“Kadına şiddette 2019 son olsun”
İESOB Kadın Kolları, 2019 yılında kadın cinayeti, şiddet ve tecavüz olaylarının artış gösterdiğine vurgu yaparak, yeni yılda ilgili kişilere verilecek cezanın indirimsiz şekilde uygulanmasını istedi
NURETTİN BAKİ
İzmir Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (İESOB) Kadın Kolları, düzenlediği basın toplantısıyla, 2019 yılında yaşanan kadına şiddet olaylarına dikkat çekerek, 2020 yılında bu olayların son bulması için kadına şiddet uygulayan kişilere indirimsiz ceza uygulanması gerektiğine vurgu yaptı. 2019 yılında kadına Şiddet konusunda üzücü olayların yaşandığını hatırlatan İESOB Kadın Komisyonu Başkanı Gönül Vural, yeni yılda kadına, çocuğa ve aile içi şiddeti önleyecek tedbirlerin alınması gerektiğini söyledi. İESOB Kadın Komisyonu’nun İnsan Hakları Haftası’nda da aktivitelerde bulunduğunu hatırlatan Vural, “İnsan hakları; insanların arasında hiçbir ayırım yapmaksızın insanların doğuştan sahip olduğu vazgeçilmez eşit özgür yaşama hakkıdır. Dil, din, ırk etnik köken ayrımı yapmaksızın tüm insanların sahip olduğu temel hak ve özgürlüktür. 10 Aralık 1948 tarihli İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nde ve Anayasamızda açıkça belirtildiği gibi, yaşama hakkı en temel hak iken, ne yazık ki dünyadaki savaşlar terör ve cinayetler bu yaşam hakkını yok ediyor. Ülkemizdeki kadın Cinayetleri içimizi acıtan kanatan bir yara. Kadına şiddet gün geçtikçe artıyor. Birleşmiş milletlerin SEDAW Antlaşması uyarınca kadına karşı her türlü şiddetin önlenmesine imza koyan bir ülkenin kadınları olarak ‘Yeter Artık’ diyoruz” ifadelerini kullandı.
2019 TABLOSU DA ÇOK KÖTÜ
Türkiye’nin uluslararası arenada karnesinin de kötü olduğunu dile getiren Vural, “Cinsiyet eşitliğinde 144 ülkeden 130’uncu sıradayız. 2019 yılında 10 ayda, 413 çocuk cinsel istismarı, 405 kadın cinayeti, 500 kız çocuk evliliği var. Biz kadınlar Atatürk’e çok şey borçluyuz. 1926’da Medeni Kanunun kabulü ile erkeklerle evlilikte, miras hukukunda eşitlendi. Kadınlar kadın birey olarak nüfusta saydırdı. Avrupa ülkelerinden bile önce 1930’da yerel yönetimlerde, 1934’de genel seçimlerde seçme ve seçilme hakkı verdi. İş alanında, eğitimde kadınları destekledi. Ayrıca kadının bedensel hakları var, kadının bedeni kendine aittir. Kadın kocasının iznini almadan istediği işte çalışabilir, bu hakkı var, ama bir türlü eşit işe eşit ücret hakkına kavuşamıyor. Kadın ne ister? Yasamak, çalışmak, eğitimde sağlıkla her alanda var olmak, özgür olmak, erkekle eşit olmak ister. Oysa biz hala kadına, çocuğa tacize, kadın cinayetlerine dur diyemedik. Daha etkin yasal düzenleme ve örgütlenme için çalışımlarına katkı koymak için bizde varız. Güneşten ışık yontan, aydınlık yarınlara koşan esnaf kadınlara selam olsun. 2020 yılının dünyada ve ülkemizde insan haklarına saygının, sosyal barışın sağlandığı yıl olmasını diliyoruz” diye konuştu.
UNUTMAYACAĞIZ!
Kadın taciz ve cinayetlerini unutmayacaklarım açıklayan İESOB Kadın Komisyonu Başkan Yardımcısı Emine Gürler ise, her gün bir yenisi eklenen kadın cinayetleri, taciz, tecavüz ve şiddet haberlerinin üzüntülerini katladığını söyledi. Gürler, “Bazen içinizdeki hıçkırıkları isyanı haykırmak için sözler yetersiz kalır. Hangisi daha acı diye düşünürsünüz. Sanılmasın ki unuttuk unutacağız. Sebebi ne olursa olsun hiçbir canlının katledilmesini kabul edemeyiz. Her türlü fiziki sözlü şiddetin ortadan kalkması kadın cinayetlerinin taciz ve tecavüzlerin son bulması ilgililerin gerekli cezayı indirimsiz olarak uygulamasını diliyoruz” değerlendirmesinde bulundu.