Demirtaş’tan barış mesajları

Halkların Demokratik Partisi Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, bazı toplantılar için geldiği İzmir’de son olarak Tepekule Konre Sarayı’nda barış mesajları verdi.  ‘İzmir Barış İstiyor’ toplantısında konuşan Demirtaş, bir kez daha ‘amasız, ancaksız’ silahların susması çağrısında bulundu


  • Oluşturulma Tarihi : 24.08.2015 08:40
  • Güncelleme Tarihi : 24.08.2015 08:40
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Demirtaş’tan barış mesajları

E. ÇAĞLA GENİŞ

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, bazı toplantılar için geldiği İzmir’de ilk olarak Tepekule Kongre Merkezi’nde İzmir basın temsilcileriyle, ardından Tavacı Recep Usta’da sivil toplum kuruluşları temsilcileri ve işverenlerle bir araya geldi. Toplantıların son durağı ise bin kişinin katılımıyla gerçekleştirilen barış toplantısı oldu. Toplantıda ilk olarak, Bayraklı İlçesi’nde açlık grevi yaptıkları açıklanan barış anneleri, kürsüye çıktı. Annelerden birinin Kürtçe yaptığı konuşmadan sonra kürsüyle çıkan İzmir İl Eş Başkanı Dilek Aykan, “İzmir'de barışın sesi olmak için bir araya geldik. Tek dilimiz barış olacak” dedi. Ardından kürsüye çıkan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, İzmir'in oran olarak partisinin en fazla oyunu arttırdığı il olduğunu söyledi. Silahların amasız, ancaksız susması gerektiğini vurgulayan Demirtaş, MHP’ye seslenerek şunları söyledi: “Bizim yaptığımız çağrı, MHP'nin yaptığı kınamadan bin kat etkilidir. Herkes barış yanlısı olduğumuzu biliyor. Yaptığımız barış çağrılarının Kandil'de etkisi vardır. Sizin yaptığınız kınamaların karşılığı yoktur.”

“İZMİR, HDP’NİN OY ORANINI ARTTIRDIĞI BİRİNCİ İL”

İzmir’in HDP’nin oy oranını arttırdığı birinci il olduğuna dikkat çeken Demirtaş,“Buradan benim verdiğim mesajdan çok İzmir halkının verdiği mesaj kalıcı ve anlamlı. 7 Haziran’da İzmir, kalıcı barışa demokrasiye olan inancın en güçlü mesajının verildiği illerin başında geliyor. İzmir HDP’nin oy oranını arttırdığı birinci ildir. Sandıklardan HDP’ye barış mesajının çıktığı yerdir. Elbette ki Karadeniz’den, Trakya’dan, Akdeniz’den, Orta Anadolu’dan ve her yerden çok güçlü mesajlar aldık. Bizler farklı kimlikler ve inançlar olabiliriz. Ama bir arada özgürce yaşamak istiyoruz diyen Kürtlerin, Türklerin Ermenilerin, Çerkezlerin, Romanların ve Arapların sesi Ankara’ya ulaştı. Yani HDP’ye oy vererek Ankara’ya göndermek istediğiniz her mesaj sağ salim ulaştı” dedi.

“AKP SEÇMENİ BİLE RAHAT ETTİ”

7 Haziran akşamı çıkan sonuçtan sonra AK Parti seçmeninin bile rahat bir nefes aldığını belirten Demirtaş, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “7 Haziran akşamı AKP’ye oy vermiş seçmen bile rahat bir nefes aldı. AKP’li seçmen bile o akşam rahat bir nefes aldı çünkü Türkiye’nin buna ihtiyacı vardı. Türkiye’nin tek parti, tek adam ve tekçi dayatmalardan kurtulup barışa doğru birlikte yaşam, birlikte yönetme ve bir koalisyonla Türkiye’nin nefes alabileceği bir ortama ihtiyacı vardı. Halk mesajı aldı fakat bir de o zarftan çıkan mesajları yanlış okuyanlar oldu. Bugünkü durumun nedeni o mesajı doğru okumayanlardır.”

“KASIM’DA ALTERNATİF BİR İKTİDAR ORTAYA ÇIKARACAĞIZ”

Demirtaş, yüzde 13 alıp yerinde oturacak bir parti olmadıklarını açıklayarak, bu oranın yetinecekleri bir oran olmadığını ve HDP’nin artık geleceğin iktidarı olduğunu belirtti. Demirtaş, “Bizler artık bunların ne yapmak istediğini bilenler olarak önümüze yeni bir hedef koyarak yeni bir yol açmak zorundaydık. 7 Haziran, çok önemli bir başarı ve zaferdir. Ama tamamlanmamış bir yürüyüştür. Elbette biz yüzde 13 oy alıp yerimize oturacak bir parti değiliz. Zaten erken seçim olmasa bizler, 2019 seçimlerinde iktidara yürümek için hazırlık yapan bir partiydik. Bu oran bizim yetineceğimiz bir oran değildi zaten. Çok sağ olsunlar erkene aldılar. İki ay sonra alternatif bir iktidar yaratmamız lazım. Bu iktidarla Türkiye hiçbir yere gidemiyor. AKP’nin artık bir gelecek vizyonu ve topluma sunduğu demokrasi programı yok. Ülkenin cumhurbaşkanı devlete el koymuş durumda ve parlamentoyu işletmiyorlar; tatile soktular. Artık HDP’nin bir iktidar vizyonuyla sadece birilerini engelleyen değil onun demokratik iktidar alternatifini oluşturan bir programla yürümemiz lazım. Kalıcı barışa ulaşmak için adaleti, özgürlüğü, demokrasiyi, işi, aşı, ekmeği, eşitliği inşa etmemiz ve kazanmamız gerekir. Bu nedenle HDP, başlı başına bir barış projesidir. HDP’nin var olduğu her yerde barışı inşa etmek daha kolay olacak. HDP, artık geleceğin iktidarıdır. Kasım’da ise artık alternatif bir iktidar ortaya çıkaracağız” ifadelerini kullandı.

“GEZİ DİRENİŞİNDE DE AYNI ŞEYİ YAPTILAR”

Barışın temiz bir duygu olduğunu ifade eden Demirtaş, AK Parti’nin çözüm süreci üzerinden oy toplayıp süreci gerçekleştirmemesini eleştirdi. Demirtaş, “AKP bu ülkeye barışı getirmez. Çünkü o tabutlar onlara lazım; sıkıştıklarında içine dolduracakları genç bedenler onlara lazım. Ülkeye kalıcı barış gelirse artık neyin üzerinden siyaset yapacaklar. AKP’nin çözüm süreci üzerinden oy toplayıp süreci gerçekleştirmemesine karşı çıktık. Çözüm sürecini biz bozmadık asla bozacak tek bir iş dahi yapmadık. Hiçbir çözüm niyetlerinin ve politikalarının olmadığı aleni ortaya çıkınca yeniden savaşa sarıldılar. Soruyorum:  PKK’lıları dağdan indirmek için hangi yasayı çıkardınız da biz engel olduk. Mecliste sorduk,  yasa teklifiniz var mı dedik.  PKK, silah bıraksın diyorsunuz ya; bıraksın itirazımız yok. Bir yasa teklifi verdiniz mi? Neden demokrasi ve özgürlükler paketi yerine güvenlik paketi getirdiniz? Bunları kamuoyuna açıklayın. Gezi direnişinde de aynı şeyi yaptınız. Gündüz sokakta çocuklara işkence yapıp katledip akşam televizyonlarda başka bir şey anlattınız. Şimdi de aynısını yapıyorlar işte. Barışı ne kadar güçlü haykırırsak bu savaş o kadar erken bitecektir” şeklinde konuştu.

“BEN CUMHURBAŞKANI OLSAYDIM”

HDP’nin savaştan beslendiğini söyleyenlere seslenen Demirtaş, “Biz meydan meydan dolaşıp barış çağrısı ve silahlar sussun çağrısı yapıyoruz. Onlar gece gündüz operasyonlar devam edecek durmayacağız diye çağrı yapıyor savaş çığırtkanı biz oluyoruz. Halk artık barış istiyor; analar, babalar evlatlarını siz daha fazla oy alın diye yetiştirmediler. Sizin çocuklarınız gemiciklere bizim çocuklarımız tabutlara girsin diye bu mücadeleyi yürütmüyoruz. Ben partim adına her yerde çağrımı tekrarlıyorum. PKK, ‘amasız, ancaksız’ eylemlerine son vermeli. Hükümet, ‘amasız, ancaksız’ operasyonlarını durdurmalı ve yeniden diyaloga ve müzakereye dönmeli. Evlatlarımız ölüyor. Türkün kürdün anası ağlıyor Biz bin bir güçlükle halkları birbirine kenetlenecek hale getirdik. Onlar bunu bozmaya çalışıyor. HDP’nin en büyük başarısı ilk defa tüm toplumsal kesimleri demokrasi çerçevesinde bir araya getirmeyi başarmış olmasıdır. Ben eğer Başbakan veya Cumhurbaşkanı olsaydım, ülkemde bir parti böylesine bir zafer elde etmiş olsaydı ve gerçekten Türkiye’yi seven bir insan olsaydım bu bende büyük bir onur ve mutluluk yaratırdı. HDP’yi linç ettirmek yerine onu baş tacı yapardım; ülkenin demokrasisine sunduğu katkıdan ve iç barışa sunduğu katkıdan dolayı” diye belirtti.

BAHÇELİ’YE ‘ŞEREFSİZ’ YANITI

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin HDP seçmenine yönelik sözlerine yanıt veren Demirtaş, şunları söyledi: "Bize gönül veren MHP'li seçmene ne diyeceksin? HDP’yi parlamentodan, mümkünse ülkeden atmak istiyorlar çıldırıyorlar çünkü. HDP’yi Siyaset sahnesinden çıkartmayı düşünüyorlar. Bize gönül veren 6 milyonu ne yapacaksınız? Binlerce MHP’li, AKP’li ve CHP’li ile karşılaştık oy vermedik ama çok doğru bir politika izliyorsunuz diyorlar. Hadi bize oy veren 'şerefsiz' hele bize gönül veren MHP'li seçmene ne diyeceksin? Oyunu sana, gönlünü bize vermiş seçmene ne diyeceksin? Bu kadar ucuz bir politikaya asla düşmeyeceğiz. Irkçı faşizan politikalara asla teslim olmayacağız. Bize bölücü diyorlar, gece-gündüz yaptığımız çağrı barıştan başka bir şey değil.”

“KANDİL’DE KARŞILIĞI YOK”

MHP'nin kınamaların Kandil’de karşılığı olmadığını ve HDP’nin yaptığı çağrıların bin kat etkili olduğunu ifade eden Demirtaş, “Bizim yaptığımız çağrı, MHP'nin yaptığı kınamadan bin kat etkilidir. Herkes barış yanlısı olduğumuzu biliyor. Yaptığımız barış çağrılarının Kandil'de etkisi vardır. Sizin yaptığınız kınamaların karşılığı yoktur. Bugün evlatları tabutla gelen annelerin ellerinden öpüyoruz ve o siyasi anlayışı bitirene kadar mücadele etmeye devam edeceğiz. Çocuğu asker olan, polis olan, gerilla olan anneler el ele verin, sesinizi yükseltin. Biz bu savaşa mecbur değiliz deyin. Bakın İmralı’da, Sayın Abdullah Öcalan konuşarak sorunu çözmek istiyor. Müzakere hakkınızdan lüks değildir sizin için barış hakkınızdır barış haktır. Balkonda pencerede haykırın susmayın susarsanız onlar evlatlarınız kendi iktidarları için kurban etmeye devam ederler” diyerek toplumun her kesiminin barış sesinin yükselmesi için bir kez daha çağrıda bulundu.

Haber Merkezi