Mavi Yolculuk’u kaybetmeyelim!

ÖZKAN PEKÇALIŞKAN  / ÖZEL HABER

Mavi Yolculuk, deniz turizminin lokomotif ürünüdür. Türkiye’de; Ege kıyılarında ve koylarında doğup büyüdüğü için Türkiye’ye özgüdür. Deniz Ticaret Odası Bodrum Şubesi’nin koylarla ilgili envanterine göre, kuzeyde Baba Burnu’ndan başlayıp Antalya Fasilis’te biten kıyı boyunca 239 koy bulunuyor. Bu koylardan 98’i risk altında. Bugüne kadar kaybedilen koy sayısı ise 43. Envanterde sahil 5 bölgeye ayrılıyor. 1. Bölge Baba Burnu’ndan başlıyor, Kuşadası’nda (Dilek Yarımadası) bitiyor. 2. Bölge Kuşadası-Akyaka, 3. Bölge Akyaka- Marmaris İçmeler, 4. Bölge Marmaris İçmeler-Ölü Deniz, 5. Bölge Ölüdeniz-Fasilis arasında yer alıyor.

Türkiye’nin en önemli marka değerleri arasında yer alan Mavi Yolculuk’la ilgili Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Argun Gündüç ve Bodrum Şubesi Başkan Yardımcısı Arif Yılmaz ile koyların ve Mavi Yolcuk’un son durumu hakkında konuştuk.

SEKTÖR BİNDİĞİ DALI KESİYORDU

Mavi Yolculuk’un hem Avrupalılar hem de dünyanın değişik ülkelerinden gelen turistler tarafından çok beğenilen bir turizm etkinliği olduğunu belirten DTO İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Üyesi Gündüç, “Bundan 25-30 yıl önce başlayan yapılaşmalar bir zamanlar bakir olan koyların bakirliğini kaybetmesine ve kalabalık hale gelmesine neden oldu. Bunun da bir sürü nedeni ve sebebi var. Bunda aslında biraz da suçlu olan yolculuğu yaptıran teknelerin kaptanları ve gemicilerdi. İşin kolayına kaçarak teknedeki atıkları koylarda basıyorlardı ve denize veriyorlardı. Bulaşık yıkarken sularını denize çöplerini de karaya bırakıyorlardı. Daha sonra zamanla bilinç gelişmeye başladı ve eskisi gibi tekneler denizi kirletmemeye başladı. Çünkü onlar da kendi bindikleri dalı kestiklerini gördüler” dedi.

YEREL YÖNETİMLER BİLİNCİ GELİŞTİRDİ

Mavi Yolculuk’ta denizin ve koyların korunması noktasında bilincin gelişmesinde yerel yönetimlerin etkisinden de bahseden Gündüç, “Bodrum ve Marmaris’te deniz kirliliği ve koyların kirliliği konusu ciddiye alınarak üstüne gidildi daha sonraları Fethiye’de de bu bilincin geliştiğini gördük. Ama biraz bu işler gecikti. Bundan sonra daha bilinçli, daha dikkatli davranmalıyız. Bizim koylarımız yabancıların beğendiği koylardan çıkmaya başladı. Bu yüzden koylarımızı korumamız gerekiyor. Ege sahilleri yabancıların çok beğendiği bir yer. Ege sahilleri doğası ve gastronomisi ile eşsiz bir yer” diye konuştu.

YETİŞMİŞ PERSONEL SIKINTISI YOK

Mavi Yolculuk’ta gelişim ve sürdürülebilirlik için hizmet veren teknelerin kalitesinin yüksek tutulmasının birinci şart olduğunu dikkat çeken Gündüç, “Mavi Yolculuk’ta yetişmiş eleman ve kaptan çok önemli. Bu bölgede yeterli seviyede gemici personel yetişiyor. Mavi Yolculuk’ta beklenen seviyede olursa bu insanlara da istihdam sağlanacaktır yeter ki yeni gemiler üretilsin. Bununla birlikte koyların ve denizlerin temizliğine de dikkat etmeliyiz. Bunları sağladıktan sonra turistin gelmemesi için hiçbir sebep yok. Yabancı turistler buraları biliyorlar ve gelince çok mutlu oluyorlar” ifadelerini kullandı.

MİLYAR DOLARLIK HACİM VAR

Gündüç, Mavi Yolculuk’un Türkiye’nin önemli bir gelir kaynağı olduğuna dikkat çekerek sözlerini şöyle sonlandırdı: “Rakam olarak kestirmek kolay değil ama Mavi Yolculuk’un büyüklüğünü milyar dolar olarak nitelendirebiliriz. Mavi Yolculuk belli bir kesime hitap etmiyor. Üst düzey kraliyet ailesi veya dünyaca bilinen sanatçılar da gelip Mavi Yolculuk yaparken, diğer kesimden insanlar da çok rahat Mavi Yolculuk yapabiliyor. Rusya’ya yaşanan uçak düşürme kazasından sonra turizmin her noktasında olduğu gibi Mavi Yolculuk’ta da ciddi düşüşler oldu ancak sektör toparlanıyor. Uçak kazasından sonra dibe vurduk ancak şu anda yapılacak hamleler ile Mavi Yolculuk Türkiye turizmine 10 kat daha fazla katkı sağlayabilir. Bir aksilik olmazsa rakamların daha da artacağını düşünüyorum.”

KOYLARIMIZI KURBAN ETMEYELİM

Deniz Ticaret Odası Bodrum Şubesi Başkan Yardımcısı Arif Yılmaz da kıyı planlamasının yapılmamasından dolayı Mavi Yolculuk’un tehlikede olduğunu belirterek şunları söyledi: “Bu koyların hepsi Allah yapısı koylar. Binlerce yıl burada hiç yapılaşma olmamış. Bu alanlar tahrip edilirse geri dönüşümü mümkün değil. Mavi Yolculuk sürdürülebilir ekonomik olarak katma değeri yüksek bir turizm şeklidir. Türkiye’de bir sürü kıyılar ama çeşitli nedenlerden dolayı koy adedi fazla değil. Alternatif turizm diyorsak bunları korumamız lazım. Ne 1/100.000’lik planlar ne de 1/25.000’lik çevre düzeni planları koyların yapılaşmaya açılmasını engelleyemiyor. Bu nadide koyların doğal sit ve özel çevre koruma kapsamında olanlarında yetki Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nda, geri kalanında ise Turizm koruma ve gelişim ilanlarıyla yetki Kültür ve Turizm Bakanlığı’nda. Seçilmiş Büyükşehir Belediyesi’ne ‘Vah’ demek düşüyor. Yapılaşmaya açılacak bölge önce turizm koruma ve gelişim bölgesi ya da merkezi ilan ediliyor, sonra imar planında bir engel varsa revizyon çevre düzeni plan değişiklikleriyle sorun gideriliyor. Hatta ne acı ki bu planları çoğu zaman yatırımcılara yaptırıyorlar. Denizci ülke, denizci millet olabilmek ve önümüzdeki yıllarda deniz turizminde söz sahibi olmak adına henüz yapılaşma olmamış koylarımızı yapılaşmaya kurban etmeyelim. Büyük bütçeli projelerle belki çok şık tesisler yapabiliriz ama doğal bir koyu inşa etmeye ne bütçemiz ne zamanımız yeter.”

MAVİ YOLCULUK TÜRKİYE’NİN MARKASI

Yılmaz, Mavi Yolculuk’un ekonomik potansiyelinin çok yüksek olduğunu belirterek sözlerini şöyle sonlandırdı: “Mavi Yolculuk’ta hobisi olan müşteriler her zaman daha çok para bırakır. Din turizmi, doğa turizmi, tarih turizmi daha çok gezilen ve para harcanan turizm şekilleridir. Mavi Yolculuk bizim Türkiye’nin markasıdır. Mavi Yolculuk’a çıktınız mı derseniz Türkiye akla gelir. Yunanistan ve Hırvatistan gibi ülkeler bizden tekne alarak bu işe başladılar. Kendi yarattığımız turizm şeklini anlatarak Mavi Yolculuk’un Türkiye’nin markası olduğunu göstermemiz gerekiyor. Bunun içinde reklamını yapıyoruz ve bütün çalışmaları yürütüyoruz. Koyların tanıtımı için Bodrum’da Yatçılık Komite’miz hep alışılmış kalıp tanıtım şekilleri yerine çok ciddi reklamcı firmalar ile konuşup doğru tanıtım şeklini arıyor. Önce tespit çalışması yapılacak. Sonra tanıtım atağına geçilecek.”

MAVİ YOLCULUK KOYLARI

1. BÖLGE

Toplam koy: 22

Kullanılan koylar: 10

Risk altındaki koylar: 8

Kaybedilen koylar: 4

Önemli Koylar: Alaçatı Limanı, Dipburnu, Gümüş Koyu, Kız Kulesi Adası, Sivrice Limanı, Kadırga Burnu, Narlıdere Limanı, Ildır Körfezi, Kumru Koyu, Kırk Dilim Limanı.

2. BÖLGE

Toplam koy: 99

Kullanılan koylar: 45

Risk altındaki koylar: 32

Kaybedilen koylar: 22

Önemli Koylar: Akbük Limanı, Kuru Erik Bükü, Kazıklı İskele, Çamlı Liman, Asin Limanı, Salih Adası Büyük Koy, Kuyucak Limanı, Zeytinli Burnu, Sıralık Koyu, Fener Adası, Akçabük Koyu, Hayıtlı Koyu, Bağlar Koyu, Bardakçı Koyu, Hacı Giden Yalısı, Çökertme Koyu, Geren Koyu, Bördübet Limanı

İzmir’de Mavi Yolculuk

İzmir’de bu keyfi yaşayabileceğiniz ortalama yatak kapasiteleri 8-10 kişi arasında olan 44 adet yat bulunmaktadır ve bunların birçoğu da yelkenli teknedir. Yat turlarının rotaları müşterilerin seçeceği koylar ve gün sayısına göre değişmekle beraber en çok tercih edilen destinasyonlar Aya Yorgi Koyu, Hacettepe Koyu, Altınkum, Eşek Adası, Kara Ada, Toprak Adası, Karareis (Ildır), Mavi Koy, Nergis Limanı (Urla), Seferihisar Sığacık, Karasöğüt Gökova Körfezi, Doğan Bey, Kış Limanı, Jandarma Koyu’dur. Tatilinizde Yunan adalarını görmek isterseniz Sakız, Midilli, Samos, Rodos, Simi adalarını da rotanıza ekleyebilirsiniz.

Haber Merkezi