CHP’li Engin’den sert tepki

HALİDE DEMİR

 İl başkanlığı binasında beraberinde İzmir Kasaplar Odası Başkanı Ceyhan Yücelmiş, olduğu halde bir basın toplantısı düzenleyen CHP İzmir İl Başkanı Ali Engin, “Hükümet burayı 'ya 27 milyona alırsın ya da satmam' diyor. Bu açıkça soygundur" dedi.

 27 MİLYON İSTEMEK SOYGUNDUR

Engin, tesisin bulunduğu yerin orman alanı olduğuna dikkat çekerek, asıl değeri 6 milyon olan araziye 27 milyon lira fiyat biçilmesinin büyükşehir belediyesini zora sokma amacı taşıdığını iddia ederek, AK Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım’ın ‘İzmir’in şifrelerini çözdük’ sözlerine atıfta bulundu ve tepkisini şu şekilde dile getirdi: “İzmir'i nasıl sıkıştıracaklarının, yağmalayacaklarının, yoksullaştıracaklarının şifresini çözdüler. Bunları yaparak, belediyeyi zor durumda bırakmak istiyorlar ama daha çok beklerler. İzmir hızla gelişiyor. Ulaşım ucuz ve kaliteli. İzmirlinin paraya ihtiyacı yok, Sadece engel çıkarmasınlar. 'Burayı zorla 27 milyona alacaksın' demek soygundur. İzmir'in AKP ve paraya ihtiyacı yok. Belediyeyi zor durumda bırakmak istiyorlar ama daha çok beklerler."

 AKAY İLE KONUŞTUK AMA SONUÇ ALAMADIK

 CHP İzmir İl Başkanı Ali Engin, sorunu daha önce AK Parti İzmir İl Başkanı Ömer Cihat Akay ile de paylaştığını ancak aradan bir yıl geçmesine karşın bir sonuç alamadıklarını da belirtti ve açıklamalarını şöyle sürdürdü: “İl binasını ziyaret ettiğinde AKP İzmir İl Başkanı Ömer Cihat Akay'a bu sorunun çözülmesi gerektiğini söyledim. Bu durumun kontrolsüz et kesimine ve maliyetin artmasına neden olduğunu belirttik. Akay'a bu sorunu çözmesi halinde, kendisine teşekkür edeceğimi söyledim. Aradan 1 yıl geçti ama bu konuda adım atılamadı. Yeri geldiğinde arazileri yandaşlara ve kendi belediyelerine veriyorlar.  Ama söz konusu İzmir olduğunda bu yapılamadı. Bu sayede sadece CHP değil, İzmirliler de cezalandırıldı. Buradan AKP'li milletvekilleri, hazine yetkilileri ve İl Başkanı'na çağrıda bulunuyoruz. 'Bu sorunu çözün' diyoruz.”

 Ali Engin, İzmir il başkan yardımcıları Ülkümen Rodoplu ve Orhan Karaoğlu’nun da hazır bulunduğu toplantıda tesis ve süreç hakkında şu bilgileri verdi: “Et entegre tesisi 1992 yılında belediye tarafından yapılmıştı. İzmir'in vergileriyle yapılan bu modern tesis, 100 bin metrekarelik alana sahipti. Ayrıca tesisin yapıldığı yer orman alanı olduğu için başka bir amaçla da kullanılamıyor. Yani herhangi bir konut veya başka bir şey yapılamıyor. Ekonomik değeri yok denecek kadar az. Bu tesis yapıldığı zaman ayrıca, tesisin arıtımı için İZSU tarafından yatırım yapıldı. Ancak bu yararlı tesis, 2012'ye gelindiğinde

hükümet tarafından süresi doldu diye kapattı. Belediye 'Arazinin başka bir amaçla kullanılamaz, hazır yapılı tesis varken buraya revize edelim' dedi. Ama hükümet araziyle ilgili 27 milyon lira fiyat biçti. Açıkcası 'ya alırsın ya da satmam' diyor. Buranın en fazla edeceği rakam 6 milyon liradır. Bu nedenle süreç tıkandı. Arazi için bilinçli olarak yüksek fiyat belirlendi. Zaten fiyat nedeniyle özel şirket de buraya ilgi göstermedi. İzmir, hayvancılıkta birinci sırada yer alıyor. Hayvancılığın üssü olan ve bu konuda istihdam yaratan kentte entegre tesisin kapatılması doğru değil.”

 İZMİR'E ZULÜM YAPILIYOR

 İzmir Kasaplar Odası Başkanı Ceyhan Yücelmiş de, sorunla ilgili olarak, "Büyük sıkıntı içindeyiz. Kentimizde belediyeye ait entegre tesis yok. Etlerin nerede kesildiğiyle ilgili de sıkıntı var" şeklinde konuştu.

Haber Merkezi