Mimarlar Günü’ne’ sığamadık

YUSUF ÇAĞIRTEKİN
Mimarlar Haftası, Mimarlar Odası İzmir Şubesi’nde gerçekleştirilen törenle başladı.  Bu yıl “Daha iyi bir dünya için” sloganıyla 7 gün boyunca yoğun bir program ve çeşitli etkinliklerle kutlanacak olan Mimarlar Haftası’nın, açılış töreninde 3 sergi açılışı yapıldı. Törende konuşma yapan Mimarlar Odası İzmir Şubesi Başkanı Halil İbrahim Alpaslan, bu sloganın mimarlara sorumluklarını hatırlatan sert bir uyarı niteliğinde olduğunu hatırlatarak “Dünyamızın bugünkü durumuna ve yakın geleceğine dair iyimser olmak ne yazık ki mümkün değil. Gelir adaletsizliği, insanların toplu olarak ölmesine, yaşam koşullarının kötüleşmesine, göç etmenlerine neden olan savaşlar ve daha birçok durum ne yazık ki insanoğlunun potansiyellerini yanlış kullandığını gösteriyor” dedi. Kutlamalar kapsamında 1 hafta boyunca çeşitli etkinlikler yapılacak.
“SORUMLULUKLARIMIZ VAR”
Günümüzde küresel ısınma, buzulların erimesi, çölleşme, hava-su kirliliği gibi meseleler bilim adamlarının çalışma alanı ile kısıtlı olmadığını dile getiren Halil İbrahim Alpaslan, “Bunlar hepimizin olumsuz sonuçlarına günlük hayatımızda şahit olduğumuz fenomenler olmaya başladı.
Bu hafta sonu tropik bir fırtınanın tarihimizde ilk defa bu kadar yakınımızda gerçekleşme olasılığını konuştuk. Durumun ciddiyetini tam olarak kavradığımızı söylemek güç ancak anlaşılıyor ki artık gelecek nesiller değil yakın vadede ciddi doğal felaketler yaşayacağız. Gittikçe sıklaşan ve felakete dönüşen seller, hava ve su kirliliği, kuraklık ve çölleşme ne yazık ki bu gidişatın habercileri.
Şüphesiz bu tabloda başta devletler, büyük şirketler ve diğer büyük ölçekli organizasyonların ciddi sorumlulukları var. Tarihimiz, kendi çıkarları için insanları ve doğayı mahveden devletlerle, şirketlerle dolu” diye konuştu.
“BİR GÜNE SIĞAMADIK”
Mimarlar Odası olarak çevreyi, doğayı ve kenti savunmaya devam ettiklerini de belirten Alpaslan, “Doğamıza, kentimize zarar veren kararları, projeleri yakından takip ediyor, bunlara karşı kamusal sorumluluğumuz gereği hukuksal mücadeleleri sürdürüyoruz. Bu yıl da, bu motivasyonla birçok etkinlik hazırladık ve Mimarlar Günü’ne sığamayıp Mimarlar Haftası’na taştık. Sergiler, sunumlar, şehrin çeşitli yerlerine astığımız afişlerle mimarlığı daha çok gündeme getirmeye çalışıyoruz. Umuyoruz bu çabamız kentimizde nitelikli mimarlığın gündem olmasına katkıda bulunur. Bu süreçte destekleri için İsveç Konsolosluğu’na teşekkür ediyorum” diye konuştu.
“İZMİR AKILLI ŞEHİR OLMALI”
İzmir’in hem nüfus hem de boyut olarak büyüdüğünü belirten İsveç Konsolosu Therese Hyden, ise, “Sunumlarımız şehirdeki kamu alanlarını geliştirmeyi amaçlamaktadır. Biri ‘Akıllı şehirler’ diğeri ise ‘Wood Land’ sunumu. Ve bu eşit alanlar projesi de İsveç’in ekonomik, sosyal ve kamu gelişimiyle yakından bağlantılıdır. Eşit alanlar projesinin yeni iş alanları ve girişim yaratacağını umuyoruz. Çevreye ya da insanlara zarar vermemesi için İzmir gibi büyüyen bir şehrin akıllı şehir olması gerekir. Bu anlamda sıfat olarak kullandığımız akıllı, atık, su ve enerji yönetimini sirküler bir kapsamda ele almaktadır. Eşit alanlar projesi İzmir’de birkaç ay daha sürecek olan uzun vadeli bir projedir. İsveç ile Türkiye arasında, İsveç’ten mimarlar, tasarımcılar ve şehir plancılarının çalışacağı büyük bir iş birliği. Türk ortaklarımıza, özellikle Mimarlık Merkezi yönetimine teşekkürlerimizi sunuyoruz” dedi.

Konuşmalardan sonra Mimarlar Odası İzmir Şubesi tarafından mesleğinde 50. yılını kutlayan mimarlara plaket verildi.