Kızlarına en güzel örnek

EMİRCAN IŞILDAK – ÖZEL HABER

Didem Şahay, çocukluk hayali olan avukatlık mesleğine evi, işi ve iki çocuğunun getirdiği sorumluluğa rağmen çalışarak ve azmederek ulaştı.

Lise mezunu olup evlendikten sonra İzmir Adliyesi’nde zabıt katipliği yapan Şahay, bu yolla ilk adımını attığı hukuk dünyasında ideallerini gerçekleştirmek için hiç durmadı. İki üniversite daha bitirip gecesini gündüzüne katarak 38 yaşında hukuk fakültesini kazanan Şahay, Şevval Yaren ve Mira Toprak isimli iki kızına da en güzel örnek oldu. Şahay’ın şimdilerde hedefi ise yüksek lisans yapmak.

“GÖNLÜMDE HEP HUKUK VARDI”

2004 yılında adım attığı İzmir Adliyesi’nde zabıt katibi olarak işe başlayan Şahay, hukuk okumak için tüm imkanlarını seferber ettiğini dile getirdi. Hukuk okumanın en büyük hayali olduğunu da söyleyen Şahay, “Ben lise mezunu olarak evlendim. Sonrasında baktım ki yaptığım iş, hayat bana göre değil. Hemen Kamu Personeli Seçme Sınavı’na (KPSS) hazırlanıp girdim. Sınavı kazandım. Adliye sınavları açılınca da adliyeye girdim. 2004 yılının Ocak ayında zabıt katipliği görevine başladım. Sonrasında yükselebilmek için kamu yönetimi bölümünü okudum. 4 senelik bölümümü bitirdikten sonra da yine durmadım. Gönlümde her zaman hukuk okumak vardı. Dikey geçiş yapılabileceğimi öğrendim. 2 yıl adalet bölümünü okuduktan sonra Yaşar Üniversitesinde yüzde 50 burslu olarak hukuk fakültesini kazandım. 2016’nın Şubat ayında da okulumu bitirdim” dedi.

KIZLARIYLA DERS ÇALIŞTI

Ders çalışırken gecesini gündüzüne kattığının altını çizen Şahay, bu süreçte kızlarıyla beraber ders çalıştığını ifade etti. Şahay, “Ben okula başladığımda küçük kızım Mira Toprak bir buçuk yaşındaydı. Onunla beraber hem ev hem iş hem de okulu beraber yürüttüm. Çok zor bir süreçti ancak insan isteyince her şeyi başarabiliyor. Bazı arkadaşlarım, ‘Çoluk var çocuk var yapamam, halledemem’ diyorlar. Onlara benim yanımda konuşmamalarını söylüyorum. İnsan hangi yaşta olursa olsun yeter ki istesin. Tabi bu dönemde hem eşim hem ailem çok destek oldu. Çocuklarım da küçük olmalarına rağmen çok anlayışlı oldular. Geceleri çok uykusuz kaldım. Küçük kızım Mira ile birlikte kitabın önemli yerlerinin altını beraber çiziyorduk. Neredeyse tüm günüm ders çalışmakla geçiyordu” diye konuştu.

HEDEF YÜKSEK LİSANS

Bundan sonraki hedefinin yüksek lisans yapmak olduğunu ifade eden Şahay, sözlerini şu şekilde tamamladı: “Hukuk okumak, avukat olmak her zaman gönlümden geçiyordu ama cesaret edemiyordum. Bir arkadaşım da beni cesaretlendirdi. Bana, ‘Sen yaparsın, halledersin. Neden yapmıyorsun?’ dedi. O da bana cesaret verdi. İyi ki de okumuşum. Şu an çok fazla alan ayrımı yapmıyorum fakat ağırlıklı olarak taşınmazlar ve gayrimenkul davalarıyla ilgileniyorum. Ama durmak da istemiyorum, ileride hedefim yüksek lisans yapmak.”

EŞİ HEP DESTEK VERDİ

Didem Şahay’ın bu yoldaki kuşkusuz en büyük destekçisi olan eşi Zafer Şahay ise, “Bu yoldaki en itici güç Didem’in istemesiydi. Ben eşime her zaman bu konuda arkasında olacağımı söylemiştim. Zaten o da sonuna kadar bu işi götürdü. İnsan istediği her şeyi her yaşta yapabilir. İstedikten sonra yapılmayacak bir şey yok. Bu yolda gecesini gündüzünü harcadı, fedakarlık yaptı. Bundan sonra da yüksek lisans, doktora artık nereye kadar giderse hep destek vereceğiz. Günümüzde böyle işleri başarmak gerçekten çok zor. Herkesin yapabileceğini sanmıyorum, benim eşimde o başaranlardan biri. Çocuklarımıza da en büyük örnek oldu” dedi.

“ANNEMLE GURUR DUYUYORUM”

Şahay’ın büyük kızı Şevval Yaren ise annesiyle gurur duyduğunu belirterek, “Annem dikey geçiş sınavına hazırlanırken bile annemle birlikte dershaneye gidip geliyorduk. Ben her zaman onun yanında oldum. Onunla gurur duyuyorum. Ben de onun gibi hukuk okumak attığı adımları atmak istiyorum” diye konuştu.

Haber Merkezi