Eğitim-İş: Emperyalizme karşı barışın sesi yükseltilmeli

1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla açıklama yapan Eğitim-İş, savaşların en ağır bedelini emekçilerin ödediğini belirterek, “Barış yalnızca bir ideal değil, emperyalist müdahalelere ve sömürüye karşı toplumsal bir duruştur” mesajını verdi

  • Oluşturulma Tarihi : 01.09.2025 13:57
  • Güncelleme Tarihi : 01.09.2025 13:57
  • Kaynak : SULTAN GÜMÜŞ KAYA
Eğitim-İş: Emperyalizme karşı barışın sesi yükseltilmeli haberinin görseli

Eğitim ve Bilim İşgörenleri Sendikası (Eğitim-İş), 1 Eylül Dünya Barış Günü’nde yaptığı açıklamada emperyalist savaşların yıkımına dikkat çekti. Açıklamada, savaşların yalnızca devletler arası çatışmalarla sınırlı kalmadığı, aynı zamanda ekonomik ve politik hegemonya araçları olarak sürdürüldüğü vurgulandı. 
Eğitim-İş, barışın ertelenemez bir gereklilik olduğunu belirterek, “Eğitim kurumları savaş propagandasının değil, bilimin ve özgür düşüncenin mekânı olmalıdır” çağrısında bulundu.

YURTTA SULH, CİHANDA SULH

Sendika tarafından yapılan açıklamada şu sözlere dikkat çekildi: “1 Eylül Dünya Barış Günü: Emperyalizme karşı yurtta sulh, cihanda sulh! 1 Eylül; ulusların emperyalist savaşların yıkımına karşı sesini yükselttiği, barışın ertelenemez gerekliliğini haykırdığı gündür. Günümüzde dünya genelinde savaşlar, yalnızca devletler arası çatışmalar olarak değil; ekonomik ve politik hegemonya araçları olarak sürdürülmektedir. Silah endüstrisi, doğal kaynakların yağmalanması ve emek sömürüsü en ağır bedeli emekçilere ödetmektedir. Emperyalizm; barışı imkânsız kılan, doğal kaynakları yağmalayan, toplumsal adaleti yok eden bir sömürü düzenidir. Savaş, yalnızca acılar ve ölümler yaratmakla kalmaz; eğitim hakkını, sağlık hakkını ve temel insani koşulları da ortadan kaldırır. Barışın tesis edilemediği bir iklimde demokratik haklar erozyona uğrar, toplumsal yaşamın temel değerleri tehdit altına girer. Dünya barışı, emperyalist güçlerin askeri ve ekonomik müdahaleleri ile küresel sermaye odaklı çıkar politikalarının gölgesinde sürekli tehdit altında bulunmaktadır. Bugün savaşlar, yalnızca silah kullanımıyla değil; açlık, yoksulluk, toplumsal eşitsizlik ve sistematik adaletsizlik aracılığıyla da sürdürülmektedir. Ulusların emeği ve yaşam hakkı, çıkar odaklı politikaların malzemesi haline getirilmektedir.”

YALNIZCA BİR İDEAL DEĞİL…

Açıklamanın devamında ise “Ortadoğu’da yıllardır süren savaş ortamı, emperyalist çıkar hesaplarının yarattığı yıkımın en açık göstergesidir. Irak’ın işgalinden Suriye’nin parçalanmasına, Yemen’deki insani felaketten Lübnan’ın istikrarsızlaştırılmasına kadar bütün gelişmeler, emperyalizmin bölgeyi kan gölüne çevirdiğini ortaya koymaktadır. Bugün en çarpıcı örnek, İsrail’in Filistin topraklarında sürdürdüğü işgal ve katliamdır. Filistin, emperyalist desteklerle ayakta tutulan bu işgal rejimi tarafından sistematik saldırılara, zorunlu göçlere ve insanlık dışı kuşatmalara maruz bırakılmaktadır. Gazze ve Batı Şeria’da çocuklar, kadınlar ve siviller hedef alınmakta; Filistin halkının yaşam hakkı yok edilmektedir. Filistin’de yaşananlar, emperyalizmin kanlı yüzünü bütün dünyaya göstermekte; ancak dünya bu katliama sessiz kalmaktadır. Eğitim-İş olarak bir kez daha vurguluyoruz: Barış, yalnızca bir ideal değil; aynı zamanda eşitsizliklere, emperyalist müdahalelere ve sömürüye karşı toplumsal bir duruştur. Eğitim kurumları, silah ve savaş propagandasının değil bilimin, özgür düşüncenin ve barışın mekânı olmalıdır. Büyük Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün sözleri, bugün hala yolumuzu aydınlatmaktadır: Yurtta sulh, cihanda sulh!” mesajı iletildi. 

Kaynak : SULTAN GÜMÜŞ KAYA