmesi mümkün mü? Ve neden ülke genelinde birinci olan AK Parti İzmir'de bir türlü istediği sonucu alamıyor? 

-Bana İzmir, CHP’nin kalesi diyenlere verdiğim cevap hep aynı olmuştur. İzmir’de bir kale var o da Kadifekale’dir. Hangi parti olursa olsun kimse seçmenin oyu üzerine ipotek koyamaz. 2014 yılındaki seçimlerde CHP de gördü ki, İzmir’de artık çift kale maç yapılacak. 

“HÜKÜMETTE SORUMLULUK ALMAK İSTEMEDİLER” 

1 Kasım erken seçimine 7 Haziran’dan hangi dersleri alarak giriyorsunuz? 

-Aslında 1 Kasım tam olarak bir erken seçim sayılmaz. Yeniden seçim olarak adlandırmak daha doğrudur. Nihayetinde 7 Haziran seçimleri sonrası yeni bir hükümet kurulamadı ve seçimlerin tekrarlanması gereği hasıl oldu. Bu da Cumhuriyet tarihimizde ilk kez görülen bir olaydı. AK Parti olarak tüm iyi niyetli çabalarımıza rağmen muhalefet partileri hükümette sorumluluk almak istemediler ve ülkemizdeki istikrar ortamını ciddi bir sarsıntıyla karşı karşıya bıraktılar. Seçmenin verdiği mesajı AK Parti dışında diğer partiler ne yazık ki göremedi. Biz ise onların istekleri doğrultusunda parti teşkilatlarımızda olsun, üst yönetimde olsun ciddi bir toparlanma yaşadık. Artık ülkenin yeniden özlediği o istikrar ortamına kavuşması lazım. Mesele, kimin iktidar olacağı sorunu olmaktan çıktı artık bir memleket meselesi oldu. Elbette ki amacımız hem İzmir’de hem Türkiye genelinde birinci parti olarak seçimleri tamamlamak ve ülkemizi tek başına iktidarın sağlayacağı istikrar ortamına kavuşturmaktır.  

İzmir için geçen seçimlerde "35 İzmir 35 Proje" vaadiniz vardı. Bunun dışında kente yönelik yeni projeleriniz var mı? 

-35 projenin tamamını 2023 yılına kadar tamamlayacağımıza dair söz vermiştik. Biz bu sözümüzü çok daha erken yerine getiriyoruz. Zaten bahsi geçen projelerin neredeyse üçte birini tamamlamış bulunuyoruz. Seçim beyannamemizde çok ciddi projelerle seçmenin karşısına çıkıyoruz.  Ülkenin kalkınmasında, içinde bulunduğumuz zor şartları atlatabilmemizde elbette gençlerimizin omuzlarında çok ağır bir sorumluluk bulunuyor. Onlardan çok şey bekliyoruz. Aynı zamanda çok şeyler de veriyoruz. Gençlerimizin ülke sorunlarına ve sorumluluklarına sahip çıkabilmeleri için seçilme yaşını 18 yapıyor, iş kurmaları için 50 bin liraya kadar karşılıksız kredi veriyor, yeni iş kurduğunuzda üç yıl gelir vergisi almıyor, ilk kez iş bulduğunda maaşını devlet olarak bir yıl ödemeyi taahhüt ediyor, aile kurmak isteyenlere de çeyiz hesabı açıyoruz. Biz söz verince yaparız. Bunu herkes biliyor. 

“SEÇMENDEN NASIL OY İSTİYORLAR ŞAŞIRIYORUM”

2011 seçimlerinde İzmir'den yüzde 36 oy alan AK Parti, 7 Haziran seçimlerinde yüzde 26'da kaldı. Bunun hangi etkenlerden kaynaklandığını düşünüyorsunuz? Sizce teşkilatta bir rehavet mi var?

-Seçmen 7 Haziran’da da AK Parti’ye iktidar olanağı sağladı ve birinci parti yaptı. Ancak şu mesajı verdi. “Diğer partilerle işbirliği yapın” dedi. Bu işbirliği ve uzlaşıyı istemeyen muhalefet partileri, şimdi nasıl seçmenlerinden oy istiyor doğrusu şaşıyorum. CHP olsun, MHP olsun yıllardır iktidar olmayı bekleyen seçmenlerini ne yazık ki hayal kırıklığına uğrattı, üzdü. HDP ise barış temsilcisi gibi ortalarda dolandı. Terör olaylarından sonra HDP’ye oy veren seçmen nasıl kandırıldığını anladı. Üst üste yaşadığımız seçimler elbette hem seçmen üzerinde hem parti teşkilatları üzerinde bir yorgunluğu da beraberinde getirdi. Ancak siyaset uzun soluklu bir maratondur ve yorgunluğu, rehaveti kaldıramaz. Şimdi teşkilatlarımız “İlk günkü aşkla” 1 Kasım seçimlerine hazırlandı. Çok şükür başarılı sonuçlarını da şimdiden almaya başladık. 

“MESELE MEMLEKET MESELESİ” 

Seçim tahmininiz nedir?

-Seçime çok az bir süre kaldı. Hedefimiz, bu ülkede istikrarı yeniden tesis etmek için tek başına iktidar. Bu bencillik falan değil. Partim değil, ülkem adına istiyorum. Bu seçim herhangi bir seçim değil. Mesele, memleket meselesi. Terörle mücadele, ekonomide değişen şartlar bunu bir keyfiyet olmaktan çıkarıyor. Bunu mecburiyete dönüştürüyor. Kısaca ifade etmek gerekirse önümüzde seçim sıradan bir seçim değil. Türkiye'nin istikrara ihtiyacı var. Parçalı bir iktidarla hükümet kurma, yönetim oluşturma meselesini kısa sürede gündemden kaldırılmalıyız. Vatandaşın asıl çözüm beklediği sorunlara yönelmeliyiz. Bir kez daha tekrarlıyorum. Mesele artık o, bu meselesi değil memleket meselesidir. 1 Kasım, memleketin geleceği, birlik ve beraberin kardeşliğin tartışmasız sağlanacağı, Güneydoğu başta olmak üzere büyük illerde terörün artık gündemden çıkarılıp insanların huzurla daha ileri dönemlere yönelik yatırımları gerçekleştirme, bunun kararını verme zamanı olacak.

Haber Merkezi