Kınık’a TDİOSB kurulması talebi

NURETTİN BAKİ-ÖZEL HABER
İzmir Ticaret Odası (İZTO) Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Özgener’in ev sahipliğinde geçtiğimiz yaz bir araya gelen, Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Yönetim Kurulu Başkanı Ender Yorgancılar ile İzmir Ticaret Borsası (İTB) Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli, Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgeleri (TDİOSB) açılmasına karar vermişlerdi. Bu kapsamada bir tarım bölgesi olan Kınık ilçesi yerel yönetimi ve STK’lar, Kınık’ta da bir TDİOSB kurulması gerektiğini savunuyor. Konuyla ilgili oldukça emek harcayan Kınık Belediye Başkanı Sadık Doğruer, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin TDİOSB ile birlikte Kınık’ın tarım üssü olacağını müjdesi verdiğini ve bu konuda el sıkıştıklarını söyledi.
İLK 3 İLÇEDEN BİRİ OLACAK
Başkan Doğruer, Kınık’ta kurulacak bir TDİOSB, Kınıklı çiftçilerin yüzünü güldürmesinin yanı sıra katma değerli tarım ürünlerinin üretimi ile İzmir’in adının tarımda daha çok duyulacağını ifade ederek şunları söyledi: “Tıbbi aromatik bitkilere dayalı gelir getirici faaliyet olan bereketli Bakırçay topraklarında hem meslek olarak hem de ticari olarak Kınık çiftçisinin yüzünü güldürecek ekonomik katma değeri yüksek olacak her türlü yatırıma belediye olarak biz açığız demiştik. Bu konuda yatırımcının; bürokrasi olarak da belediye olarak da mevzuat çerçevesinin önünü açacağız. Tarım Bakanlığı ve Sanayi Bakanlığının İzmir genelinde 9 yerde düşündüğü ihtisasa dayalı tarım organize bölgesi için Kınık İlçemiz ilk 3’te yer alıyor. Bunu sayın bakanlarımızın ağzından söylüyorum. Bakırçay Havzası’nın ekonomisi tamamen tarım ve hayvancılığa bağlı bir bölge. İhtisasa dayalı tarım sanayi bölgesi Kınık İlçemizde yapılacak. İnşallah ikinci dönemimizde bu konuda biraz daha fazla yol kat etmiş oluruz. Hem tarım bakanının İzmirli olması, hem bölgesel olarak da Binali Yıldırım Bey’in İzmir Büyükşehir adaylığı döneminde Sayın Pakdemirli’nin İzmir için 35 projesinin çalışma grubunda yer alması sebebiyle konuyu yakından bilmesini sağlıyor.”
KINIK İÇİN ÖNEMLİ
Sektörel bazda teşvik kapsamında Kınık’ın önünü açabilmesinin en pratik ve en akılcı yolun TDİOSB ilan etmek olduğunu vurgulayan Doğruer, “Çünkü İzmir’in herhangi bir ilçesinde de Kınık’ta da bölgesel teşvik olarak ilçe bazlı olmuyor. Bunun için ihtisas bölge avantajı kullanılıyor. Bu ihtisas bölgesinin de Kınık’a en kolay ve en pratiği tarım organize ihtisas bölgesi olması. Çünkü bu tür bölgelerin kimya, petrol ya da yenilenebilir enerji gibi birkaç kollu var. Bizim de Kınık olarak tarımımız var ve TDİOSB için en güçlü aday biziz. Bu konuda biz belediye olarak; bakanlık, İZTO, EBSO ve STK’lar ile paydaş gruplarla birlikte her türlü göreve hazırız. Dediğim gibi Tarım ve Orman Bakanı Sayın Bekir Pakdemirli’nin kendisinin söylediği İzmir’de 9 tane TDİOSB arasında Kınık var. Her bölge kendi üretim zenginliğine göre yapılacak. Burada iki faktör var. Bunun birinci ayağı burada bu tür bitkilerin yetişmesi için verimli arazilerin uygun olması. Tarım arazisi olacak, bitki üretilecek bu tarafta işlenecek. Bu bölge; işçi ekonomisi ve paketlemedeki ihtisas organizedeki avantajını kullanmak açısından oldukça önemli olacak” ifadelerini kullandı.
“KINIK MODEL OLABİLİR”
Ege Bölgesi Sanayi Odası (EBSO) Meclis Üyesi Enver Olgunsoy ise tıbbi aromatik bitki grubu tarımının Kınık’ta model oluşturabileceğine dikkat çekti. Yakın bir zamanda Bulgaristan’da incelemelerde bulunduğunu, karaciğeri koruyan etken madde açısından Meryem Ana dikeni bitkisinin dünyada giderek artan bir ilgi ile karşılandığını ifade eden Olgunsoy, “Konvansiyonel tarım belli bir yere kadar geçerli. Gelecek yüksek katma değerli tarım ürünlerinde, tıbbi aromatik bitki tarımı da yükselen değer. Örneğin, Bionorm Doğal Ürün Sanayi ve Ticaret A.Ş., önemli tıbbi aromatik bitki devedikeni ekmek için yer arıyor. Islah edilmiş tohumlardan gerçekleşecek üretimin pazarı hazır. Ürünün katma değeri çok yüksek. Çiftçimizin zenginleşmesini istiyorsak mutlaka bu tür katma değeri yüksek ürünlere yönelmemiz gerekiyor. Kınık; coğrafyası ve toprağıyla bu tür bitkilerin yetiştirilmesi için son derece elverişli ve müsait bir bölge” diye konuştu.
Kınık’ta yetiştirilebilecek tıbbi aromatik bitki grubu ile ilgili örnekler de veren Olgunsoy, bu tür bitkiler yetiştirildiğinde insan sağlığı için yurt dışından ithal edilen birçok ilacın ham maddesinin Kınık’ta üretilebileceğini söyledi. Organizenin işleyişiyle ilgili bilgiler de veren Olgunsoy, şöyle konuştu: “İhtiyaçlara göre ülkede hem yetiştiren olacak hem ülkenin ihtiyacı karşılanacak. Örneğin bir yatırımcı tribulus ekecek. Meryem Ana dikeni ile ilgili de şimdiden bir yatırımcı hazır da bekliyor. Bahsettiğim tribulus bitkisi bir tıbbi bitki ve bu bitki ekilebilecek. Kısacası Türkiye’nin doğa şartlarına uygun bitki yetişebilecek. Bu organizenin içinde ekstreyi elde edecek. Zaten bu konuda İzmir’in alt yapısı da var. Tarıma dayalı olduğu için emek yoğun olacak. Kınık’taki bütün çiftçilere iş çıkacak. 400 dönümlük yere Meryem Ana dikeni ekilmesi konusunda bir talep var. Oradan da slymarin ilacı elde edilecek ve bu ilaç hemen hemen karaciğerin tek ilacı. Şu an bu ilaç Türkiye’de yok ve bu ilaç ithal ediliyor. Organizenin içinde bir entegre çalışması yapılacak.”
“TÜRKİYE’DE İLK OLACAK”
TDİOSB’nin Kınık’ta hemen devreye girmesini umduklarını dile getiren Olgunsoy, tıbbi aromatik bitki grubunun ekim alanının Kınık olmasını istediklerini belirtti. Olgunsoy, “Umarım Kınık’ta tarıma dayalı ihtisas sanayi bölgesi hemen devreye girer, bizler de bu ilaçların ham maddesi olan bitkileri yetiştirebiliriz. Yatırım için Bionorm Doğal Ürün Sanayi ve Ticaret A.Ş’den başka firmalar da var ve bunlar da yine üretim yapmak için yer arıyorlar. Bakanlığın ve Kınık Belediye Başkanı’nın dediğine göre belediye tarıma dayalı organize ihtisas bölgesi için 9 tane bölge var. Biz önceliğin Kınık’a verilmesi konusunda çabalıyoruz. Bu Türkiye’de ilk olacak. Türkiye’nin bu konuda en hazır ili İzmir’in de hemen harekete gidebilecek yeri Kınık. Öte yandan bölgede üreteceğimiz ürünün güçlü üretimi daha önce nerede yapılıyorsa yerinde görmek için buralarla temas kuruluyor. Mesela, söz konusu tarım olunca örnek olarak bizim bakacağımız yer Hollanda olacak. Hollanda’yı örnek alabiliriz” şeklinde konuştu.