Kaybeden onlar olur biz olmayız

EMİRCAN IŞILDAK

Avrupa Birliği ve Başmüzakereci Ömer Çelik, Almanya’nın Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ve Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci’nin Almanya’daki toplantılarını iptal etmesini İzmir’den değerlendirdi.

Kararlara “Berlin Duvarı” benzetmesi yapan Bakan Çelik, iptal kararlarının demokratik olmadığını da belirtti. “Demokrasi konusunda çifte standart uygulanıyor” diyen Çelik, Alman vatandaşları için benzer bir engellemenin Türkiye’de yaşanmayacağını belirtti. 16 Nisan’daki referandum hakkında da konuşan Çelik, vatandaşın ülke yönetmekteki gücünün artmasının demokrasiyi de artıracağını söyledi.

“TUTUM TÜRKİYE KARŞITLIĞI”

İzmir programının ikinci durağı olan İzmir Valiliği’ndeki ziyarette gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bakan Çelik, Alman Hükümeti’nin Bakanlar Bekir Bozdağ ve Nihat Zeybekci’nin programlarını iptal etme kararını eleştirdi. Çifte standart uygulandığını ifade eden Çelik, “Toplantı hakkı, gösteri hakkı, demokratik propaganda hakkı demokratik bir haktır. Dolayısıyla vatandaşlarımızla buluşmamız şeklindeki hakkımızın engellenmesi anlamına gelir. Avrupa ile anlaştığımız ortak değerlerimiz var, demokrasi, hukuk devleti, temel hak ve ödevler gibi. Ayrıca bu değerlerin son zamanlarda Türkiye karşıtlığı ve islamafobik şekilde ihlale uğradığını, bunlara karşı bir takım tutumlar alındığını görüyoruz.  Alman yetkilileriyle konuştuğumuzda şöyle bir kelime kullanıyorlar; ‘Türkiye’nin içindeki sorunlar bize taşınmasın.’ Türkiye’nin içindeki sorunların taşınması gibi bir durum yok. Biz her zaman entegrasyon, demokratik uyum mesajı veriyoruz ama net bir şekilde de şunu görüyoruz, Sayın Cumhurbaşkanımızın konferansa tele-konferans şeklinde katılması yargı kararıyla engellendi. Ama Kandil’deki PKK yöneticilerinden bir tanesi tele-konferansla bir yere katılabildi. Benzer şekilde Türkiye’de DAEŞ saldırısı olduğu zaman Almanya’daki çeşitli binalara Türk Bayrağı yansıtılarak dayanışma sergilendi. Nedense PKK saldırısı olduğu zaman bu yapılmıyor. Bu çifte standart değişik konularda da devam ediyor” dedi.

“BİZE ZARARI OLMAZ ONLARA OLUR”

Bu kararların Avrupa’da yeni Berlin Duvarları örmek anlamına geldiğini söyleyen Çelik, “PKK terör örgütü ve Fethullahçı Terör Örgütü’ne mensup teröristler orada serbestçe faaliyet gösterirken, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’nin bakanlarının katılacağı, vatandaşlarımızla buluşacağımız organizasyonun engellenmesi son derece yanlış bir tutumdur. Bu Avrupa için bir felakettir. Şöyle ki Avrupa tarihinde Berlin Duvarı’nın yıkılması bir dönüm noktasıdır. Ama şimdi ırkçılar, aşırı sağcılar, faşistler yüzünden Avrupa’da yeni Berlin Duvarları örülüyor. Türkiye karşıtlığı bu durum, islamafobik yaklaşımları, anti-semitik yaklaşımları yükseltiyor. Ama unutmasınlar ki bunun arkasında demokrasi ve hukuk devletlerine düşman Avrupa düşmanlığı yaklaşımları da var. Bu da kendi zeminlerine zarar veriyor. Geçenlerde de bir parlamento üyesi ‘Göçmenler söz konusu olduğu zaman biz duvarlar örmeyiz, köprüler kurarız’ demişti. Demokrasilerden demokrasilere de köprüler kurulmalı. Ama bu davranışların bize zararı olmaz. Onlara zararı olur, kendi demokrasilerine zarar verirler” yorumunu yaptı.

DEMOKRASİ SINAVI

Aynı durumun Türkiye’de geçerli olmayacağını, engelleme değil teşvik edici bir pozisyonda olacaklarını da belirten Çelik, “Biz göçmenlere zulümden kaçan insanlara kapılarını açmış bir ülkeyiz. Tüm Avrupa kapılarını kapatıyor. Bu konudaki demokratik rüştümüzü bütün dünyaya karşı ispat ettik. Yeni bir demokrasi sınavıyla karşı karşıyayız. Almanya’daki vatandaşlar, Türkiye’de yaşayan Alman vatandaşlar ne tür bir faaliyet yapmak istiyorlarsa, toplantı hakkı demokratik haklar çerçevesinde, bizim kapılarımız bütün Alman siyasetçilere, Alman hükümetinin üyelerine açıktır. Buyursunlar gelsinler yapsınlar. Engellemelerle karşılaşmayacaklar hatta demokratik hak olduğu için teşviklerle karşılaşacaklardır” diye konuştu.

REFERANDUM MESAJLARI

16 Nisan’da yapılacak referandum ile ilgili de değerlendirmelerde bulunan Çelik, sözlerini şu şekilde sürdürdü: “Bildiğiniz gibi Türkiye kendi demokratik olgunluğuna yakışır şekilde referandum sürecinde herkes kampanyalara başlamıştır. Bizim açımızdan sandığa gitmeyi, halkın iradesine başvurmayı çok önemseyen bir siyasi kadroyuz. Her zaman söylediğimiz şudur; Devlet yönetiminde vatandaşların özne olması Türk siyasetinin esasını oluşturur. Egemenliğin sadece millete ait olması yetmiyor. Egemenliğin kayıtsız şartsız milletin olması gerekiyor. Bir takım vesayet odakları, sistem içerisindeki fay hatlarından hareket ederek Türkiye’deki siyaseti kilitlemeyi, sivil siyasetin alanını daraltmayı geçmişte başarmışlardır. Türkiye’yi yönetme hakkı ve yetkisini genişletip büyüttükçe bizim ekonomimiz büyümüştür, refahımız artmıştır, dış dünyadaki sözümüzün gücü artmıştır. Dolayısıyla vatandaşımızın ülkeyi yönetmedeki gücünün artması demek Türkiye’nin demokrasisinin yükselmesi demektir.” İzmir’in 15 Temmuz’da verdiği mücadeleye de değinen Çelik, “15 Temmuz’da FET֒ye karşı yurdun her tarafında kahramanca bir mücadele verildi. Güzel İzmir’imizde de Kurtuluş Savaşı ruhuna yakışır bir şekilde, Milli Mücadele ruhuna yakışır bir şekilde direniş ve mücadele gösterildi. İzmir milli iradeyi korumak, demokrasiyi korumak, FETÖ ve diğer terör örgütlerine karşı topyekün bir dayanışma göstermek için her kesimden vatandaşımızın ortak bir ruhla buluştuğu yerdir. Bu da İzmir’in sosyolojisine ve tarihine yakışan bir şeydir” şeklinde konuştu.

Avrupa Birliği Bakanı Ömer Çelik, İzmir'de Tarihi Kızlarağası Hanında esnafla bir araya geldi. Bakan Çelik, Kemeraltında meşhur Dibek Kuru Kahvecisine girerek Dibek kahvesini tadıp bilgi aldı. Valilik ziyaretinin ardından Kızalarağası Hanı esnafıyla bir araya gelen Avrupa Birliği Bakanı Ömer Çelik, esnafla sohbet etti. Esnafın sorunlarını dinleyerek onlarla kahve içen Bakan Çelik, daha sonra Kemeraltı Çarşısı’nda bulunan Meşhur Dibek Kuru Kahvecisi’ne girdi. Burada Kuru Kahveci İlyas Gönen’den Dibek Kahvesi hakkında bilgi alan Bakan Çelik, “Buradan Dibek Kahvesi alalım da Avrupalılara ikram ederiz" diyerek Dibek Kahvesinin tadına da baktı. Bakan Çelik, buradan da cuma namazını kılmak için Tarihi Hisar Camii’ne gitti.

Haber Merkezi