Küçük Menderes havzası korunuyor

NURETTİN BAKİ
İzmir Kalkınma Ajansı (İZKA) 2018 yılı Fizibilite Destek Programı Kapsamında yürütülen ‘Sürdürülebilir Hayvancılıkta Nitrat Kirliliğinin Havzada Mekansal Stratejik Analizi ile İnovatif Bir Tekno-Eko Model Planı’ Fizibilite Projesi Tanıtım Toplantısı Zeytincilik Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi. Projenin tanıtım toplantısına İzmir İl Tarım ve Orman Müdürü Musa Bakan, Tarım ve Orman Bakanlığı Tarım Reformu Genel Müdürü, Tarımsal Çevre ve Doğa Kaynaklar Daire Başkanı Dr. Ali Kılıç Özbek ve İZKA temsilcilerinin yanı sıra Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi ve Dokuz Eylül Üniversitesi Coğrafi Bilgi Sistemi Bölümü’nden uzman hocalar hazır bulundu. İzmir Kalkınma Ajansı, Tarım Orman İl Müdürlüğü ve Tarım Orman Bakanlığı Tarım Reformu Genel Müdürlüğü’nün ortak bir çalışması olan projenin; bütçesinin yüzde 80’ini İZKA sağlayacak.
ÜRÜNÜN EKONOMİK DEĞERİ ARTACAK
Projeyle ilgili genel bilgileri veren İzmir Tarım ve Orman Müdürü Musa Bakan, projede genel olarak amaçlanan; sularda nitrat kirliliği yönetimine imkân sağlayan sürdürülebilir tarımsal üretim ekseninde, hayvansal işletmelerin inovasyon ve girişimcilik kapasitesinin geliştirilmesi ve havza bazlı sürdürülebilir kırsal alan planlanması ve kalkınmanın sağlanması olduğunu söyledi.  Bakan, “Projenin hedefleri, Mart 2018 de İZKA tarafından açılan fizibilite destek programı için belirlenen önceliklerden; ‘Teknoloji üretme, yenilik ve girişimcilik kapasitesinin geliştirilmesi, Eko-verimlilik, temiz teknolojilere geçiş. Uygulamalarla sürdürülebilir üretim ve hizmet kapasitesinin geliştirilmesi, Küçük Menderes Havzası’nda sürdürülebilir kırsal kalkınmanın sağlanması amacı ile tarım sektöründe, Sürdürülebilir üretim ve hizmet sunum teknikleri vb. uygulamalar ile iklim değişikliğine uyum kapasitesinin geliştirilmesi’ kapsama doğrudan girmektedir. Bununla birlikte üreticilerimiz hayvansal gübre yönetimi uygulamalarda çevre bilinci ile birlikte teknik ve işletme stratejileri kazanacaklar. Çiftçilerin bu teknikle elde ettiği tarımsal ürünleri ulusal ve uluslararası pazarda ekonomik değerindeki artışla olumlu katkı sağlanmış olacak. Böylece, sularda nitrat kirliliğinin yol açtığı ötrifikasyon-toplu balık ölümleri ve insanlarda mide kanseri, düşük doğum ve birçok sağlık parametresi ile nihai yararlanıcılar üzerindeki oluşan sağlık riskinin azaltılması sağlanacaktır.  Netice olarak proje hedefleri, devlet kırsal politika yaklaşımı, temel amaç: ve ilkelerle uyumlu olarak stratejik amaçlar (eksenler), öncelikler ve tedbirler hiyerarşisi temelinde belirlenmiştir” değerlendirmesinde bulundu.
“PROJE 2020’DE HAYATA GEÇECEK”
Projenin fizibilite çalışmalarının; 2019 yılının sonlarında tamamlanacağını ve projenin 2020’de hayata geçeceğini dile getiren Tarım ve Orman Bakanlığı Tarım Reformu Genel Müdürü, Tarımsal Çevre ve Doğa Kaynaklar Daire Başkanı Dr. Ali Kılıç Özbek, “Küçük Menderes Havzası’nda hayvancılık potansiyeli çok yüksek, burada hayvancılık işletmeleri var. Ancak bu havzanın toprağında, yeraltı ve yer üstü suyunda nitrat var. Su ve toprak yoluyla ürüne bulaşan nitrat insanların sağlığına zarar veriyor, hamile kadınlarda düşük yaptırıyor. Topraklarımızı, yer altı ve yer üstü sularımızı, insanlarımızın sağlığını nitrata karşı korumak için böyle bir projeyle yola çıktık. Çünkü bu verimli toprağımızı, suyumuzu korumak zorundayız, kirliliği önlemek ve tarımsal çevreyi korumak durumundayız. Ama bu arada da çiftçimizin üretim yapması gerekiyor. Bu projeyle Ödemiş merkezli Küçük Menderes Havzasındaki tarım işletmeleri nerede planlanacak? Hangi yere tarım işletmeleri kurulacak, işletme kirliliği, tarımsal çevreyi, tarım arazilerini amaç dışında kullanmayalım diye bir mekânsal planlama yapacağız. Ayrıca yine bu projeyle gübre yönetimiyle, nasıl yenilikçi bir model kuracağız gibi hedeflerimizi var. Projeyle ayrıca buradaki tarım yapılarını, gübre çukuru, gübre dokusu bunları nasıl inşa edeceğimizle ilgili bir fizibilite raporu çıkacak.Kısacası, buradaki temel amaç tarımsal çevreyi korumak ama korurken de araziyi kullanarak üretime devam etmek. 2019 yılının sonuna kadar projenin alt yapısı ve fizibilitesi tamamlanacak. 2020’de bütçeler oluşacak. Ondan sonra proje 2020’de hayata geçecek. Biz Tarım Orman Bakanlığı Tarım Reformu Genel Müdürlüğü olarak projeyi çok önemsiyoruz. Çiftçimizi tarımsal çevreyi korumak anlamında en ufak bir şekilde bile bilinçlendirebilirsek ne mutlu bize” ifadelerine yer verdi.
Konuşmaların ardından Ege Üniversitesi Ziraat Fakültesi ve Dokuz Eylül Üniversitesi Coğrafi Bilgi Sistemi Bölümü’nden uzman hocalar, kendi alanlarında yaptırdıkları çalışmaları sunumlarla katılımcılara aktardılar.

Haber Merkezi