Sayfa Yükleniyor...
Başbakan Binali Yıldırım, İzmir mitinginde, "Açık ve net şekilde şunu söylüyoruz; hiç kimse 'evet' diyenleri 'hayır' diyenleri ayrıştıramaz. Cumhuriyeti birlikte kurduk, bu zafer bizimdir hepimizindir. Cumhuriyet hepimizindir " dedi
E. ÇAĞLA GENİŞ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Binali Yıldırım, 16 Nisanda yapılacak referandum öncesi, Evet Platformu tarafından İzmir Gündoğdu Meydanında düzenlenen mitingde halka seslendi. Yaklaşık 200 bin kişi Türk bayrakları ve evet flamaları ile meydana akın ederken, denizden de 300 tekne mitinge destek verdi. Mitinge ayrıca, Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci, Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nükhet Hotar ve AK Partili milletvekilleri de katıldı. Devletin zirvesini ağırlayan İzmirde sıkı güvenlik önlenmeleri alındı. 3 bin 500 polis alanda görev alırken, polis helikopteri de havadan alandaki güvenliği sağladı. Öte yandan mitingi izleyecek vatandaşlar için de 5 bin otobüs hizmet verdi.
İzmir'in 1930 yılında Türkiye'nin ilk demokrasi denemesinde önde giden şehir olduğuna dikkati çeken Başbakan Binali Yıldırım, şöyle konuştu: "Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün teşvikiyle Serbest Fırka'yı kuran Fethi Bey kuruluşunu burada demokrasinin merkezinde İzmir'de yaptı. İzmir 4 Eylül 1930'da Fethi Bey'i muazzam bir kalabalıkla karşıladı, Aynen bugünkü gibi. İzmir demokrasiye hasretti, İzmir baskılardan yılmıştı. İzmir huzur istiyordu, yatırım istiyordu, özgürlük ve demokrasi istiyordu. On binlerce İzmirli Fethi Bey'i bağrına bastı. Yaşanan olaylar sebebiyle bir polis kurşunuyla 14 yaşında bir çocuk, bir genç hayatını o gün kaybetti. Çocuğun babası oğlunun naaşını kucağına alarak Fethi Bey'in önüne geldi ve dedi ki 'İşte sana ilk kurbanımız, bizi tek parti zulmünden kurtar artık. Ne yazık ki 1930'daki o demokrasi denemesi başarısız oldu."
İZMİR SAHİP ÇIKTI
Demokrat Parti kurulduğunda da yine İzmir'in önde yer aldığını ifade eden Yıldırım, "İzmir evladına, hemşehrisine, Adnan Menderes'e sahip çıktı. İzmir o gün bir kez daha demokrasi ve özgürlük mücadelesinde en önde yer aldı. 46 seçimlerinde İzmir, Demokrat Partiye yüzde 70 oy verdi. 1950 seçimlerinde İzmir, Demokrat Partiyi tek başına iktidara getirdi" dedi.İzmir'in merhum Adnan Menderes'ten sonra cezalandırıldığını, ihmal edildiğini söyleyen Yıldırım, "Ege'nin incisi, Akdeniz'in huzur limanı İzmir yatırımlardan, hizmetlerden hakkını alamadı" diye konuştu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan şehirlere hizmet ederken siyaseti ölçü almamayı öğrendiklerini dile getiren Yıldırım, oy oranına bakmadıklarını, kim oy verdi, kim oy vermedi diye asla bir saniye düşünmediklerini dile getirdi. Yıldırım, sandık kalktıktan sonra oyları bir kenara bıraktıklarını vurgulayarak, Türkiye'nin tamamı için, İzmir'in tamamı için projeler yaptıklarını hizmetler sunduklarını ifade etti.
BUNLARIN BİLDİĞİ TEK ŞEY İSTEMEZÜK
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlunu eleştiren Başbakan Binali Yıldırım, şunları söyledi: Sayın Kılıçdaroğlu sadece hayır diyor. Bunların bildiği bir şey var; oda istemezük. Yol yaptırmam, havaalanı yaptırmam, hızlı tren yaptırmam, Marmarayı yaptırmam, Konak Tüneli'ni yaptırmam. İstanbul-İzmir otoyolunu yaptırmam. Bunların ağzından yaptırmamdan başka bir söz duydunuz mu İzmir. Halk oylaması kampanyasında söylemedikleri tek bir yalan, iftira kalmadı. Şimdi başladılar, bir siyasi parti temsilcisine yakışmayacak tehditler savuruyorlar. Bu aziz milleti tehdit etmeye sizin haddiniz de, hakkınız da yok. Haddinizi bilin. Yunanı denizden döktüğümüz gibi onlar da evet diyenleri denize dökecekmiş. Hayır çıkarsa milleti denize dökmüş gibi sevinecekler. Yazıklar olsun bunlara. Bu kadar seviyesiz bu siyaseti hak etmiyoruz. CHPye gönül veren kardeşlerimiz de hak etmiyor. Sayın Kılıçdaroğlu Yenikapıda başka şeyler söylüyor, FETÖnün ağzıyla konuşmaya başladı. 80 milyon vatandaşın zaferine gölge düşürüyor. Bu kahraman milletin 15 Temmuz direnişi dünya demokrasi tarihine altın harflerle yazıldı. İzmir 15 Temmuz gecesi ülkeye sahip çıktınız. Ey Kılıçdaroğlu ne senin gücün ne de Pensilvanyanın gücü bu zaferi gölgeleyemez. 15 Temmuzda nasıl Pensilvanya milletin tokadını yedi, bu milletin refah, güçlü Türkiye yürüyüşünü durduramazsın Sayın Kılıçdaroğlu.
İzmire 15 yılda 41 milyon liralık yatırım yaptıklarını hatırlatan başbakan Yıldırım, İzmirin her şeyin en iyisine layık olduğunu ve daha nice projeler gerçekleştireceklerine işaret etti.
NE VAAT EDİYOR?
Referandumda hayır oyu verilmesi gerektiğini savunanların hiçbir vaatte bulunmadıklarını belirten Yıldırım, İçeride ve dışarıdaki düşmanlarımıza karşı Türkiyeyi daha güçlü hale getireceğiz. Hayır diyenler Türkiyeye ne vaat ediyor. Hiçbir vaatte bulunmuyorlar, ufuk açmıyorlar. Hayır diyenler Türkiyeye rota belirlemiyor. Hayır diyenler mevcut durum devam etsin, kriz olsun darbe üreten bu sistem devam etsin diyorlar. Ama evet demek değişim demektir. Evet demek dönüşüm, reforma, kalkınma demektir. Evet, evet, evet. Evet istikrar, istikbal ve istikrar demektir. Biz evet ile çocuklarımız ve geleceğimiz, milletimiz için aydınlık yarınları inşa ediyoruz. Bu yüzden 15 yıldır devletin emanetini milletimiz CHPye değil AK Partiye vermiştir. Biz bağımsız yargı, güçlü büyük Türkiye diyoruz dedi.
TÜRKİYE İÇİN MİLATTIR
16 Nisanın Türkiye için bir milat olduğunu ifade eden Başbakan Binali Yıldırım, Bir İzmirli kardeşiniz olarak demokrasinin hep öncülüğünü yapmış İzmirin bu sefer güçlü bir evet diyeceğine inanıyorum. İzmir büyük ve güçlü Türkiyeden yana olacaktır buna inanıyorum. Adnan Menderes ile Recep Tayyip Erdoğan ile çehresi değişen İzmir, inşallah bu sefer kendine yakışanı yapacak. Biz İzmire güveniyoruz. İzmirin Cumhurbaşkanı ve Başbakanını da mahcup etmeyeceğine inanıyorum. Sadece Gündoğdu Meydanı değil aynı zamanda denizde balıkçılarımız 16 Nisan için müjde veriyor, 16 Nisanda buradayız diyorlar diye konuştu.
ESERLERİMİZ KONUŞTU
İzmir'de yaşam tarzı üzerinden istismar siyaseti yapmadıklarını, kutuplaştıran, ayrıştıran olmadıklarını, hep gönül diliyle konuştuklarını belirten Yıldırım, "Biz konuşmadık eserlerimiz konuştu. Biz hizmetlerimizle, projelerimizle, yaptıklarımızla ve yapacaklarımızla konuştuk. Biz bizi seçenlerin Başbakanı, bizi seçenlerin hükümeti olmadık, herkesin Başbakanı, herkesin hükümeti olduk. Çünkü biz biliyoruz ki üzerimizde 80 milyonun hakkı var, 80 milyonun emanetini taşıyoruz" dedi.
Yıldırım, hiç kimsenin diline, kültürüne, fikrine, inancına asla karışmadıklarını dile getirerek, "Biz 80 milyonu bir bildik, beraber bildik kardeşçe yaşaması için mücadele ettik. Biz Türkiye için, güçlü Türkiye için milletimizle, doğuyla batıyla, kuzeyle güneyle hep birlikte hareket ettik. Hep birlikte mücadele ettik" ifadelerini kullandı.
KİMSE AYRIŞTIRAMAZ
"Evet diyenler ne kadar bu ülkenin onurlu evladıysa 'hayır' diyenler de o kadar onurludur, onlar da bu memleketin evladıdır" diyen Yıldırım, memleketi de vatandaşları da "evetçiler" diye ayırmadıklarını asla ayırmayacaklarını söyledi. Yıldırım, "Hiç kimse 'evet' diyenleri 'hayır' diyenleri ayrıştıramaz. Biz 9 Eylül 1922'de buradan, İzmir'den düşmanı denize birlikte döktük. Bu ülkenin her bir evladının silahıyla, kazmasıyla, baltasıyla aslında dualarıyla Anadolu'nun ortasından başlayan bu mücadele İzmir'e kadar devam etti ve Ege'de düşmanı denize döktük. Kurtuluş Savaşı'nı birlikte zaferle sonuçlandırdık, Cumhuriyet'i birlikte kurduk, bu zafer bizimdir hepimizindir. Cumhuriyet hepimizindir" şeklinde konuştu.
İZMİR EDEPSİZ DİLİ KABUL ETMEZ
CHP Konya Milletvekili Hüsnü Bozkurt'un açıklamalarına ilişkin, "Hiç kimse bu ülkenin evlatlarını 'evet' dediler diye denize dökme densizliğinde, terbiyesizliğinde bulunamaz, tehdit edemez" diyen Başbakan Yıldırım, "Bu dil ayrıştırıcı bir dildir, bu dil bölücü bir dildir, bu kutuplaştırıcı bir dildir. Siyasetin dili bu olamaz. İzmir bu edepsiz dili asla kabul etmez" ifadelerini kullandı.
Haber Merkezi