MHP’li Vekil’den Soyer’e salvo!

NURETTİN BAKİ-ÖZEL HABER
Milliyetçi Hareket Partisi(MHP) İzmir Milletvekili Prof. Dr. Hasan Kalyoncu, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’i İzmir’in ve İzmirlinin sorunlarına eğilmediğini öne sürerek eleştirdi. Soyer’in kendisini belediye başkanı değil de Tarım Bakanı gibi gördüğünü belirten MHP’li vekil Kalyoncu, İzmir ve İzmirlinin birçok sorunu varken Soyer’in kooperatifçiliğin peşinden koşmasını şov olarak yorumladı. İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından üretici ile tüketiciyi buluşturan üretici pazarların kurulduğu yerlerin doğru olmadığını belirten MHP’li Vekil, Soyer’i anlamadığı işlere burnunu soktuğunu öne sürdü. Soyer’in belediye başkanı değil kooperatif başkanı gibi davrandığını söyleyen MHP’li Vekil, büyükşehir belediyesinin ne kadar borcu, ne kadar bir bütçesi olduğunu açıklaması gerektiğini de bildirdi. Körfezin temizlenmesi için dünyanın parası verilerek alınan geminin bu konuda herhangi bir çalışma yapılmadığı için kenarda durduğunu iddia eden MHP’li Vekil, “Soyer, Körfezi yüzülebilir hale getireceğim diyor. İnşallah bu gerçekleşir. Bütün İzmirli bunu istiyor ancak ondan önceki başkan (Aziz Kocaoğlu) da “yüzeceğiz” diyordu ama yüzmeden gitti. Şimdi aynı şeyi Soyer söylüyor ancak İzmir körfezini kirleten kaynakların hiçbirisini ortadan kaldırma eğiliminde değil” dedi.
KÜLTÜRPARK PAZARYERİ DEĞİL
Üretici pazarının Kültürpark’ın içinde kurulmaması gerektiğini dile getiren Kalyoncu, bu pazarlar için vatandaşın kolay ulaşabileceği başka yerler bulunabileceğini söyledi. Oluşturulan üretici pazarlarının isimlerini de doğru bulmadıklarını açıklayan Vekil Kalyoncu, “Üreticilerin ürünlerini pazarlamasıyla ilgili İzmir’de başka yerler bulunabilir. Üretici pazarının yeri Kültürpark olamaz. Bu pazarlar için farklı noktalarda bulunan pazaryerleri kullanılabilir ya da özel pazaryerleri kurulabilir. Yani vatandaşa hizmet edilmek ve üreticiye teşvik verilmek isteniyorsa bunun farklı yöntemleri var. Kültürpark içerisinde pazaryerinin kurulmasıyla ilgili zaten karşı çıkanların da olduğunu biliyoruz. Burada pazarın kurulması pek de hoş durmuyor. Ayrıca büyükşehir belediyesinin oluşturduğu pazaryerlerinin isimlerini farklı dillerden özenti şeklinde isimlendirilmesi oldukça garipsenecek bir durum” diye konuştu.
ANLAMADIĞI İŞLERE BURNUNU SOKMASIN!
Başkan Soyer’in burnunu, sokmaması gereken işlere soktuğunu belirten MHP’li Vekil, “Soyer, zaten çalışmalarında ve yaptığı işlemlerden belediyecilikten ziyade birazcık tarım bakanı gibi çalışıyor. Burnunu sokmaması gereken işlere sokuyor. Belediyecilik yapsın. Önce belediyenin altyapı işlemlerini tamamlasın her yer yağmurda İzmir’i lağım kaplarken başka işler peşine gitmesin çünkü insanların sağlığı daha önemli. Pazaryerlerini de düzgün düzenlesin, pazaryerlerini kurarken vatandaşın sürekli olabileceği, vatandaşın rahatlıkla ulaşabileceği alanlar olsun. Madem üreticileri desteklemek için üretici pazarı kuruyor o zaman vatandaşın kolaylıkla ulaşabileceği mahallelerde yapsın.  Kültürpark içerisinde bir pazaryeri oluşturmanın mantığı yok” ifadelerini kullandı.
PAZARCILIĞA SOYUNDU
Soyer’in, İzmir’in birçok alanda birçok farklı sorunu varken pazarcılığa soyunduğunu bildiren Vekil Kalyoncu, Başkan Soyer’in seçim çalışmalarında İzmir için sık sık kullandığı “Uyuyan güzeli uyandıracağız” söyleminin de lafta kaldığını dile getirdi. Soyer’i İzmir Tanıtım Vakfı’na 9 milyona yakın para aktardığını söyleyen MHP’li Vekil, “Vatandaşa ucuz ve kaliteli hizmet vermek, üreticilere destek olmak vatandaşın daha ucuz ürüne ulaşmasını sağlamak güzel çalışmalar fakat asıl problemimiz farklı. İzmir için “uyuyan güzeli uyandıracağız” dediler adam(Soyer) pazarcılığa soyundu. Söylediği ve yaptığı çok farklı. İzmir’de trafik, toplu ulaşım, kirlilik ve çarpık kentleşmek başta olmak üzere birçok sorun var. Bütün bu sorunları bir kenara bırakıp İzmir tanıtım vakfına 9 milyona yakın para aktarmak yerine İzmir’e, İzmirlilere hizmet etmek daha mantıklı olacak. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı İstanbul’a ucuz sebze meyve aktarmak yerine İzmir’in sorunlarıyla uğraşmaya başlasın, İzmir’in sorunlarını önce halletsin sonra bu tip çalışmalar bunun yanında yapılabilir. Vatandaşın lehine yapılacak güzel şeylerin ve ucuza bir şeylere ulaşmasını sağlamak güzel bir şey. Ama asıl görevini bir kenara bırakıp da taşımacılık işiyle veya tarım bakanı gibi çalışma eğiliminde olması şova yönelik hareketler olduğunu düşünüyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
BÜYÜKŞEHİRİN BORCUNU BİLMİYORUZ
Bir İzmirli olarak Büyükşehir Belediyesi’nin bütçesini ve borcunu öğrenmek istediğini söyleyen Vekil Kalyoncu, “Kaynakları bulmak belediye başkanların işi. Başkan’ın başladığı nokta yanlış. Çalışan işçilerin yüksek ücret alması, bunların rahat etmeleri açısından önemli fakat İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin borçlarını biz bilmiyoruz. Aldıkları ilçe belediyelerin borçlarını belediye binalarına astılar fakat İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin borçlarını niye asmıyorlar? Önce büyükşehrin bir bütçesini görelim. İzmir’de yaşayan bir İzmirli olarak İzmir büyükşehir belediyesinin bütçesini görmemiz lazım. Ne kadar borcu var, bu kaynak gelir mi gelmez mi? Bunların açıklamasını yapmadıktan ve kaynağın nereden bulacağını göstermedikten sonra bu biraz reklam peşinden koşturuyor gibi bir algı oluşturuyor. İşçilere vereceği parayı ulaşım zamlarından çıkarıyor. Demek ki vatandaştan alıp işçilere verecek. Hizmet zam yapmak değil. Bir taraftan kooperatifler üzerinden ucuz pazarlara açmak üretici tüketiciyle buluşturma çalışmaları bir yandan işçiye zam öbür taraftan da bütün ulaşım giderlerine zam. Belediyecilik bu değil. Belediyecilik şehirde yaşayan insanların problemlerine eğilmektir” dedi.
TEK ENGEL CHP BELEDİYELERİDİR
“İzmir’in önündeki tek engel CHP belediyeleridir” diyen Vekil Kalyoncu,  “Eğer CHP’li belediyeler İzmir’in önünden çekilirlerse İzmir Türkiye’de layık olduğu yere ulaşacaktır. Bunu Tunç Soyer kendisi de ifade etti. Ne diyordu: “Uyuyan güzeli uyandıracağız.” Demek ki İzmir, 20 sene civarında CHP’li belediyeler tarafından uyutulmuş. Bu çalışmalarla bu tavırlarla bizim gördüğümüz İzmir’i kabus görerek uyandıracak. Soyer’in seçim çalışmalarındaki söylemleri de oldukça manidardı. Söylemleri daha önceki belediye başkanlarının tamamını eleştirir vaziyetteydi. Seferihisar’a bakmak lazım. Bu ilçede ne yaptı? İzmir’de 40 bine yakın foseptik var. Kanalizasyona bağlı olmayan foseptikler var. Bunların büyük bir çoğunluğu da Seferihisar’da bulunuyor. Seferihisar’ın eski belediye başkanı da kendisi. Altyapı çalışmalarını bıraktı, kanalizasyon sistemlerinin yağmurla ayırma işini bıraktı. Kooperatifçiliğin peşine düştü. Belediye başkanı değil de kooperatif başkanı olsaydı daha iyiydi” diye konuştu.
DÜNYANIN PARASINI VERDİLER
Başkan Soyer’in 5 yıl içerisinde “İzmir Körfezi yüzülebilir” hale gelecek söylemini de değerlendiren Vekil Kalyoncu; büyükşehir belediyesinin sirkülasyon için dünyanın parasını vererek aldığı geminin hala daha bir çalışma yapmadığını ifade etti. Vekil Kalyoncu, “Bu konuyla ilgili bir gemi satın alındı. Sirkülasyon kanalları yapılacaktı. Gemiye dünyanın parasını verdiler fakat sirkülasyon kanallarıyla ilgili herhangi bir çalışma yok. Soyer, İzmir körfezini kirleten kaynakların hiçbirisini ortadan kaldırma eğiliminde değil. 5 yıl içerisinde İzmir Körfezi’ni inşallah yüzülebilir hale getirir bizim istediğimiz de bu. Fakat bu gidişle mümkün gibi görünmüyor. Daha önceki belediye başkanının (Aziz Kocaoğlu) da “körfezde yüzeceğiz” diye açıklamaları vardı. O yüzemeden gitti. Soyer geldi bu da yüzme peşinde inşallah yaparlar ama sirkülasyon kanalları konusunda yapılan bir çalışma yok” değerlendirmesinde bulundu.

Haber Merkezi