CİSST’ten ‘hak ihlallerine’ tepki

Ceza infaz sistemindeki çocuklar için hak temelli adımların atılması gerektiğini her fırsatta dile getiren CİSST, tecrit uygulamasının virüsten daha tehlikeli bir hal almaya başladığını bir kez daha vurguladı


  • Oluşturulma Tarihi : 04.05.2021 08:18
  • Güncelleme Tarihi : 04.05.2021 08:18
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
CİSST’ten ‘hak  ihlallerine’ tepki haberinin görseli

SULTAN GÜMÜŞ / ÖZEL HABER
Ceza İnfaz Sisteminde Sivil Toplum Derneği (CİSST), Türkiye hapishanelerinde 12-18 yaş arasında bin 66’sı tutuklu, 518’i hükümlü olmak üzere toplamda 1.584 çocuk bulunduğunu açıkladı… 2020’nin Mart ayından beri pandemi önlemleri kapsamında mahpusların tutulma şartlarının idari kararlar ve uygulamalarla daha ağır bir sürece girdiğini aktaran CİSST, koronavirüs salgınının kontrol altına alınması için alınan önlemlerin, infaz uygulamalarında sürekli bir tecrit haline dönüştüğünü ve bu şartlar altında çocuklar için tecrit uygulamasının salgın kadar tehlikeli bir hal aldığını kamuoyuna duyurdu.

SOMUT ADIMLAR ATILMALI!

CİSST tarafından yapılan açıklamada, “Türkiye hapishanelerinde tutulan çocuklar, genel çerçevede adalet sisteminin çocuğun üstün yararını gözetmeyen düzenlemeler içermesi, özelde ise infaz sisteminin çocukların risk ve ihtiyaçlarına göre yapılandırılmaması dolayısıyla daha ağır cezalandırmalar ve neticesinde hak ihlalleriyle karşılaşıyor. Nihai savunumuzun çocuk hapishanelerinin kapatılması olduğunu hatırlatarak bunun için alanın ihtiyaçlarının tespit edilmesi, hapsetmenin alternatifleri üzerinde çalışılması, Çocuk Koruma Kanunu’nun yargı önüne suç işlediği iddiasıyla çıkarılan çocuklar için de aktif bir şekilde uygulanmaya başlaması gerekiyor. Kısa vadede ise hapishanelerde tutulan çocukların hapsedilmekten kaynaklı yaşadığı hak ihlallerinin ortadan kaldırılması için somut adımlar atılması gerekiyor” ifadelerine yer verildi.

PANDEMİDE SORUNLAR DAHA DA DERİNLEŞTİ

2020’nin Mart ayından beri pandemi önlemleri kapsamında mahpusların tutulma şartlarının da idari kararlar ve uygulamalarla daha ağır bir sürece girdiğini aktaran CİSST, “Bunun yanında mevzuat değişikliğiyle birlikte hapishanelerde tutulan çocukların bir kısmı, koşullu salıverilme hesaplamalarının değişmesiyle tahliye olmuş, eğitim evlerindeki hükümlü çocuklar Kovid-19 izniyle geçici olarak kurumlardan ayrılmıştır. Bu değişikliklerle son paylaşılan verilere göre Türkiye hapishanelerinde 12-18 yaş arasında 1.066’sı tutuklu, 518’i hükümlü olmak üzere toplamda 1.584 çocuk bulunuyor. İnfaz sisteminin yapısı gereği aile, okul, sosyal gelişim ortamlarından uzaklaştırılan mahpus çocuklar; eğitim, özel hayat ve aile yaşamı, sağlık, sosyal gelişim haklarından salgın şartları altında daha da uzak kalmıştır” bilgisini paylaştı.

SÜREKLİ BİR TECRİT HALİ SÖZ KONUSU…

CİSST, açıklamalarını şu şekilde sürdürdü: “Son durumda yasal düzenlemeler ve mevcut uygulamalar bize göstermiştir ki; koronavirüs salgınının kontrol altına alınması için alınan önlemler, infaz uygulamalarında sürekli bir tecrit haline dönüşmüş ve bu şartlar altında çocuklar için tecrit de salgın kadar tehlikeli bir hal almıştır. Salgın şartlarında ülkedeki tüm çocuklar eğitimden, sağlığa erişimden, sosyal ortamlarından, kişisel gelişim imkanlarından uzaklaşırken mahpus çocuklar için bu uzaklaştırmanın adalet sisteminin öngördüğü bir infaz rejimi olduğunun farkına varılmalı ve çocuk haklarına aykırı bu düzenlemelerden vazgeçilerek çocukların üstün yararının gözetileceği şartlar sağlanmalıdır. Salgın dönemi için çocukların hem salgına karşı hem de salgın önlemlerinin etkilerine karşı korunması için tahliye edilerek güvenli yaşam alanlarına gönderilmeleri gerekiyor.”

SALGIN RİSKİ GÖZ ARDI EDİLİYOR

Eğitim evlerinde tutulan çocukların Kovid-19 izniyle salgın döneminde hapishanelerde tutulmasının önüne geçilmişken tutuklu çocukların tahliyesine karar verebilecek merci olan yargı makamlarında salgın riskinin göz ardı edildiğini ve çocukların tutuklu yargılamalarının devam ettiğini kaydeden CİSST, “Türkiye’nin de taraf olduğu Birleşmiş Milletler Çocuk Haklarına Dair Sözleşme’de açıkça yer aldığı üzere çocukların tutuklu yargılanmasının başvurulacak son yöntem olması ve asgari süreyle uygulanması gerekiyor. Buna karşın tüm zamanlarda tutuklu çocukların sayısı dikkate alındığında uygulamanın bu ilkeyi karşılamadığı anlaşılıyor. Yargılamanın öznelerini oluşturan hakim, savcı ve avukatların Türkiye’nin uymakla yükümlü olduğu bu sözleşmenin yerine getirilmesi için adalet sistemini güçlendirecek sorumluluğu üstlenmesi ve çocukları destekleyecek alternatif tedbirlerle çocuk tutukluluğunun istisnai bir uygulama olması gerekiyor” cümlelerini kullandı.

ONARICI ADALET İLKELERİ DESTEKLENMİYOR

Hapsedilme kurumunun amacı ve sınırları aşılarak daha geniş hak kısıtlamalarına sebep olan mevzuat düzenlemelerinin, çocukların üstün yararını ve onarıcı adalet ilkelerini desteklemediğini belirten CİSST, “Bunun en yakın kanıtlarından biri, pandemi etkisi altında tahliyeler için hızlandırılan fakat geniş kapsamlı düzenlemelerin tartışılmadan geçirilmesine sebep olan Nisan 2020 değişiklikleridir. Bu değişikliklerle birlikte çocukların kendi yaşam alanlarının temizliğini yapmaması bir disiplin cezası sebebi olarak kabul ediliyor. Çocukların gündelik yaşam alışkanlıklarının dahi disiplin cezasına konu edilmesi psiko-sosyal anlamda desteklenmedikleri, bunun yerine çok geniş idari yaptırımlarla kurgulanmış bir hapsedilme sürecini gösteriyor. İnfaz sürecini ve hatta infaz aşamasına gelmeden çocukların adli sisteme ilk girdiği andan itibaren haklarında uygulanacak usul ve esasları hak kısıtlamalarıyla belirleme alışkanlığının en kısa sürede terk edilmesi; bunun yerine çocukların üstün yararı ile her türlü şiddet, kötü muamele ve işkenceden korunma, yaşama ve gelişme, katılım haklarını gözetecek bir çocuk adalet sistemi için gerekli somut adımların atılması gerekiyor. Bu somut adımların belirleyiciliğinde hakkın öznesi olan çocukların, alanda çalışan uzmanların, sivil toplum örgütlerinin, akademisyenlerin katılımı sağlanmalı” dedi.

TUTUKLU ANNELER VE ÇOCUKLARI

Hükümlü anneleriyle hapishanelerde tutulan 0-6 yaş arası çocukların şartlarıyla ilgili Nisan 2020’deki değişikliklerin, infaz ertelemeyi ve denetimli serbestlik kapsamını genişlettiğini söyleyen CİSST, son olarak, “Tutuklu annelerin tahliye edilmeleri ve tutuklamanın alternatiflerinin uygulanması için rol, yine yargı makamlarına düşüyor. Yargılama süjelerinin 0-6 yaş arası çocukların risk ve ihtiyaçlarını gözeterek ve annelerin suç tiplerine dair herhangi bir ayrımcılık doğurmayarak hapsedilmeye alternatif mekanizmaları devreye sokması bekleniyor” çağrısında bulundu.