Kocaoğlu eleştirileri tek tek yanıtladı

E. ÇAĞLA GENİŞ

İzmir Büyükşehir Belediyesi Mart Ayı Olağan Meclis Toplantısı’nın ikinci oturumunda konuşan İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkanı Aziz Kocaoğlu, AK Parti Grubu’nun eleştirilerine belgelerle yanıt verdi.

Elektrikli otobüs ihalesinde yerli üretimin desteklenmediği yönündeki iddialar üzerine söz alan Başkan Kocaoğlu, bir algı yönetimi oluşturulduğunu belirterek, son günlerde ortaya atılan birçok iddiayı masaya yatırdı. 

ESKİŞEHİR’İ ÖRNEK GÖSTERDİ

Oturumda söz alarak elektrikli otobüs ihalesini eleştiren AK Parti Grup Başkanvekili Bilal Doğan, ESHOT’un ve İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ulaşıma zaman ayırması gerektiğini belirterek, “İzmir elektrikli otobüs hayal ederken, Eskişehir hayali gerçekleştirdi. Proje şu an için ne yazık ki hayalden öteye geçemedi. Öğrendiğimiz kadarıyla şimdi tekrar ihaleye çıkılmış. Bir türlü sorunun çözülmediğini görüyoruz. ESHOT yurtdışında inceleme gezilerine çıkarken Eskişehir Tepebaşı Belediyesi bu işi başarmış. Bana göre yapılan hatalar olarak yerli sanayiye şans tanınmadı. Eskişehir ise beklentilere örnek olacak bir adım attı. Hazırladığı akıllı şehir kapsamında Avrupa Komisyonu’ndan 5 milyon TL hibeyle satın alınan 4 adet elektrikli otobüsleri vatandaşın hizmetine sundu ve Türkiye’ye örnek oldu. Yüzde 100 yerli malı, Çin malı değil… İzmir neden yapamadı? İzmir’in parasını daha rantabl (verimli) kullanmak mümkün değil miydi? Bunlar sadece reklam panolarında kalmamalıdır. Bunlara baktığımızda ulaşımla ilgili sıkıntılar epey zaman alıyor. ESHOT’un ve İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ulaşıma zaman ayırması gerekiyor. Bu konuda yeni bir vizyon ve revizyon gerekiyor” diye konuştu.

“BU ALGI BİTMEYECEK Mİ?”

Doğan’a yanıt veren Başkan Aziz Kocaoğlu, “İhaleye çıktık. Teklifler değerlendiriliyor. Bunun içinde yerli firmalar da var, yabancı firmalar da var. Bizim de gönlümüz yerli firmanın almasından yana… İhaleye çıktığımızda başka elektrikli otobüs ihalesi yoktu. Sonra Tepebaşı Belediyesi bunu almış. Yerli sanayinin desteklenmesi konusuna geldiğimiz zaman çok feci durumdasınız. Gemi kazıcısı ihalesinde Ata Sanayi’nde yerli bir firma 4,5 milyona aldı ve yaptı. Aynı kapasitede yüzde 100 aynı aracı Samsun bölgesinde 9,5 milyona aldı ve yabancısını aldı. ‘Gemiler yurtdışından alındı’ diye yaygara koparttınız. Gemiler Yalova’da yapıldı, Körfez’de salınıyor. 2 sene engelleyenlerin Körfez’e değil, yere bakması lazım... Arabalı vapurlar da aynı şekilde... ‘Tramvay yapalım’ dedik. ‘İhaleye yerli firmalar girsin’ diye bütüncül ihale yaptık. İhaleyi alan yerli firma çekerleri yapan firmayla ön anlaşma sağlamıştı. Araya girdiler. İnşaat firmasını zorlayarak başka bir firmanın almasını sağladılar. Bu kentte benim yaptığım ihaleyi aldılar. Kimin evini kime soruyorsunuz? ‘Adam ben mecburum’ dedi. Kimin yerlisinden, ulusalcılığından, milliyetçiliğinde bahsediyorsunuz. Çamur at izi kalsın. Televizyona, gazeteye çık konuş! Bu algıyı nasıl yöneteceksiniz. Bu algı bir gün bitmeyecek mi?” dedi.

ELEŞTİRİLERE TEK TEK YANIT VERDİ

Açıklamalarının ardından gündemi değerlendiren Kocaoğlu, basında yer alan haberlere ve AK Parti cephesinden gelen eleştirilere tek tek yanıt verdi. Kuş Cenneti’ne yapılan Flamingo Adası’nın Orman Bölge Müdürlüğü’nün sitesinde bakanlık tarafından yapılmış gibi gösterilmesini değerlendiren Kocaoğlu, “Eğer Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın, Orman Bölge Müdürlüğü’nün bu adada, o bisikletlerde, o gözlem evinde, gözetleme kulelerinde bir kuruşu varsa, delikli bir kuruşu varsa ben bu görevi bırakıp gideceğim… Bu elini sürüp kirletmektir” dedi. İZBAN hattı onarımının Kayseri Büyükşehir Belediyesi şirketi Kayseray A.Ş.’ye verilmesi sonrası yapılan açıklamalara da tepki gösteren Kocaoğlu, “TCDD bakımını Kayseri şirketine veriyor, verebilir. Ama ‘İzmir Büyükşehir Belediyesi Metro Şirketi bunu yapamaz diye verdik’ diyemez. Bu yanlış. Bugün bunu herkes biliyor. En iyi çalışan, en temiz, güvenli, sıfır hatayla çalışan metro İzmir metrosudur. Metrodaki arkadaşları kutluyorum” diye konuştu.

“DELİCAN’A YAKIŞTIRAMADIM”

DİSK’in terör örgütünün arka bahçesi olduğunu ve belediyenin bu örgütlerden temizlenmesi gerektiğini ifade eden AK Parti İl Başkanı Bülent Delican’a da tepki gösteren Kocaoğlu, “Bizim sendikalarla sadece toplu sözleşme ilişkimiz var. Terörün arka bahçesiyse bu ülkenin kolluk kuvvetleri var, savcıları var gerekeni yapacaktır. Hangi sendika yetki alıp karşıma gelirse benim toplu sözleşme yapmak görevimdir. Ama bu lafı 5 sene meclis üyeliği yapan biri olarak AK Parti İl Başkanı’na yakıştıramadım. Kim kiminle dans ettiyse, kim kime her şeyi verdim dediyse siz ona bakacaksınız. Algı yönetimi yaparak başkana çamur atmayacaksın” şeklinde konuştu. Büyükşehir’in Buca Kaynaklar’daki et entegre tesisi ihalesine girmemesi hakkındaki ‘Kocaoğlu yüzünden sağlıksız et yiyoruz’ çıkışına da tepki gösteren Kocaoğlu, şu ifadeleri kullandı: “Birisi ‘Kocaoğlu yüzünden sağlıksız et yiyoruz’ demiş… O kendini biliyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Tansaş’a işlesin diye yaptırdığı et entegre tesisi elimizden alınmıştır. Bunu defalarca konuştuk. Bir arsaya değer biçtik, teklif sunduk. Olmayacak bir para istediler. Kendi malımızı gasp ettirip, ‘Gel buraya kiracı ol kardeşim’ demek, yakışmaz. Olacak iş değil…”

“İZMİR’E YAKIŞAN DAVRANIŞLAR DEĞİL”

Kocaoğlu, AK Partili Doğan’ın Mustafa Kemal Sahil Bulvarı trafiğini rahatlatmak ve bölgeye yeni bir soluk getirmek amacıyla Mithatpaşa Parkı önünde tasarladığı karayolu alt geçidinde inşaat çalışmalarına yönelik eleştirilerine ise, “Sahilde bir tramvay yapıyoruz, meydan yapıyoruz, çevre düzenlemesi yapıyoruz. Vatandaşı da korumak için bir duvar yapmışız... Beyefendi karşısına geçmiş, fotoğraf çektirmiş... ‘Bu duvarları yaptı, vatandaşın denizle ilişkisini kesti’ diyor. Bunlar bu meclisin işi değil. Bunlar ne bize, ne İzmir’e yakışan davranışlar değildir. İzmir’in duruşu var. Herkes bunu bilir. Lütfen bu tür şeyler, başta siyasi olmak üzere kimseye bir çıkar sağlamaz. Her türlü davranış sahibine aittir. Her türlü davranışı İzmir değerlendirir” dedi.