Emekliler: Salgından ölmedik, açlıktan öleceğiz!

Karabağlar Kent Konseyi ve DİSK Emekli Sen Karabağlar Şubesi ortak bir basın açıklaması yayınlayarak emekli maaşlarını protesto etti. Her iki sivil toplum örgütü, emeklilerin çantada keklik görülmemesi gerektiğini vurguladı.

Yapılan açıklamada, “Ülkemizde 15 milyon 466 bin emekli bulunmaktadır. En düşük emekli maaşı 7 bin 500 Türk lirasıdır. Bunun yanı sıra yapılan araştırmalara göre yoksulluk sınırı 43 bin 433 lira, açlık sınırı 13 bin 334 lira, asgari ücret ise 11 bin 402 liradır. Sonuç olarak nüfusun yüzde 80’i yoksulluk ve açlık sınırı altında, özellikle emeklilerin durumu içler acısı. Dokuz milyon emekli sadece 7 bin 500 lira aylık alıyor. Asgari ücretin de altında” denildi.

YENİ BİR HAYAL KIRIKLIĞI DAHA

“2008 yılında 5510 sayılı yasa ile aylık bağlama oranı düşürüldü ve enflasyona endekslendi” ifadelerinin yer aldığı açıklamada, “Bu arada açıklanan enflasyon verilerinin güvenilirliği konusunda endişeler oluştu. Emeklilerin milli gelirden aldığı pay kaldırıldı. Bu değişiklikler olmasaydı bugün 7 bin 500 lira olan emekli aylığı 15 bin lira olacaktı. Ülkemizde bir sosyal güvenlik sistemi var. Emekliler yıllarca ülkeye hizmet etmiş, emek vermiş, insanlar aynı zamanda emek verirken vergi, sigorta primi ödediler. Bunun sonucunda emekli maaşı almaya hak kazandılar. Emekli maaşları bütçeden ödenmiyor, bizim ödediğimiz vergi ve primlerden oluşmuş bir sistem var. Emekli maaşları hak edilmemiş tek taraflı bir ödeme değildir. Emekliler sadece çalışırken ödediği primlerden kaynaklanan haklarını istiyor. Meclis açılışında emekliler sürdürülebilir bir iyileştirme içeren kalıcı bir çözüm beklerken yeni bir hayal kırıklığı daha yaşamışlardır. Bu hak edilen düzenleme yapılmadığı gibi bir kereye mahsus 5 bin liralık ikramiye konusunda eşitsizlik ve ayrımcılıkla karşılaşılmıştır” bilgisi paylaşıldı. 

EMEKLİLER ÇANTADA KEKLİK DEĞİLDİR

Son olarak şunlar söylendi: “Çalışan emeklilere 5 bin liranın ödenmeyeceği açıklanmıştır. Bunca yıl çalışan emekli elbette dinlenmek ister. Ancak geliri asgari ücretin de altında kalan emeklinin hayatını sürdürebilmek için çalışmak zorunda kalmış olduğu açıktır. Ekonomik krizin yükü emekliler ve emekçilerin üzerine yüklenemez. Hemen ayrımcılığın olmadığı sürdürülebilir, kalıcı ve insanca yaşanabilir bir düzenleme istiyoruz. Hakkımızı alıncaya kadar alanlarda olacağız. Onuruyla bu ülkeye emek veren emekliler onursuzlaştırılamaz. Bu günlerde 100. yılını kutlayacağımız Cumhuriyet’imizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, ‘Bir milletin yaşlı vatandaşlarına ve emeklilerine karşı tutumu; o milletin yaşama kudretinin en önemli kıstasıdır’ demiştir. Emekliler çantada keklik değildir. Emekli salgından ölmedi, açlıktan ölecek. Dilenerek değil, direne direne kazanacağız. Söyleyecek sözümüz, yaşayacak günümüz var. Emeklilerin hakkı gasp edilemez. Yeni eşitsizlikler istemiyoruz, hakkımızı istiyoruz. Unutmayalım ki aynı gökyüzü altında bir direniştir yaşamak, haklıyız kazanacağız.”

BU İÇERİK DE İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR- Emeklilerden 'çıplak ayaklı' eylem