- Gündem
- 23.05.2025 01:25
İzmir, dünyanın en büyük pasta rekorunu kırmaya hazırlanıyor. 27-28-29 Eylül’de Kültürpark’ da gerçekleştirilecek olan pastacılık festivalinde birbirinden lezzetli ürünlerle İzmir’in tanıtımı yapılacak
BURCU YANAR/RÖPORTAJ
Doğum günlerimizi, düğünlerimizi ve pek çok özel günlerimizi lezzetlendirerek bizlere mutluluk hormonu salgılatan pastalar için İzmir ev sahipliğinde uluslararası bir festival gerçekleştirilecek. Proje için oldukça heyecanlı olduklarını dile getiren İzmir Pastacılar ve Şekerciler Odası Başkanı İhsan Esen, 27-28-29 Eylül tarihleri arasında Kültürpark’ın tamamında gerçekleştirilecek olan festivalde bir de dünyanın en kalın, en uzun ve en hızlı pastasının yapılacağını vurgulayarak Guinness Rekorlar Kitabı’na girme denemelerini yapılacağını da duyurdu. Esen, bu festivalin İzmir için çok büyük bir turizm geliri sağlayacağını da belirterek Kültürpark’ın son 10 yıldır hiç kimseye tahsis edilmediğini fakat projelerinin yarattığı heyecan doğrultusunda Kültürpark’ın tamamının festival süresince kendilerine tahsis edildiğini söyleyerek İzmir Büyük Şehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’e teşekkürlerini iletti. Festival ile alakalı ilgi çekici tüm detaylar ise röportajımızın içeriğinde saklı.
İhsan Bey öncelikli olarak bu festivalin amacı nedir?
Biz İzmirliyiz ve İzmir’i seviyoruz. İzmir için elimizden ne geliyorsa hatta daha da fazlasını yapmamız gerektiğini düşünüyoruz. Ben İzmir Pastacılar ve Şekerciler Odası’nda genç ve yeni bir başkanım. Burayı 22 yıllık bir başkandan devraldık. Heyecanımız, aksiyonumuz, vizyonumuz ve misyonumuz çok sağlam. Önümüzü görebiliyoruz. Bu enerjinin verdiği güçle kendi sektörümüz adına İzmir’e çok daha güzel ve kalıcı eserler bırakmak istiyoruz. İzmir önceden pastaneler şehriydi. 1940’lı yıllarda Türkiye’de ilk pastaneler İzmir’e kurulmuştu. Bunlara örnek verecek olursak; Sevinç Pastanesi, Lozan Pastanesi, Reyhan Pastanesi, Şortan Pastanesi, Sarmaşık Pastanesi gibi pek çok örneği mevcuttur. Bu pastaneler o tarihlerde kurularak filmlere ve adreslere sahne oldu. Bugün herhangi bir çocuğa bile sorsanız Alsancak ise Sevinç’in önü der vs. Fakat o günden bu güne bizler pastane kültürümüzü yavaş yavaş kaybettik. Bu kültürü bizden Ankara, İstanbul, Bursa gibi şehirler aldı. Biz pastacılığın sahibi olarak bizim elimizden giden değerleri tekrar geri almak istiyoruz.
Bu projenin içerisinde neler olacak?
Bu proje çok kapsamlı bir proje olacak. Biz öncelikle İzmir’in değerlerine sahip çıkmak istiyoruz. Bizim çok değerli olan boyozumuz var, lokmamız var. Türkiye’de herkesin simit dediği ama bizim gevrek dediğimiz özel bir ürünümüz var. Gözlemelerimiz var. Sonuçta burası Yörüklerin bol olduğu bir şehir. Bunları kimseye kaptırmak istemiyoruz. Bunun için de İzmir boyozunu koruma altına alarak tüm dünyaya tanıtımını sağlamak için fuarın içerisinde bin metre uzunluğunda bir boyoz sokağı oluşturacağız. Buraya mermer tezgahlarımızı, fırınlarımızı, hamur yoğurma makinelerimizi getireceğiz ve bir sahne kuracağız. İzmirli boyoz ustalarını burada boyoz yapmaya çağıracağız. Kendileri tüm gözler önünde Türkiye’ye ve dünyaya boyozun gerçek tanıtımını ve sunumlarını yapacaklar. Aynı şekilde bu lezzetlerin geçmişi, geleceği, şuandaki konumu her şeyi ile insanlara tanıtılacak. Birde bize kayıtlı olan tüm lokmacıların lokma araçlarını fuarım muhtelif yerlerine yerleştireceğiz. Mesela tüm dünyada herkesin duyduğu donut diye bir şey var. Bu aslında lokmadan türeyen bir tatlıdır. Fakat bu ürün dünyanın her yerine satılıyor. Halbuki lokma bizim ta Osmanlı Dönemi’nden günümüze gelen bir tatlımız. Ama maalesef biz bunu geliştirememişiz ve bir Pazar açamamışız. Sadece bizim elimizde hayır tatlısı olarak kalmış Biz şimdi bu festival ile birlikte lokmayı hayır tatlısı olmaktan çıkartmak istiyoruz. Lokma eskiden, bundan 100 sene öncesine kadar dükkanlarda satılan çok değerli ve pahalı bir üründü. Ama maalesef günümüzde baktığımızda lokma artık sadece hayır için dökülen bir ürün haline geldi. Biz bunu tekrar eski kimliğine kavuşturmak istiyoruz. Bu festivalde gerçek İzmir lokmasını farklı aromalar ile lezzetlendirerek tescilleyeceğiz ve insanlarımıza tanıtacağız. Öbür taraftan yine gevrekten bahsettik. Gevrek için de yine özel olarak bir gevrek sokağı oluşturulacak. Burada da yine atölyeler kurularak gevreğin tanıtımı yapılacak. Yine baklavacılarımız ve tatlıcılarımız için de özel bir bölüm oluşturacağız. Canlı canlı nasıl yapıldığını bütün vatandaşlarımıza göstereceğiz. Onun dışında yine gözleme sokağımız olacak. Biz her şeyi en güzel şekilde organize ederek bu işi bitireceğiz. Festival alanı içerisinde bir de workshop alanlarımız olacak. Şeker hamurundan pastalar, artistik çalışmalar konusunda eğitim verecek kişiler ve derneklerle de iletişime geçtik burada da canlı etkinliklerimiz olacak. Yarışmalarımız olacak.
Peki bu festival nerede ve nasıl yapılacak?
Bu festival 27-28-29 Eylül’de gerçekleştirilecek. Festival için İzmir Kültürpark’ın tamamını İzmir Büyükşehir Belediyesi bize tahsis etti. 210 bin metrekarelik bir alanda bu festivali gerçekleştireceğiz. Dünyada bir örneği daha yok. Türkiye’de ilk defa biz bu sektörün sahipleri olarak bütün kurumlar bir araya geldik ve bunu gerçekleştireceğiz. Festival alanımıza pek çok gerekli ekipman kurulumu yapılarak bu şekilde gerçekleştirilecek olan bir festival olacak. Bu festival geleneksel hale geldiği zaman Türkiye’deki fuarcılık anlayışını da değiştireceğini düşünüyorum. Çünkü Türkiye’de şuan fuarcılık anlayışı da çöküş noktasına geçti. Eski talepleri kimse bulamıyor.
Festival için nasıl bir katılım beklentiniz var?
Bizler bu festival için 1 milyonu aşkın sayıda bir ziyaretçi bekliyoruz. Çünkü festivalimize girişler tamamen ücretsiz olacak. Onun dışında biz hem üreticimizi hem tüketicimizi hem de tedarikçimizi bir araya getirmeyi planladık. Çikolata fabrikaları, un fabrikaları, makinacılar, yumurtacılar, susamcılar. Bizim sektörümüzle alakalı ne varsa hepsini bu festivale davet ediyoruz. Direkt olarak ustasını da, tedarikçisini de işverenini de buluşturacağımız örneği olmayan bir proje bu.
SOSYAL SORUMLULUK KISMI DA VAR
Peki rekor denemesini nasıl gerçekleştireceksiniz?
Bizim İzmir’de bin 216 tane üyemiz var. Fakat İzmir’de bu işleri yapan 6 bin 500 tane iş yeri var. Bunlardan bir kısmı İzmir Ticaret Odası’na bağlı bir kısmı Sanayi Odası’na bağlı bir kısmı da karma odalara bağlı olarak çalışıyor. Dolayısıyla bütün bu arkadaşlarımızı biz buraya davet ediyoruz. Onun dışında böyle büyük bir festivale de büyük bir rekor yakışır diye düşünerek dünyanın en büyük pastasını yapmaya karar verdik. Bu sayede bütün algıları ve dikkatleri İzmir’e çekmeyi planlıyoruz. Biz burada dünyanın en kalın, en uzun ve en çabuk yapılan pastasını yapacağız. Ve bu pastayı yarım saatte yapacağız. Bin 500 tane ustamızla ve 500 tane iş yerimizle aynı anda yapmaya başlayacağız. Her iş yerine özel 6 metrekarelik bir alan vereceğiz. Herkes bu altı metrelik alanı bitirdiği zaman 3 bin metrelik pastamız yarım saatte tamamlanmış olacak. Pastamızı yaptıktan sonra ise tüm halkımıza ikram edilecek. Bu projenin bir de sosyal sorumluluk kısmı var. Anadolu Otizm Vakfı’nı da bu festivale davet ederek pastamızın orta kısmını oluşturacak olan ay yıldızlı kısmı otizmli çocuklarımıza yaptıracağız ve bu meslekte onların da var olabileceğini herkese göstereceğiz.
Bu projeyi destekleyenler kimler?
Gerek dünyada gerek ise Türkiye’de bütün gözleri İzmir’e çevirerek buraya toplamak için İzmir Pastacılar Odası olarak, Türkiye Lokantacılar ve Pastacılar Federasyonu ile iş birliği halinde Türkiye’deki 104 tane pastacılar odasının bizzat destekleri ile Tüm Aşçılar ve Pastacılar Konfederasyonu ve 64 tane derneğin 7 tane federasyonun oluşturduğu bir konfederasyon ile birlikte 5 bakanlığın desteklediği ve İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’in de bizzat destekleyerek sahip çıktığı, Konak Belediyesi’nin de desteklediği büyük bir proje hazırladık. Bu projenin adını da Uluslararası Pastacılık, Tatlıcılık, Şekercilik ve Unlu Mamülleri Festivali olarak belirledik.
ÇÖLYAK HASTALARI DA UNUTULMADI!
Festivalde tatlı ve şekerli ürünler tüketemeyen çölyak hastaları da unutulmadı. Bununla ilgili gerekli derneklerle irtibat çalışmalarının halen daha sürdüğünü belirten Eseni, “Glutensiz pastalar da festivalimizdeki yerini alacak” dedi.