EGİKAD, İzmir dışındaki illere de yayılacak

EGİKAD Başkanı Nilhan Antitoros, İzmir’in diğer illere göre iş kadını derneği kurma noktasında geç kaldığını belirterek, “Yeni dönemde İzmir dışına daha çok çıkıp üye sayımızı ve potansiyelimizi daha da arttırmayı düşünüyoruz” dedi


  • Oluşturulma Tarihi : 13.04.2017 06:52
  • Güncelleme Tarihi : 13.04.2017 06:52
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
EGİKAD, İzmir dışındaki illere de yayılacak

ÖZKAN PEKÇALIŞKAN-ÖZEL HABER

Ege İş Kadınları Derneği’nde geçtiğimiz aylarda yapılan olağan genel kurulla başkanlığa seçilen avukat Nilhan Antitoros’la EGİKAD’da dünden bugüne yaşanan gelişim sürecini, yeni dönemdeki projelerini ve yapmayı düşündükleri faaliyetleri konuştuk.

Ege İş Kadınları Derneği’nin 2008 yılında kurulmuş bir dernek olduğunu ve kurucuları arasında kendisinin de olduğunu belirten Antitoros, “Derneğin kuruluşundan itibaren her dönem derneğin yönetiminde bulundum. 6 sene başkan vekilliği yaptım. 2014’teki seçimlerde yine başkan vekili oldum ama o dönemin başkanı ile bazen aynı takımda olamıyorsunuz doku uyuşmazlığı olabiliyor. Bir kerede affımı istedim dernek yönetim kurulundan ancak üyeliğim devam etti. Seçimlerin olacağı dönemde arkadaşların isteği ve teveccühü ile başkanlık yarışında bizde adaylığımızı koyduk. Genel kurulda yapılan seçimle dernek üyeleri tarafından derneğin başkanlığına getirildim” dedi.

İŞİ MUTFAĞINDA ÖĞRENDİM

Sivil Toplum Kuruluşu kökenli biri olduğunu ve İzmir Ticaret Odası’nda 9 sene çalıştığına değinen Antitoros, “Sivil toplum kuruluşlarının nasıl çalıştığını neler yapabildiğini ve nelere muktedir olduğunu mutfağında öğrendim diyebilirim. Daha sonra da bu derneği kurduğumuzda çalışmalarımıza o şekilde devam ettik. Şu anda dernekte başkanlık görevini götürüyoruz. Sağ olsun arkadaşlar da çok yardımcı oluyorlar ve önümüzdeki dönem de güzel projeler ile faaliyetlerimizi sürdüreceğiz” diye konuştu.

İŞ KADINI DERNEĞİ NEDEN OLMASIN?

İzmir’de kadınlar daha çok ön plana çıktığını ve gerek dernek başkanlığı gerekse oda başkanlığı yapan kadınların varlığına dikkat çeken Antitoros, “Aslında iş kadını derneği kurma konusunda İzmir biraz geç kalmış bir şehirdir. Biz Ege İş Kadınları’nı kurduğumuzda Anadolu’da girişimci kadınlar adı altında Diyarbakır’da Adana’da, Antalya’da ve Karadeniz’in illerinde çok farklı kadın dernekleri kurulmuş ve faaliyetlerini sürdürüyorlardı. Biz de o dönemde İzmir’de iş kadınları derneğini kurmak için harekete geçtik. İş adamları dernekleri var biz de oralara üye oluyoruz ama neden iş kadınları olmasın dedik. Bu fikirle yola çıktıktan sonra açık söylemek gerekirse bize süreçte yardım etti. 2009 yılında oda ve borsa seçimleri gündeme geldi. Bu seçimlerde de biz derneğin ilk projesi olarak kadınların kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarında yani oda ve borsa gibi yerlerde yer almaları için bir farkındalık geliştirdik. Her ne kadar dernekleşme açısından İzmir olarak geç kalmışsak da o dönemki çalışmalarımız ve o dönemdeki erkek başkanların da desteğini yadsıyamayız. O dönemdeki iş adamları da demokrat davrandılar ve o dönemde İzmir rekor kırdı ve 11-12 kadın İzmir’deki oda ve borsaların meclislerine yönetim kurullarına ve meclis başkanlıklarına seçilmişlerdi. Arkamıza aldığımız bu rüzgar sayesinde de derneklerin başkanlarının artık kadın olması fikri de normal karşılanmaya başlandı. EGİAD ve İTB Başkanı, Deniz Ticaret Odası Meclis Başkanı gibi yerlerde kadınlar başkan olarak yer aldı. Sadece kadınların başarısı olarak bakmıyoruz bu olaya aynı zamanda erkeklerin verdiği desteği de doğru şekilde kullandığımızı düşünüyorum” şeklinde konuştu.

ÜYE POTANSİYELİNİ GELİŞTİRMEYİ DÜŞÜNÜYORUZ

Antitoros, kendilerine yol haritası çizdiklerinde yapmayı düşündükleri projeleri zamana yayacak şekilde hayata geçireceklerinin altını çizerek şunları söyledi: “Projelerin tabi ki de hepsini aynı zamanda yapmak mümkün değil. Başlamış projeler vardı onlar da dönemlerini tamamladıkları için bitti. Üç yıllık yeni dönemde bu süreç içerisinde yapmış olduğumuz faaliyetleri sürdürmeyi istiyoruz. Bunlar nedir diye bakarsak öncelikler her ne kadar kadın derneği olsak da bizim kuruluş amacımız içerisinde üyelerimizin ticari faaliyetlerini geliştirmek ile ilgili bir takım öngörüler var. Bu çerçevede üyelerimiz arasındaki işbirliğini yoğun bir şekilde sağlamaya çalışıp bu anlamda üye potansiyelini geliştirmeyi düşünüyoruz” şeklinde konuştu.

 MADDİ YARDIM DA BİR YERE KADAR

Antitoros, aynı zamanda kendileri kadar şanslı olmayan dezavantajlı tabir edilen kadınlar konusunda da projelerimiz olacağını belirterek şu bilgileri paylaştı: “Daha önce sığınma evlerinde bulunan kadınları kendi ayakları üstünde kalabilmesini sağlamak amacıyla bez bebek projesi üretmiştik. Bez bebek projesi ile bir dönem dezavantajlı kadınların yaptıkları iş nedeniyle para kazanmalarına ve aynı zamanda da bir iş öğrenmelerine vesile olmuştuk. Bez bebeklerini sığınma evlerinde dikiyorlar ve sonra mağazalar zincirinde satıyorlardı. Elde edilen geliri de kadınlara hibe ediyorduk. Birkaç kadını o şekilde kurtarmıştık. Birlikte ev tutmuşlardı. Çalışmaya başlamışlardı. En azından birkaç hayata dokunduysak ne mutlu bize. Bu tür projeleri geliştirmeyi düşünüyoruz. Çünkü maddi yardım da bir yere kadar. İş öğrenmeleri halinde o kadınların bir güven kazanması ve bir zanaatlarının olduğunu bilmeleri onlar açısından son derece önemli tabi.”

KAMUOYU OLUŞTURMA NOKTASINDA ÇALIŞACAĞIZ

Üyelerinin iş potansiyellerini geliştirmek adına yurt içi ve yurt dışı temalı seyahatler yapmayı düşündüklerini söyleyen Antitoros, “Bu seyahatler gezi amaçlı seyahatler olmayacak. İşbirliklerini arttırmak ve gidilen yerdeki muadil kadın dernekleri ya da iş adamları ile bir araya gelip işbirliklerini üyelerin potansiyellerini arttırmak amaçlı olacak. Bunun dışında üyelerimizin sektörel sorunları ile ilgili kamuoyu yaratmayı planlıyoruz. Çünkü dernekler sadece seyahat ve yardım vs. değil aynı zamanda kamuoyu oluşturma noktasında son derece önemli yerdeler. O yüzden sektörel, ekonomik ve ticari konularda o sektörde çalışan üyelerimizi de yanımıza alıp açıklama yapmayı bir soruna çözüm önerisinde bulunmayı ve onu ilgili makamlara ulaştırmayı hedefliyoruz. Bu konu bizim için son derece önemlidir. Sorunları çözme noktasında kadınların artık sadece IQ’su ile değil EQ’su yani duygusal zekası ile de ön plana çıkıyor. Ve bu gerçeği kimsenin yadsıyamıyor. Böyle olunca erkeklerin ürettiği çözüm ile kadınların ürettiği çözüm arasında biraz daha farklılıklar olabiliyor. Kadının göremediğini erkek erkeğin göremediğini de erkekler görebiliyor. O anlamda biz farklı öneriler ile sektörel sorunları çözmeye çalışacağız” diye konuştu.

TEK ÇATI ALTINDA OLMAK FAYDALI OLMUYOR

İzmir’de etkin olarak çalışan iş kadını derneği olarak bakıldığında İZİKAD ve EGİKAD’ın olduğuna dikkat çeken Antitoros, “İZİKAD ile birlikte bir şeylerde yapmak istiyoruz ama farklı bakış açıları ile farklı sorunlara yönelebiliyor değişik dernekler. O yüzden hepsini tek bir çatı altında toplamak ve tek bir yönetime bağlamak bana çok doğru gelmiyor. Çünkü demokratik toplumlarda ne kadar farklı renkler ve sesler varsa o kadar iyiye ulaşabiliyorsunuz. Kadın derneklerini o anlamda tek bir çatı altında toplamanın ben faydalı olduğunu düşünmüyorum. Sadece bir yönetim kurulunun bakış açısında teslim ediyorsunuz olan oluşumu. Ama birkaç dernek varsa bu dernekler farklı farklı konularda çalışabiliyor. Mesela biz şimdi sektörel olarak iş ve işletmelerin kendini geliştirmesi ile ilgili konulara ağırlık vermeyi planlıyoruz. İZİKAD Akademi ile kişilerin kendini geliştirmesi ile ilgili bir takım faaliyetlerde bulunuyor. Yani farklı farklı kişilerin insana ve daha çok konuya dokunmak mümkün oluyor. O yüzden ben tek çatı altında toplanma konusuna taraftar değilim. Ama tabiki birlikten güç doğar. Belli konularda proje geliştirip daha etkin bir şeyler yapma konusunda daha makro konularda işbirliği yapma konusunda her dernekle işbirliği yapmaya hazırız” dedi.

STK’LAR BELİRLİ BİR OLGUNLUĞU GEREKTİRİR

Sivil toplum örgütlerinde çalışmanın belirli bir olgunluğu gerektirdiğini savunan Antitoros, “Kişisel hırslar ve kişisel çıkarlar buralarda ön plana çıkarsa pozitif şeyler elde edemiyorsunuz ve devamlı bölünmeye başlıyorsunuz. O da çok güzel bir şey değil tabiki. Diğer kurumlara ve diğer derneklere birlikte çalışabiliriz gözüyle bakarsanız o zaman işin pozitif yönünden bakabiliyorsunuz. Negatife kaydığınız zaman çatışma ve kavgalar illaki çıkıyor” ifadelerini kullandı.

İZMİR DIŞINA ÇIKMAYI DÜŞÜNÜYORUZ

İzmir dışına çıkıp oradaki iş kadınları ile ilgili buluşma ve o şehirlerde çok kıymetli iş kadınları ve oluşmuş dernek ya da STK’larla bir araya gelmeyi düşündüklerini belirten Antitoros, “Daha önceki dönemlerde Aydın, Manisa ve Bandırma’daki iş kadınları ile temasımız olmuştu. Oradaki iş kadınları bizim toplantılarımıza severek ve isteyerek katılmaktaydılar. Fakat bir kopukluk şimdi yeniden Aydın, Manisa ve Denizli gibi kentlerden hem üye almak istiyoruz. Hem de oradaki üyelerimize temsilcilik vermek suretiyle bir şeyler yapmayı düşünüyoruz. Ancak şube vermeyi düşünmüyoruz. O biraz daha köklü bir düşünce. En azından oradaki faaliyetlerimizi de İzmir’deki gibi bire bir sürdürmek istiyoruz. Biz BASİFED’in de üyesiyiz. Orada da son derece etkindik. EGİKAD bazı dönemlerde daha ön plana çıkmıştı. Tekrardan aynı havayı yakalamak istiyoruz. Çünkü gerçekten tüm Türkiye’yi gezdik. Diyarbakır’dan Ordu’ya kadar Antalya’dan Malatya, Kayseri ve Konya gibi birçok yerde TÜRKONFED çatısı altındaki organizasyonlarda yer aldık. Bunlar sadece kadın sorunlarına dikkat çekmek değil aynı zamanda derneğimiz üyesi arkadaşlarımızın da hem networklerini hem de iş potansiyellerini geliştirmek babında son derece önemli etkinliklerdi” dedi.

GENÇLERE ROL MODEL OLMAK İSTİYORUZ

Girişimci kadınlar, üniversiteden mezun olan kadınlar hakkında fikri olupta bir şey yapamayanlar için mentorlük gibi bir takım faaliyetleri olduğunu belirten Antitoros, “Özellikle şu anda üniversitede bulunan genç kızlara rol model olmak bizim için son derece önemlidir. Zaten derneğimizin ana amaçlarından bir tanesi de budur. İş kadınlarını toplumda rol model olarak çıkarabilmektir. Onunla ilgili bir takım burs verme çalışmalarımız var. Daha önce TEV içerisinde kendi EGİKAD burs havuzumu oluşturmuştuk. Burs verdiğimiz öğrencimizi biz kendimiz seçmiştik. TEV’in Balçova’da bulunan Kız Öğrenci Yurdu’na her ay düzenli olarak toplantı düzenlemek suretiyle iş dünyası, politika basında ön plana çıkmış başarılı iş kadınlarını orada kız çocuklarına konuşmacı olarak dinlettik. Kız çocuklarının daha üniversite sıralarında temas edip en azından kendilerine rol model olarak seçebilecekleri kişileri onlarla buluşturmak istemiştik. Çok güzel projeydi ve ses getirmişti aynı zamanda EBSO ile de yaptığımız işbirliği ile mini bir kariyer fuarı düzenlemiştik. Oradaki meclis üyeleri ile yeni mezun olan ya da staj yeri arayan öğrencileri bir araya getirmiştik. Bu da çok güzel bir faaliyetti” şeklinde konuştu.

ORİJİNAL FİKİRLİ GİRİŞİMCİ KADIN SAYISI ARTMALI

Girişimciliğe her zaman ön ayak olmak istediklerine vurgu yapan Antitoros, “Çünkü girişimci iş kadını sayısının toplumda artmasını istiyoruz. Girişimcilik ile ilgili benim daha önceki çalışmalarımda eğitim vermiştim. EGİKAD olarak ayrıca KOSGEB destekli girişimcilik kursları düzenledik fakat finansmana ulaşma konusunda bütün genç girişimciler tabi ki sıkıntılar yaşıyor. Ama kadınlar bu sıkıntıyı daha çok yaşıyor. Çünkü gayrimenkul ve ipotek gibi şeyler genelde daha çok erkeklerin üzerindedir. Ama biz değişik yöntemleri kullanmayı kaynak kullanma yöntemlerini geliştirmek ve öğretmek suretiyle işlerini geliştirmeyi sağlıyoruz ama burada önemli olan orijinal fikirler ile ortaya çıkmaktır. Hep yapılanları taklit ederek de girişimci olmak biraz zor oluyor. Tecrübelerime dayanarak bunu çok net söyleyebiliyorum. El işi, takı, örgü, yiyecek, bunda biraz fazla bir yönelme var. Şöyle güzel bir örnek vermek gerekirse Diyarbakırlı bir kadın mikrokredi ile işini o kadar büyütmüş ki çevredeki kafelerin ya da kıraathanelerin masa örtülerini toplayıp yıkayıp ütülüyor. Bunu da bir ücret karşılığında yapıyor. Bu iş çok tutuyor. Kadına da bu işi vermek istiyor çevredeki kafeler. Kendisine mikrokredi ile bir çamaşır makinesi alıyor ve şu an o işi o kadar büyütmüş ki yanında insan çalıştırıyor. Yani bu orijinal bir fikir. Bu faydaya yönelik olarak değişik bir hizmet sektörü olarak karşımıza çıkıyor. O yüzden bence kadın girişimcilerin böyle fikirler ile yola çıkması gerekir. O yüzden yapılmışı yapmak değil de fark yaratmak daha önemli” ifadelerini kullandı.

SİZİ BIRAKMAYAN TEK ŞEY EĞİTİM VE MESLEĞİNİZ

Antitoros, son olarak eğitimin her insan için çok önemli olduğuna dikkat çekerek, sözlerini şöyle sonlandırdı: “İnsan her şeyini kaybedebilir yakınlarını kaybedebilir. Evini ve mal varlığını ve parasını da kaybedebilir ama insanı bu dünyada bırakmayacak tek şey eğitim ve mesleğidir. O her zaman sizinle beraber. O yüzden genç kızlarımıza eğitim almalarını okumalarını ve bir meslek sahibi olmalarını öneriyorum. Çünkü hayatın ileride ne getireceğini kimse bilmiyor iyi de getirebilir kötü de getirebilir ama eğer kendi dünyalarını yaratabilecekleri bir meslekleri ve meziyetleri var ise bu onlar için inanılmaz bir hediyedir ve onu hiçbir zaman kaybetmezler.”

Haber Merkezi