- Gündem
- 11.10.2025 19:53
Mansur Yavaş’tan net mesaj: Gizleyecek hiçbir şeyimiz yok
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Mansur Yavaş hakkında soruşturma izni istedi. Yavaş, şeffaf olduklarını ve gönüllü ifade vermeye hazır olduklarını duyurdu.
- Oluşturulma Tarihi :
- Güncelleme Tarihi :
- Kaynak : HABER MERKEZİ

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş hakkında soruşturma izni istemesi dün akşam gündeme bomba gibi düştü. Mansur Yavaş konuya ilişkin açıklamasında, "Çağırırlarsa, gönüllü olarak ifadeye vermeye hazırız çünkü bizim gizleyecek, çekinecek, saklayacak hiçbir şeyimiz yoktur" dedi.
"MİLLETİMİN EMANETİNİ NAMUS BİLDİM"
Yavaş, "Görev sürem boyunca her adımımı hukukun evrensel ilkeleri, demokratik değerler ve kamu vicdanı doğrultusunda attım. Ankara halkının bir kuruşunun, bir imzasının hesabını vermekten hiçbir zaman çekinmedim. Bugün bir kez daha açıkça söylüyorum: Hiçbir iddia, hiçbir girişim; şerefime, itibarımıza ve inandığım değerlere gölge düşüremez. Çünkü ben doğruyu yaptım. Çünkü ben milletimin emanetini namus bildim." ifadesini kullandı.
Yavaş şunları kaydetti:
Bu süreçte defalarca devletin kendi kurumları, Mülkiye Müfettişleri ve MASAK yetkilileri tarafından kapsamlı incelemeler yapıldı.
"GÖNÜLLÜ OLARAK İFADE VERMEYE GİDERİZ"
Belgeler, dosyalar, hesaplar satır satır incelendi. Sonuç açık ve nettir: Her işlemimiz şeffaftır, her kuruşun kaydı vardır. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın soruşturma yürütmesi için İçişleri Bakanlığı'ndan izin almasına gerek yoktur.
Çağırırlarsa, gönüllü olarak ifadeye vermeye hazırız.Çünkü bizim gizleyecek, çekinecek, saklayacak hiçbir şeyimiz yoktur. Kolaylık sağlamak, sürecin uzamasına fırsat vermemek adına izin alınmasını bile gerek görmüyoruz. Hesabını veremeyeceğimiz tek bir işlemimiz yoktur. Ancak bir hususu da kamuoyuyla paylaşmak isterim:
Mesele öyle çok tartışıldı ki, devletin kendi müfettişleri geldi, baktı. Osman Gökçek'in sayfalarca sunduğu belgeleri devletin en yüksek denetim makamı olan Mülkiye Müfettişi tek tek inceledi, didik didik etti.
Sonuç ortadadır: Mülkiye Müfettişleri ifadeye çağırmaya bile gerek görmemiştir. Hafta başında hazırlanan iddianamede ismimizin yer almaması, anlaşılan o ki bazı çevreleri rahatsız etmiştir.
Geçtiğimiz günlerde eski dönem yolsuzluklarına ilişkin detaylı açıklamayı zaten basın toplantımda yapmıştım. Tek tek hepsini yeniden anlatmayacağım ama yapılan çifte standartlar hukuk devletinin üzerine gölge düşürmektedir.
Biz hem bu konularla ilgili hem de soruşturmayı sızdıran ve sürece siyaseten müdahil olan kişiler hakkında işlem yapılmasını bekliyorduk.
Ancak ne yazık ki, tam tersine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın bizim hakkımızda denetim görevimi yeterince yapmadığım gerekçesiyle soruşturma izni talebinde bulunduğunu öğrendik. Bu durum, adaletin terazisini şaşırtmak isteyenlerin çabasıdır.
"BİZİM KAPIMIZ DEVLETE VE ADALETE SONUNA KADAR AÇIK"
Bizim kapımız devlete de adalete de sonuna kadar açıktır. Ama kimse unutmasın: Bu ülke, adaleti eğip bükerek yönetilemez. Unutmayın; gün gelir, bu kantar herkesi tartar. Demokrasi sadece sandıkta değil, adalete güvenle yaşar. Adaleti siyasetin malzemesi yapmayın. Çünkü hukuk, bir gün herkese lazım olacaktır.
"HESAP VERMEKTEN KORKMAYIZ"
Bizim kapımızı çalmak kolaydır, çünkü biz hesap vermekten korkmayız. Zor olan, kirli kapıların önüne gitmektir. Siz o kapıları atladınız"
Ankara Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik konser soruşturmasında 27 Eylül'e kadar bir adım atılmamıştı. 27 Eylül tarihinde Ankara Büyükşehir Belediyesi'nden 14 kişi gözaltına alınmıştı.
Alındığı kaynak: Sözcü
Kaynak : HABER MERKEZİ