Dominik vatandaşlığı alıp isim değiştirmiş! Firari Kasım Garipoğlu’nun ‘Kevin Graham’ adını kullandığı ortaya çıktı

Ünlü isimlere yönelik yürütülen soruşturmada adı geçen ve uyuşturucu partileri organize ettiği öne sürülen Hayyam Garipoğlu’nun oğlu Kasım Garipoğlu, yalısına yapılan operasyonda uyuşturucu kullanımına yönelik çok sayıda aparat ele geçirilmesine rağmen yurtdışında bulunduğu için yakalanamadı. Hakkında yakalama kararı çıkarılan ve mal varlığına el konulan Garipoğlu’nun, emniyet birimlerince bulunamama ihtimalinin yüksek olduğu değerlendiriliyor. Yapılan tespitlerde, Kasım Garipoğlu’nun 2019 yılından bu yana Dominik Cumhuriyeti pasaportu taşıdığı ve iki farklı isim kullandığı ortaya çıktı.

İKİ AYRI KİMLİK KULLANIYOR

Cumhuriyet’ten Miyase İlknur’un haberine göre, Dominik Cumhuriyeti vatandaşlık başvurularında isim değişikliğine izin veriliyor. Bu kapsamda Kasım Garipoğlu’nun, Kevin Graham adıyla Dominik Cumhuriyeti pasaportu aldığı öğrenildi. Garipoğlu’nun, Acun Ilıcalı’nın uzun yıllardır “Survivor” yarışmasını gerçekleştirdiği Dominik Cumhuriyeti’ndeki adaya da gitmiş olabileceği öne sürüldü.

BABASI DA VANUATU’DAN VATANDAŞLIK ALDI

Öte yandan Kasım Garipoğlu’nun babası Hayyam Garipoğlu’nun da, Amerikan televizyonlarında yayınlanan “Survivor” yarışmasının 9 bölümünün çekildiği ve Papua Yeni Ginesi’ne yakın konumda bulunan Vanuatu’dan vatandaşlık aldığı belirtildi. Eski çalışanların iddialarına göre ise Kasım Garipoğlu, Dominik Cumhuriyeti pasaportunu 3 Nisan 2019 tarihinde temin etti.

ŞOFÖRÜNÜN İFADESİ ORTAYA ÇIKTI

Gazeteci Mustafa Kadir Mercan’ın haberine göre, firari Kasım Garipoğlu'nun şoförünün ifadesi ortaya çıktı. Uyuşturucu operasyonu kapsamında tutuklanan şoförünün ifadesinde şu iddialar yer aldı:

Partilere katılacak kişilerin, kimi zaman önceden oluşturulan davet listeleri doğrultusunda, kimi zaman ise son anda yapılan yönlendirmelerle yalıya alındığını ifade etti.

Ayrıca etkinliklere para karşılığı birliktelik yaşayan kadınların da davet edildiğini belirten şoför, bu kişilere Kasım Garipoğlu’nun talimatıyla banka havalesi üzerinden 10 bin liraya varan ödemeler yapıldığını söyledi. Söz konusu para transferlerinin kendi inisiyatifiyle değil, doğrudan verilen talimatlar doğrultusunda gerçekleştirildiğini öne sürdü.

Şoför, Garipoğlu’nun talimatı gereği parti sırasında üst kata çıkmanın kesin olarak yasaklandığını, kendilerinin yalnızca girişte karşılama ve organizasyonun teknik düzenlemeleriyle ilgilendiğini dile getirdi.

Partiler sürerken Garipoğlu’nun odasına çekildiğini, sabaha karşı ise yalıda kalan misafirlerin kendileri tarafından uğurlandığını aktardı.

Hakkındaki suçlamaları reddeden şoför, sadece makam şoförü olarak görev yaptığını ve verilen emirleri uyguladığını savunarak etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istediğini belirtti.