Kamu-Sen'den birlik mesajı

ONURHAN ALPAGUT

İzmir Türkiye Kamu-Sen son zamanlarda artan terör saldırıları sonucu şehit düşen asker, polisleri ailelerine başsağlığı dilemek amacıyla basın toplantısı düzenledi. Terör saldırılarının artarak devam ettiğinin altını çizen İzmir Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi Ahmet Doğruyol, “Milletimizin birlik ve beraberliğini bozmaya, huzurunu dinamitlemeye, ülkemizi bölmeye kastetmiş kanla beslenen soysuzlar, hareket alanlarını giderek genişletme çabasındadır. Açılım ve çözüm adı altında uygulanan süreçlerin, kurulan diyalogların, yapılan pazarlıkların, verilen tavizlerin sonucunda, terör meşruiyet kazanmıştır. Ülkemiz kanlı, karanlık bataklığa doğru sürüklenmek istenmektedir. Bugün geldiğimiz noktada, terörle ve teröristle pazarlık yapılmaması gerekliliğini anlama açısından oldukça önemli olduğunu düşünüyoruz. Ayrıca teröre verilen her taviz yeni tavizi beraberinde getirmiştir" dedi.

“KALPLERİ MÜHÜRLÜ, DİLLERİ ÇATALLI"

Sözlerine barış platformuna gönderme yaparak devam eden Doğruyol, “Son günlerde barış platformu adı altında bir araya gelen Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve bazı Cumhuriyet Halk Partili (CHP) vekiller, sendika ve sivil toplum kuruluşlarının oluşturduğu yapı kabul edilemez. Askerimiz, polisimiz şehit olurken sessiz kalan bu oluşumlar, üç beş terörist öldürüldüğünde hemen ortaya çıkmaktadırlar. Bilinmelidir ki, bu güruhlar Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile terör örgütünü savaşan iki eşit taraf olarak lanse etmenin ne manaya geldiğini bile idrak edememektedirler. Asker, polis Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin güvenlik gücüdür. Terörist vatan hainidir. Bunlar PKK terörünü kınamayan, teröriste terörist diyemeyenlerdir. Bunlar vatan, millet ve devlet kavramının ne manaya geldiğini dahi bilmeyen kulakları sağır, kalpleri mühürlü, dilleri çatal bedbahtlardır. Biz her zaman ifade ettiğimiz gibi; Kamu Sen olarak, üyelerimizden, farklı inanç, siyasi görüş, ırkları içinde barındıran, milli hassasiyetlere sahip 450 bin üyemizle dün olduğu gibi bugün de, askerimizin ve polislerimizin yanındayız. Yanlarında olmaya da devam edeceğiz" diye konuştu.

“TÜM VATANDAŞLARIMIZIN MÜCADELESİ"

Gelinen son durumda siyasi partilerin büyük pay sahibi olduğunu söyleyen Doğruyol, “Siyasi erk, terörün bu noktaya gelmesinde özeleştiri yapmak zorundadır. PKK açılımına dönüşen sözde demokratikleşme süreci, Habur'da yaşanan rezalet teröristlere gösterilen iltimaslar terörün bugünkü noktaya gelmesine zemin hazırlamıştır. Terörü tamamen ortadan kaldırmak için topyekûn mücadele yapılmalıdır. Bu mücadele ne iktidarın ne de muhalefetin mücadelesidir. Bu mücadele dili, dini, ırkı, meşrebi her ne olursa olsun, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde yaşayan devletinin milletinin birlik ve bütünlüğünden taviz vermeyen tüm vatandaşlarımızın mücadelesidir" dedi.

“BİRLİK VE BERABERLİĞİMİZİ KORUMALIYIZ"

İsim vermeden Halkların Demokratik Partisi’ne göndermelerde bulunan Doğruyol, “Bilindiği gibi Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) Kürt vatandaşlarımızın temsilcisi olduğunu iddia eden ancak terör örgütüne yardım ve yataklık eden, terör örgütünün arka bahçesi olan sözde bir siyasi parti bulunmaktadır. Ne bu siyasi parti, ne de bölücü örgüt Kürt vatandaşlarımızı temsil etmemektedir. Bin yıldır devam eden Türk-Kürt kardeşliğine kurşun sıkmaya çabalayan bu güruha millet olarak izin vermeyeceğiz. Günden güne palazlanan bu örgüte Türk milleti olarak en güzel cevabı birlik ve beraberliğimizi koruyarak vermeliyiz" dedi.

“MÜCADELE KARARLILIKLA SÜRDÜRÜLMELİ"

Terörle mücadeleye girilen şu dönemde terörün kökünün tamamen kazınana kadar devam etmesi gerekliliğini vurgulayan Doğruyol, “Doğu ve Güneydoğu’daki Kürt kökenli vatandaşlarımız pkk'nın esaretinden, baskısından, hamiliğinden bir an evvel kurtarılmalıdır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin otoritesini, gücünü ve şefkatini gösterecek önlemler hızla hayata geçirilmelidir. Bir genel seçim sonrasında, siyasi partilerimiz, millet iradesine saygı göstererek güçlü bir hükümet oluşturma yollarını bulmalıdır. Ülkeyi bu karanlık ve kaos ortamından bir an önce kurtaracak formüle odaklanmalıdır. Hukuk devletini bir an önce hayata geçirmelidir. Bizler doğru atılacak her adımın arkasında ve yanındayız. Sokağa çıkarken bile tereddüt eden, başına bir şey geleceği endişesi yaşayan vatandaşlarımızın devleti tarafından korunduğunu bilmeye ihtiyacı vardır. Herkesi bilmesi gerekir ki, kimse milletimizin sabrını sınamaya kalkmasın. Bu millet en zor, en karanlık günlerinden bile birlikte olarak çıkmıştır. Milletimiz bugün de terör belasına karşı tek ses, tek yürek olarak mücadele edecektir" diyerek sözlerine son verdi.

Haber Merkezi