- Gündem
- 07.06.2025 00:49
İYİ Parti’nin İzmir’deki kurucu üyelerinin olağanüstü kurultay çağrısına ilişkin konuşan İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Müsavat Dervişoğlu, “Çoğunun partimizle ilişkisi yok. Yeni partilerindeki sorumluluklarını önemsemelerini ve İYİ Parti’yi rahat bırakmalarını diliyorum” dedi
E. ÇAĞLA GENİŞ
Yerel seçim sürecinde Mersin’de Burhanettin Kocamaz’ın aday gösterilememesiyle İYİ Parti’de yükselen değişim sesleri seçimlerin ardından ses getirmeye devam ediyor. İYİ Parti’nin İzmir’deki kurucu ilçe başkanları, kurucular kurulu üyeleri, üst kurul delegeleri ve kurucu ilçe yönetim kurulu üyeleri Genel Başkan Meral Akşener’e olağanüstü büyük kurultayın toplanması için çağrıda bulundu. Yaşanan gelişmelerin ardından İl Binası’nda basın toplantısı düzenleyen İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Müsavat Dervişoğlu, 31 Mart yerel seçimleri, parti içinde yaşanan olağanüstü kurultay çağrısı ve ülkedeki ekonomik kriz üzerinden önemli açıklamalarda bulundu.
CİDDİ SORUNLARLA KARŞI KARŞIYAYIZ
Yerel seçimlerden sonra ilk kez İzmir’i ziyaret ettiklerini belirten Dervişoğlu, “Türkiye bir yerel seçim süreci geçirdi. Bu seçimlerin ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. İzmir’de de güzel bir seçim geçirdik. Siyasi partiler ve adaylar İzmir’e yakışır üslup içerisinde kampanya yaptılar. İzmir’e yakışan bir süreç oldu. Sonuçları itibariyle de biz memnunuz. Türkiye’de bazı sıkıntılar yandı. Hukukun güvencesinde olan seçimler siyasi kararlarla manipüle edilmek isteniyor bu Türk demokrasisine yakışmıyor. Seçim sonuçlarından çıkarılması gereken mesajlar vardı. Seçimin yapıldığı gece Cumhurbaşkanının yaptığı balkon konuşmasında milletin verdiği mesajı aldığını söyledi. Biz de bu ifadeden umutlandık. Ama herkes başka bir mesaj almış seçimden. Biz milletin verdiği doğru mesajların doğru bir biçimde algılanmasını istiyoruz. Türkiye başkanlık sistemine geçtiği andan itibaren tüm sorunların aşılacağı ifade ediliyordu. Her anlamda ciddi sorunlarla karşı karşıyayız. Türkiye’nin en önemli sorunu ekonomidir. Hızla ekonomik bir buhrana sürükleniyor. Bunun siyasiler tarafından aşılması gerekiyor. Ülkenin birliğe ihtiyacı var. Bunun layıkıyla yerine getirilmesi için İYİ Parti adına tüm sorumluluğu yerine getireceğiz” dedi.
AHLAK, İNANÇ AŞINIYOR
Gazetelerin üçüncü sayfalarında yer alan asayiş haberlerinin kan donduran boyutlara ulaştığını ifade eden Dervişoğlu, “Çocuk ve kadınlara tacizler, tecavüzler, incir çekirdeğini doldurmayacak sebeplerden cinayetler arttı. Bunlar sosyal nizamın yara aldığına işaret eden konulardır. Bu konuda da ciddi tedbirler alınmalı. Şehit cenazelerinde genel başkanlara saldırılar yapılıyor. Sanki bunlar sıradan olaymış gibi algılanıyor. Yapanların yanına kar kalınca da ne yaparsam yapayım yanıma kalır diye yandaşlık hissiyatı oluşuyor. Herkes kendi adaletini kendi namı adına tesis etmeye çalışırsa o zaman adalet duygusunun zedelendiğine şahitlik edersiniz. Türkiye bu olup bitenleri hak etmiyor. Tüm bunların arkasında ciddi bir çürümenin olduğunu gözlemliyoruz. Ahlak, inanç aşınıyor. Bir milleti millet yapan değerlerin zafiyetle karşı karşıya bulunduğunu gözlemliyoruz. Her türlü olumsuzluğa rağmen milletimizin beklentilerine uygun bir biçimde nihayete ermesini temenni ediyorum” diye konuştu.
PARTİMİZLE İLİŞKİLERİ YOK!
İYİ Parti’nin İzmir’deki kurucu ilçe başkanları, kurucular kurulu üyeleri, üst kurul delegeleri ve kurucu ilçe yönetim kurulu üyelerinin Genel Başkan Meral Akşener’e olağanüstü büyük kurultayın toplanması için çağrıda bulunmasına ilişkin konuşan Dervişoğlu, “Ben siyasette her konuşana cevap vermem. Had aşımlarını çok önemserim. Kurucu ilçe başkanı diyorsunuz... Dün bir toplantı yapılmış. Katılanların büyük çoğunluğunun İYİ Parti ile ilişkisi yok. İstifa etmişler. Benim de geçmişte bir partim vardı ben o partiden istifa ettim. Onun geleceği ile ilgili kararlarda yol gösterici olmaya çalışmak abestir. Kuruculuk bir sıfat değildir. Siyasi partilerin karar ve icra organları vardır. Dolaysıyla bir arkadaşımız ben kurucu bilmem neyim diyor. Bu size ömrünüzün sonuna kadar söz hakkı vermez. Sizin o kalktığınız makamı dolduran başka biri oturuyor orada. Söz hakkı ona geçmiş oluyor. Ben bu talepleri önünü arkasını değerlendirerek uzaktan takip ediyorum. Ama akılvari bir insanın eline tutuşturulan her kağıdı okumaması lazım. Eksik bilgilerle harekete diliyor. İYİ Parti Genel İdare Kurulu, Türkiye genelinde il ve ilçelerde kongre yapma kararı aldı. Kongre çağrısında bulunmak çok anlam içermiyor. Ayrıca bir metin deklare ediliyor içinde benim adım yok; ama manşetlerde kendi ismime rastlıyorum. Bunlar olur ama had aşımına dikkat etmek lazım. Arkadaşlarımıza başarılar diliyorum. Yeni partilerinde sorumluluklarını önemsemelerini ve İYİ Parti’yi rahat bırakmalarını diliyorum. Sayın genel başkanı himaye altına almaya çalışan bir bakış açısı... Bu tür kervanlara takılanları haramiler kaçırır.”
1 AYDIR İSTANBUL SEÇİMLERİ KONUŞULUYOR
Dervişoğlu, “İstanbul seçimlerinde artık iktidar tarafının yapabileceği bir şey olmadığını söylüyorum. İmamoğlu o seçimi kazanmıştır. Hukuki pencereden baktığınızda seçimin iptalini icap ettirecek bir şey yoktur. Ama bazen sahte delillerle davalar açıldığına şahit olduk. Sahte deliller demeti hazırlamak üzerine zaman kazanma sürecinin hayata geçirilmeye çalışıldığını görüyoruz. Kararın geciktirilmesinin Türk demokrasine katkı sağlayacağını düşünmüyorum. Türkiye bir aydır İstanbul seçimlerini konuşuyor. Daha önce benzerine rastlamadık. Hem seçimler hem Türk demokrasisi üzerinde gölge oluşturuluyor. Ne yaparsanız yapın bunlar zaten bırakmazlar kanaatinin hakim olması bizden çok iktidar sahiplerine zarar verir. Yanlış algılanmalarına sebep olur. İktidarın bundan vazgeçmesi, Cumhurbaşkanının da seçim gecesinden başlayarak süreci yumuşatmaya yönelik adımlarını sağlamlaştırması lazım. Cumhurbaşkanı bir toplumsal yumuşamayı temin etmek adına bir şeyler ifade ediyor. Hem iktidar mensupları hem de iktidarın küçük ortağı tarafında o adımlar yeniden sertleştiriliyor. Toplumsal bir gerginlik yaratmaya zemin oluşturuyor. İpe sapa gelmez beyanlardan uzak durmalı siyasiler” şeklinde konuştu.
SADECE EKONOMİYE ENDEKSLENEMEZ
Erken genel seçim iddialarına ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Dervişoğlu, “İzmir’in herhangi ilçesinin mahallesinde, kahvehanelerinde ne konuşuluyorsa Ankara’da da o konuşuluyor. Türkiye’nin bu ekonomik koşulları taşımakta zorlanacağı ve erken seçimin gündeme gelebileceğini ifade edenler var. Türkiye’de tencere kaynatmak zor. Türkiye’de ekilemeyen tarlalardan, çalıştırılamayan fabrikalardan bahsetmek mümkün. Gençler geleceklerine dair umut yeşertemiyor. Buna demokrasi içinde çözüm bulma gibi bir seçenek ekleniyor. Ben artık yönetemiyorum der aynı meclisin içinde yeni alternatif çıkmazsa Türkiye’de seçimde gider. Seçim kararı sadece ekonomiye endekslenerek alınamaz. Çok yakın takvim içinde erken genel seçim görmüyorum” açıklamasında bulundu.
Karaburun'un 30 metre derinliğindeki mavi hayat