Kurban Resmi

Eşkıyalık üzerine söyleşi yapıldı

TYB İzmir Şubesi’nin her cumartesi düzenlediği Kültür Sohbetleri’nin bu haftaki konuğu Tire Belediyesi Tarih Danışmanı Ali Özçelik oldu. Özçelik, ‘Batı Anadolu Eşkıyaları’ adlı sunum yaptı

  • Oluşturulma Tarihi : 23.04.2019 13:48
  • Güncelleme Tarihi : 23.04.2019 13:48
  • Kaynak : HABER MERKEZİ
Eşkıyalık üzerine söyleşi yapıldı haberinin görseli

SULTAN GÜMÜŞ
‘Batı Anadolu Eşkıyaları’ konulu sunumuyla Türkiye Yazarlar Birliği İzmir Şubesi Kültür Sohbetleri’nin misafiri olan Tire Belediyesi Tarih Danışmanı Ali Özçelik, birinci kaynaklara inilerek hazırladığı çalışmasını katılımcılara aktardı. Özçelik, konuşmasına şöyle başladı: “Eşkıyalık; cinayet işlemek, mal gasp etmek, mesken-çiftlik-ağıl-köy-değirmen gibi mahalleri basıp tahrip etmek, soygun yapmak ve fidye amaçlı insan kaçırmak gibi kanun dışı fiilleri işleyip, söz konusu suçlardan hükümlü ve firari haldeyken silahlı çete teşkil ederek, asayişi bireysel veya toplumsal anlamda tehdit eden güruhların yaptığı eylemlere verilen genel bir addır. İllegal bir kolektif yapıya dahil olmak suretiyle vuku bulan eşkıyalık, kökenleri oldukça erken dönemlere uzanan kadim bir uğraş ve evrensel bir illettir.”
“KADİM VE EVRENSEL İLLET”
İşte bu söz konusu kadim ve evrensel illetin İmparatorluğun son yüzyılında, Batı Anadolu coğrafyasındaki ahvali de, XIX. yüzyılın son çeyreğinden itibaren kaybedilen savaşların, uzun askerlik süresinin, artan vergilerin, işsizliğin ve bölgeye yapılan göçlerin neticesinde içinden çıkılmaz bir hal almıştı” diyen Özçelik, “Asayişsizliğin vahameti resmi yazışmalara “her tarafı yine havf ve dehşet istila ederek kimse kapı dışarı çıkamaz bir hale geldi” cümlesiyle yansırken başta zeybek çeteleri olmak üzere Rum, Arnavut, Çerkes ve Lazlardan oluşan eşkıya grupları pek çok cinayetin ve soygunun müsebbibi olmuşlardı. Çakırcalı Ahmet, Rum Vasil, Kaptan Andrea, Arnavut Kazım, Kürt Mustafa, Piç Osman, Laz Maksut, Çingen Salih ve Harputlu Ömer gibi farklı milletlerden gelen ünlü eşkıya reislerine karşı Osmanlı idarecileri ise şedit bir mücadele yöntemi izleyerek, jandarma müfrezeleri aracılığıyla çok sayıda çeteyi tasfiye etmiş, ancak eşkıyalığın kökünü tamamen kurutamamışlardır” yorumunda bulundu.
İSTİHDAM EDİLİYORLAR
Kanlı surette tasfiye edilmeyen eşkıyaların ise böylesi durumlarda önce af, sonrasında da devlet hizmetine alınarak istihdam edildiğini aktaran Özçelik, şöyle devam etti: “Kimileri Kırım Savaşı ve 93 Harbi gibi büyük önem taşıyan savaşlarda başıbozuk birliklerine dâhil edilirken pek çoğu da ‘kır bekçisi / kır serdarı’ sıfatıyla eşkıya takibine çıkarılmışlardı. Böylelikle sükûnet kısa bir süreliğine sağlanmış olsa da, Batı Anadolu’daki asayişsizlik meselesi bir sonraki yüzyılın başlarından İmparatorluğun yıkılışına dek geçen süre zarfında çok daha kötü bir hal almış, buna mukabil idari, hukuki ve askeri mücadele yöntemleri dönemin ruhuna uygun olarak değişiklik arz etmişti.”
ESERE İLİŞKİN…       (KUTUUUUUUUUUUUUUUUUUUUU)
Atçalı Kel Mehmed Efe / Batı Anadolu’da Eşkıyalık ve Zeybeklik’ kitabından da söz açan Ali Özçelik, esere ilişkin şunları aktardı: “Zeybekler, sözlüklerde ekseriyetle, ‘Batı Anadolu’daki özellikle dağlık yerlerde yaşayan, iyi savaşçı, asayiş ve yolların muhafazasından sorumlu ücretli asker’ olarak tanımlanmaktadır. Ancak zeybekliği, sınırları keskin çizgilerle belirlenmiş olan bir müesseseden ziyade, tarihsel süreç içinde farklı kulvarlardan yapısal ve folklorik özellikler barındıran bir olgu olarak ele almak daha doğru olacaktır. ‘Zeybek’ adı verilen silahlı grup, Osmanlı idaresi zamanında, Batı Anadolu topraklarındaki pek çok önemli gelişmeden etkilenmiş ve bu gelişmeler de onun yapısal evrimine katkı sunmuştur. Elinizdeki kitap; 16. yüzyıl başlarından 19. yüzyıl son çeyreğine dek ‘azap’,  ‘levend’, ‘korsan’, ‘sekban’ ve nihayetinde ‘zeybek’ olarak adlandırılan cengâver Batı Anadolu gençlerinin, silahşorluk ve eşkıyalık bağlamında tarihsel serüvenini ele alıyor. Belirtilen zaman aralığında; Umur Gazi geleneğinin mirasçısı gözü kara reislerden Saruhanoğulları’nın namlı süvarilerine, Ege korsanlarından Celali bölüklerine, ayanların amansız silahşorlarından Aydın Dağları’nı saran zeybek çetelerine dek pek çok olayı, kişiyi ve olguyu değerlendiren bu çalışma bir olay örgüsü içinde ve kronolojik olarak ilerliyor. Erken Dönem Batı Anadolu eşkıyalığının yapısal incelemesinin ele alındığı çalışmanın en önemli kısmını ise 1829’da başlayıp çok geniş bir alanı etkileyen ve 1830’da kanlı biçimde bastırılan Büyük Zeybek İsyanının lideri Atçalı Kel Mehmet Efe’nin, arşiv kaynakları doğrultusunda, titizlikle ortaya konulan yaşamı ve faaliyetleri oluşturuyor. Sancaklar basan, mahkemeler kuran, meydan savaşları yapan, yakalandıklarında yağlı iplerde sallandırılan, hülasa can alıp, can veren Batı Anadolu eşkıyalarının, halk kahramanı zeybeklerinin yüzlerce yıllık tarihi, geniş bir perspektiften okurlara sunuluyor.”