Çeşme’de termal önemsenmiyor

YUSUF ÇAĞIRTEKİN-ÖZEL HABER
Türkiye’nin termal kaynakları bakımından en zengin kaynaklarına sahip turizm bölgesi olarak bilinen Çeşme’de son dönemde kaynakların verimli kullanılmadığı tartışılıyor. İlçede son olarak ‘Banyo’ olarak bilinen termal tesislere kilit vurulması tartışmaları alevlendirirken, Ekinoks Derneği Başkanı Başak Yasemin Kumaş, Türkiye’de neredeyse hiçbir turizm bölgesinin Çeşme gibi termal kaynaklarına sahip olmadığına dikkat çekerek, kaynakların verimli bir şekilde kullanılmadığını söyledi. Kumaş, “Termal kozuyla Çeşme’de 12 ay turizmi canlı tutabilirsiniz ama biz bunu bir türlü, yerel ve ulusal medyanın, Turizm Bakanlığının gündemine sokamıyoruz” ifadelerini kullandı.
TERMALDE ÇEŞME TEK
Türkiye’deki hiçbir turizm bölgesinin Çeşme gibi önemli termal kaynaklara sahip olmadığını vurgulayan Başak Yasemin Kumaş, “Bütün Akdeniz’i ve Ege’yi gezin, bizim turizm sayfiye alanlarımızın hepsinde termal kaynak yoktur. Mesela Antalya bir turizm devidir ama termali eksiktir. Termal dışında her şey vardır. Keza önemli turizm beldelerimiz olan Bodrum, Marmaris gibi yerlere gidin bakın birçok turizm çeşitliliği vardır ama termal yoktur. Çeşme’nin en büyük kozu termalidir. Kuzey sahillerinde, adı Ilıca olan yer, kendiliğinden yer altından su çıkan bir yer olduğu için adını oradan alıyor. Ilıca mevkiinde, termal suyun kendiliğinden patladığı alanlar dahil, hiçbir zaman tescil altına alınmadı. Ören yerleri, kaplıcalar, kaynaklar haritalarda bordo renkle gösterilir. Çeşme’de böyle bir şey yok. Neden diye sorduk, ‘tescilli bir termal alan yok’ diye cevap geldi. Bunun başvurusu bile yapılmamış. 2018 yılına gelmişiz fakat sanki bu bölgede hiç termal yokmuş gibi davranıyoruz” diye konuştu.
TURİZMİN MENFAATİNE KULLANILMALI
Termal kaynakların amacı dışında kullanıldıklarını ifade eden Başak Yasemin Kumaş, “Daha önce Ilıca’da belediyemize ait olan 3 tane büyük parsel üzerinde bir alışveriş merkezi yapıldı. Termal kaynaklar Balçova’daki tesisler gibi değerlendirileceği yerde tam tersine oraya inşaat yapılıp AVM’ye çevrildi. Orada kaynağın olduğu havuz ise mühürlü bir vaziyette duruyor. Giriş-çıkış yasaklanmış. Halkın kullanımına kapalı. Bizim Çeşme’de bu ve bunun gibi çok ciddi mental çarpıklıklarımız var. En büyük kozumuz olan termal kaynakları turizm menfaatine, halkın menfaatine kullanmazsanız, turist gelsin diye bekleyebilir misiniz? Bence bekleyemezsiniz. Çeşme’de ilk öncelik olarak bu soruna eğilmek gerekiyor. Neden Çeşme’nin termali, turizm menfaatine hak ettiği değerde kullanılamıyor?
SINIRSIZ BİR KAYNAK
Çeşme’deki termal kaynakların diğer bölgelerdeki termal sulardan daha özellikli olduğuna değinen Başak Yasemin Kumaş, “Kuzey Yarımada da termal suyun geçtiği yerler MTA (Maden Teknik Arama) ve fay haritalarında zaten bellidir. Buralarda deniz suyu kendiliğinden yüzeye çıkar. Termal suyumuzun diğer bölgelerden ayrıcalığı şudur: Mesela Balçova’da yağmur suları ile yeraltında biriken Tatlısu termal suları vardır. Bizde öyle değil. Bizim termal suyumuz deniz suyu kaynaklı bir termal kaynak. Deniz suyu magmatik bir tabakaya gelerek, ısınıp termal olarak yüzeye çıkıyor. O yüzden sonsuz, sınırsız bir kaynağa sahibiz ve biz bunu kullanamıyoruz. Böyle bir durumda Çeşme’de turizmin gelişmesini bekleyebilir miyiz?” dedi.
12 AY TURİZM
Termal kaynaklara yeterli önemin verilmesi gerektiğini belirten Başak Yasemin Kumaş, “Burada çok çeşitli tesisler yapılabilir. Termal su kaplıcaları, rehabilitasyon merkezleri, spa, halk havuzları, yaz ve kış kullanılabilecek açık, kapalı havuzlar oluşturulabilir. Termal kozuyla Çeşme’de 12 ay turizmi canlı tutabilirsiniz ama biz bunu bir türlü, yerel ve ulusal medyanın, Turizm Bakanlığı’nın gündemine sokamıyoruz. Ekinoks Derneği olarak bu yönde ilgili kurumlara bıkmadan, usanmadan dilekçeler gönderiyoruz. Belki azimle çalışarak bir gün bu sorunu dikkate almalarını sağlayabiliriz diye umuyoruz” dedi.