- Gündem
- 15.05.2025 00:56
Tarih Araştırmacısı Bedri Cumhur Doğu, Napolyon Bonapart’ın generallerinden biri olan Kont Ludwik Michel Pac’ in İzmir’de bulunan ve 25 Şubat 1909 tarihli Servet-i Fünun Dergisi’nde yayınlanan mezar taşı hakkında ilk kez bilgiler aktardı
BURCU YANAR/ÖZEL HABER
25 Şubat 1909 tarihli Servet-i Fünun Dergisi’nde yayınlanan ve Tarih Araştırmacısı Bedri Cumhur Doğu tarafından Türkçe’ye çevrilerek sadeleştirilen bir metinde hayatını derlediği yardımsever ve merhametli biri olarak tanımlanan Kont Pac’ın hayatı anlatılıyor. İzmir’de bulunan mezar taşı ile ilgili ilk kez bilgiler veren Bedri Cumhur Doğu, normal zamanlarda neredeyse her gün önünden geçtiğimiz fakat kime ait olduğunu bilmediğimiz mezar taşı hakkında ilginç bilgiler aktardı.
“İZMİR’E İLTİCA ETMİŞ”
Bedri Cumhur Doğu, Servet’i Fünun Dergisi’nden çevirerek sadeleştirdiği metinler ile ilgili, “İzmir’de bulunan St.Polikarp manastırında, Litvanya aile kabristanının son varisi olan Kont Ludwik Michel Pac’ın kabri bulunmaktadır” diyerek, Bu metinlerde anlatılan General Pac’ın hayatı Osmanlı Devleti için çok önemlidir” ifadelerine yer verdi. Kont Ludwik Michel Pac’ın babasının Polonya’nın dağılmasının ardından yabancı memleketlere zorunlu göç etmiş olduğunu ve Pac’in de 1780 tarihinde günümüzde Fransa sınırlarında bulunan Strazburg şehrinde dünyaya geldiğini belirten Bedri Cumhur Doğu, “On sekiz yaşına geldiğinde Kont Ludwik Michel Pac, Fransa ordusuna katılmış ve birkaç sene sonra günümüzde subay adı verilen zabtiye rütbesine erişmiştir” dedi.
General Pac’in 1808 senesinde subay sıfatıyla Napolyon’un yanında bulunarak, İspanya, Avusturya, Rusya ve Almanya savaşlarında bulunmuş ve Rivasko, Burgos, Lavin, Medina de Rioseco savaşlarında büyük büyük yiğitlik ve cesaret göstermiş ve Ostroleka savaşında yaralanmış olduğunu da söyleyen Bedri Cumhur Doğu, “1831 yılında Kont Louis Pac, Polonya’ya katılarak bir ordu kumandanlığına tayin edilmiş ve memleketin kurtarılması için Ruslarla savaşmış. Fakat Polonya Milli Ordusunun son yenilgisinden sonra Kont Ludwik Michel Pac kesin bir kararla Türk misafirperverliğine iltica etmiştir” bilgilerini verdi.
“FAKİRLERİ EVİNE DAVET EDERDİ”
Padişah ikinci Mahmud’un bu cesur generali ikamet edeceği yer olarak İzmir’e tayin etmiş olduğunu ve İzmir halkının da generalin kıymet ve yeteneklerini çabucak takdir ettiğini vurgulayan Doğu, “General Ludwik Michel Pac yaşantısını geçirdiği İzmir’de hayırlı işlere vaktini ayırarak her gün iki defa fakir Müslümanları hanesine davet edip, fakirleri doyurup yardımseverlik işlerine girişip, fukaraya karşı çok büyük merhamet göstermiştir. 31 Ağustos 1835 tarihinde ise vefat etmiş ve St.Polikarp manastırındaki özel kabrine defnedilmiştir” diye konuştu.
“NAPOLYONDAN ONUR NİŞANI ALMIŞ”
Aristokrat bir aileye mensup olan Louis’in başarılarına da değinen Bedri Cumhur Doğu, açıklamalarına şu şekilde devam etti: “Aile, 18.yüzyıl sonlarında Polonya-Litvanya Birliğindeki Litvanya Büyük Dükalığı’nın bağımsızlığını kaybetmesi sonucu Polonya’dan göç ederek Strazburg kentinde yaşamaya başlamıştı. Aile tarihinin 12-13. yüzyıla kadar giden Kont Pac, 1780 tarihinde günümüzde Fransa sınırlarında bulunan Strazburg şehrinde dünyaya gelmişti. Ve bu ailenin son varisi Ludwik Michel Pac olacaktı. Polonya-Litvanya Birliği’nin Ruslar tarafından yok edilmesi sonrası, büyük Fransız Generali Napolyon Bonapart’ın ordusunda subaylık ve generalliğe kadar yükselmişti. Maceracı kişiliği dikkat çeken Kont Pac, İngiltere, İskoçya ve İrlanda gibi ülkeleri ziyaret etmiş, 1806-1807 yıllarında 4.Koalisyon Savaşları nedeni ile Litvanya’ya geri dönmüştü. 6 Nisan 1807 tarihinde Napolyon tarafından İmparatorluk Muhafızları adında kurulan orduya, 28 Ağustos 1808’de Polonya asıllı süvari birliğinin 1.Alay komutanı olarak atanmıştı. Kont Pac, Şövalye Onur Nişanı’nı bizzat Napolyon tarafından almıştı. 19 Ekim 1809'da tekrar Varşova'ya döndü. 1810 yılında Varşova’ya taşınan Dükalığı hizmetine döndü. 14 Temmuz 1812 tarihinde Napolyon tarafından ziyaret edilen Kont Pac, tugay komutanı olarak atanmıştı. 1818 yılında ise görev yaptığı Polonya’nın Dowspuda’daki kışlasında ordudaki görevinden istifa ederek, İngiltere ve İskoçya’ya araştırmalar yapmak ve çeşitli konseylere katılmak için gitmişti. Ruslar tarafından çeşitli zamanlarda başarısız suikastlere uğrayan Kont Pac, 26 Mayıs 1831'de Ostroleka savaşında yer aldı, Son ana kadar savaşarak bu şiddetli savaşta iki kez yaralandı.”
“MEZAR TAŞI BİLİNMİYOR”
Rus birlikleri 8 Eylül'de Varşova'ya girdikten sonra birlikleriyle birlikte şehri terk ettiğinin yazılı olduğunu söyleyen Doğu, “Pac, Aralık 1831'de tamamen ülkesinden ayrılmıştı. 1834'te İtalya Napoli’de konaklayarak, İtalya devleti tarafından kendisine emanet edilen gizli bir görevi yerine getirirken bir süre Atina’da görev yapmıştı. 1835 yılında ise, Osmanlı Devletine bağırsak hastalığı sebebi ile sığınmak istemiş, II. Mahmud tarafından bu isteği kabul edilmişti. Bağırsak iltihabı nedeniyle 31 Ağustos'ta öldü ve Saint Polycarp (Sen Polikarp) Manastırı'na gömüldü. Sen Polikarp kilisesinin çeşitli değişimlere uğradığından dolayı mezar taşının akibeti bilinmiyor. Ancak 1987 yılında Polonyalı Hristiyan cemaat tarafından bir anı taşı konulmuştur” diye belirtti.